Meniere hastalığı halk arasında iç kulak tansiyonu olarak bilinir. Orta yaş ve ileri yaşta daha sık görülür. Meniere hastalığı şiddetli baş dönmesi işitme kaybı ve kulak çınlamasının birlikte bulunduğu ataklar halinde seyreden bir hastalıktır. Meniere hastalığının asıl nedeni iç kulaktaki sıvının ve bu sıvı basıncının artmasıdır. Bu sıvının basıncının neden arttığı ve neyin bu durumu tetiklediği ise tam olarak bilinmemektedir. Sebebi tam olarak bilinmese de virüs enfeksiyonları alerjiler otoimmün mekanizmalar ve genetik yapının bu durumu tetiklediği düşünülmektedir.
Meniere hastalığı belirtileri:
Baş dönmesi
Kulak uğultusu
Başta dalgalı işitme kaybı
Kulakta dolgunluk hissidir.
MENİERE HASTALIĞI VE BESLENME TEDAVİSİ
Meniere hastalığının tedavisi 3 bölümde incelenir. Bunlar;
Ani baş dönmesi ataklarının tedavisi
Basınç artışının önlenmesine yönelik tedbirler
Cerrahi tedaviler
Ani baş dönmesi ve kulak içi basıncın anormal artmasını önlemek için beslenmeye dikkat edilmelidir. Çeşitli çevresel ve diyet değişiklikleri atakların sıklığını ve şiddetini azaltabilmektedir. Meniere hastalığında beslenme tedavisi denilince akla furstenberg diyeti gelir.
Furstenberg Diyeti: Sıvı alımı kısıtlanmaz bunula birlikte çok fazla miktarda su tüketimi önerilmez. 1934'te Furstenberg Meniere Hastalığındaki semptomların Na (sodyum) retansiyonuna bağlı olduğunu göstermiştir. Aşırı tuz tüketimi vücut hücrelerinde su tutulumuna neden olarak iç kulak içerisinde sıvı artışı görülmektedir. Diyette tuz kısıtlanması önermiş diüretiklerin vertigo ataklarını kontrol ettiğini ortaya koymuştur. Sodyumdan zengin besin alımı kısıtlanır. Tüm yiyeceklerin tuzsuz hazırlanması önerilir. Sağlık beslenmede önerilen tuz alımı günde 1-2 gramdır.
Alkol çay ve kafeinli içecekler diüretik etki gösterdiklerinden dolayı vücuttan sıvı kaybına neden olacağından kulak içi basıncın artmasına neden olmaktadır.
Basit şeker tüketimi kilo artışına doğal olarak hormonal dengeyi bozarak bireyde tansiyonun dengesizleşmesine neden olacağından şeker tüketimi azaltılmalıdır. Eğer ki birey streoid bazlı ilaç kullanmıyorsa diyabet tanısı yoksa ve ideal ağırlıkta ise; bal pekmez reçel ve şeker gibi kısıtlama yapılmaz
Stresten uzak durulmalıdır. Çünkü stresli durumlarda bireyler farkında olmadan beslenme şekillerini ya da düzenlerini istemeden olsa etkilemektedirler. Bu esnada aşırı besin alımında kilo artışına neden olarak hücre içi sıvı dengesini bozulur. Tedavi aşamasında sağlıklı sonuç alabilmek için birey kilo almamaya özen göstermelidir.
Nikotin tüketimi bireylerde strese ve sinirliliğe neden olduğu gibi hücre içerisinde oksijen kapasitesini de etkilemektedir.
Yumurta balık et ekmek pirinç makarna meyve sebze süt yağda kısıtlama yoktur.
Tuzlu et ve balık tuzlu ekmek tuzlu yağ ıspanak peynir zeytin havuç marul istiridye v.b kısıtlanmalıdır.
Şalgam kırmızı turp incir pancar çilek tereyağı balkabağı yerfıstığı vb. gıdalar haftada ikiden fazla tüketilmemelidir.
Tuz yerine KCL (potasyumu tuzu) kullanılabilir.
Eğer hastalar diyabetikse veya kolesterolleri yüksek düzeyde ise hastaya sağlıklı beslenme eğitimi verilerek ideal ağırlığa ulaşması önerilmelidir. Bunun yanında sağlık şartları el verdikçe egzersiz yapılmalıdır. Açık havada yapılan egzersizlerinde glikolopid metabolizması dolaysıyla olarak Tiazid grubu diüretikler kullanılarak sodyum absorbsiyonu bloke edilir ve semptomlar hastaların %50 ’sinde kontrol altına alınabilir. Bu grupta yer alan diüretikler Hidroklorotiazid Diyazide Furosemid ve Amilorid’dir.
Diüretik ilaçlar vücuttan sıvı atılımı gerçekleştirirken mineral atılımına da neden olmaktadır. Mineral eksikliğinde kulak içi basıncın artmasına ve tansiyon düzensizliğine neden olabilmektedir. Bu nedenle Meniere hastalığının tedavisinde besin- ilaç etkileşimini göz önüne alarak beslenme programı ayarlanmalıdır.
Meniere hastalığı otoimmun bir hastalık olduğundan medikal tedavide streoid bazlı ilaçların kullanımı bireylerde kan şekerinin dengesini ve sıvı dengesini etkilemektedir. Glukokortikoid yani streoid bazlı ilaçların kullanımında şekersiz ve tuzsuz diyet önerilmektedir.
Yapılan çalışmalarda Meniere hastalığı olan bireylerin %85’inden fazlasında yaşam tarzı değişikliği ile beraber medikal tedavi yöntemi cerrahi yönteme göre daha etkili olduğu görülmüştür. Bununla beraber Meniere hastalarında diyet değişikliği hastalığın seyrini yavaşlatmaktadır.