Çocuklarda daha sık görülen Osteoid Osteoma tümörünün neden olduğu ağrı büyüme dönemi ağrıları ile karıştırılabiliyor. Kalça ve diz arasındaki bölgede daha çok görülen Osteoid Osteoma tümörü 10-20 yaş arası tümörleri olarak biliniyor. Büyüme ağrıları çocuklarda farklı bölgelerde ortaya çıkabilirken Osteoid Osteoma tümörünün neden olduğu ağrılar ise aynı noktada ve şiddeti artarak yaşanıyor. Kötü huylu olmayan ve kansere dönüşmeyen Osteoid Osteoma tümörünün en önemli özelliği ise Aspirin kullanımında yaşanan ağrının geçmesi olarak biliniyor. Sağlık Destek Sitesi Şişli Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü Uzmanları, Osteoid osteoma tümörü belirtileri ve tedavileri hakkında bilgi verdi.
Osteoid Osteoma çocukluk çağının iyi huylu (kanser olmayan) tümörü olarak bilinmektedir. Daha çok kalça ile diz bölgesi arasında görülen Osteoid Osteoma tümörü ağrıya ve sızıya neden olsalar da vücutta yayılım özelliği göstermemektedir. Osteoid Osteoma tümörü vücutta yayılım göstermez ancak bulunduğu bölgede osteoid kemik adı verilen yeni bir anormal kemik materyali türü oluşumuna neden olabilirler.
Osteoid Osteoma kemik tümörünün ilk belirtisi ağrıdır. Çocuklarda daha çok görülen Osteoid Osteoma tümörünün neden olduğu ağrılar daha çok noktasal ve şiddetli ağrılardır. Bu ağrılar çocuklarda büyüme ağrıları ile karıştırılabilir. Ancak çocuklar ve ergenlik döneminde görülen büyüme ağrıları farklı bölgelerde yaşanabilmektedir.
Osteoid Osteoma tümörünün belirtileri şu şekilde sıralanabilir
Osteoid Osteoma tümörünün nedenleri tam olarak bilinmemektedir. Travmalar, kullanılan ilaçlar ya da genetik geçişle ilgili yapılan çalışmalarda kesin bir neden ortaya konulmamaktadır.
Osteoid Osteoma kemik tümörünün yarattığı ağrı çok şiddetli olmasına rağmen boyutları genellikle çok küçüktür. Genellikle pirinç tanesi kadar olan Osteoid Osteoma tümörünü teşhis etmek için bu konuda uzman bir ortopedi ve travmatoloji doktorunun muayenesi önemlidir. Belirtilerin iyi değerlendirilmesi ve Osteoid Osteoma tümörünün gözardı edilmemesi gerekir. Osteoid Osteoma tümörü teşhisini kesinleştirmek için radyolojik görüntüleme yöntemlerinden de faydalanılabilir.
Osteoid Osteoma tümörü tedavisinde 3 yol izlenmektedir.
Osteoid Osteoma kemik tümörü ameliyatı klasik açık cerrahi yöntemi ile gerçekleştirilir. Tümörün bulunduğu bölge belirlendikten sonra üzerindeki deri ve yumuşak dokularda kesi yapılarak tümöre ulaşılır. Dikkat edilmesi gereken konu çok küçük olan tümörün tamamen çıkartılmasıdır. Tümör tamamen çıkartılmazsa kemik gelişimi devam ettiği için ileride nüks etme ihtimali bulunmaktadır. Osteoid Osteoma tümörü ameliyatının dezavantajı tümörle birlikte kemikten bazen 1 -2 cm. kemik çıkarmak zorunda kalınmasıdır. Tümörle birlikte çıkartılmak zorunda kalan kemiğin ebatları beklenen fazla olduğu durumlarda kırılma yaşanmaması için kemik yapısını güçlendirerek adına bölgeye vida veya platin yerleştirilebilir. Osteoid Osteoma tümörü ameliyatından sonra çıkartılan kist teşhisin kesinleşmesi için patolojiye gönderilmelidir. Ameliyat sonrası pirinç tanesi gibi olan noktanın Bilgisayarlı Tomografisi çekilerek tümörün tamamen çıkartılıp çıkartılmadığı kontrol edilmelidir.
Osteoid Osteoma kemik tümörü pirinç tanesi boyutlarında olduğu için radyolojik görüntülemelerde zor fark edilebilir. Yine de Bilgisayarlı Tomografi (BT), Röntgen, Manyetik Rezonans (MR) gibi görüntüleme yöntemleri ile belirlenebilir.
Osteoid Osteoma tümörü Ameliyatı 45 dakika -1 saat arasında sürmektedir.
Osteoid Osteoma tümörü tedavisinde basit ağrı kesiciler kullanılabilir. Özellikle aspirin kullanımı ağrıları kontrol altına alabilmektedir. Yaşanan ağrılar hastanın yaşam konforunu çok bozmuyorsa bu süreç aspirin veya benzeri ağrı kesicilerin kullanımı ile geçirilebilir. Ancak aspirin veya benzeri ağrı kesiciler tümörü yok etmemekte sadece yaşanan ağrıları kontrol altın almak için kullanılmaktadır.
Osteoid Osteoma tümörü kötü huylu tümörlere dönüşmemektedir. Ancak Osteoid Osteoma tümörü bazı kötü huylu kemik tümörleriyle karıştırılabilir. Patoloji değerlendirmesi kesin sonucu ortaya koymaktadır.
Osteoid Osteoma tümörünün ağrısı basit ağrı kesiciler özellikle de aspirin ile kontrol altına alınabilir. Ancak birçok hastada kullanılan ağrı kesicilere rağmen yaşanan ağrı şiddetlenebilmektedir. Bu gibi durumlarda açık cerrahi veya kapalı yöntem denilen Radyofrekans ablasyonu ile tümör çıkartılmalıdır.
Yapılan bilimsel çalışmalarda Osteoid Osteoma tümörünün bitkisel veya doğal bir tedavi yönteminin olduğu yönünde sonuçlar ortaya koymamaktadır. Bu nedenle Osteoid Osteoma tümörünün bitkisel veya doğal bir tedavisi bulunmamaktadır.
Osteoid Osteoma tümörü iyi huylu bir kemik tümörüdür. Vücutta yayılım göstermezler ve hayati tehlikeye neden olmazlar. Yaşanan ağrılar nedeniyle hastaların hayat konforları olumsu yönde etkilenmektedir. Şiddetli ağrılar nedeniyle kaslarda gerilme olduğu için bacak boyunda kısalma görüntüsü verebilir.
Osteoid Osteoma kemik tümörü, vücudun her yerinde ortaya çıkabilir. En çok görüldüğü bölge kalcı kemiği ile diz arasındaki bölgedir. Ancak çene ve omurga dahil vücudun her kemiğinde yaşanabilmektedir.
Osteoid Osteoma kemik tümörü için belirlenmiş bir risk grubu bulunmamaktadır. Her yaş grubunda görülmekle birlikte daha çok çocuklarda görülen bir kemik tümörüdür. Erkek çocuklarında kız çocuklarına göre daha fazla ortaya çıkmaktadır. Erkek çocuklarda daha fazla görülmesinin kesin nedeni bilinmemektedir.
Osteoid Osteoma kemik tümörü her yaşta ortaya çıkabilir ancak daha çok 10-20 yaş arası çocuklarda görülen iyi huylu bir kemik tümörüdür.
Kemik tümörü Bilgisayarlı Tomografi ile teşhis edilmişse ek olarak kemik sintigrafisi çekilmesine gerek yoktur. Ancak Bilgisayarlı Tomografi çekilmesine rağmen teşhisin konulamadığı durumlarda vücut taraması ile genel tabloyu görmek için kemik sintigrafisi çekilmesi tercih edilebilir.
Osteoid Osteoma kemik tümörü açık cerrahiyle tamamen çıkartılmışsa veya radyofrekans ablasyon yöntemiyle tamamen yok edilmişse tekrarlamamaktadır. Ancak cerrahinin veya radyofrekans ablasyon yöntemi sonunda çıkartılamamışsa işlemden sonra hasta rahatlamasına rağmen tekrarlama olasılığı yüksektir.
Osteoid Osteoma kemik tümörü kansere dönüşmez ve vücuda yayılmaz. Genellikle büyüme çağının bitimine kadar kendi kendini sınırladığı, durduğu veya yok ettiği bilinir. Ağrı hastanın yaşam formunu konforunu bozmuyorsa her hangi bir işlem yapılmasına gerek bulunmamaktadır. Yaşanan ağrıya rağmen tedavi edilmediği durumlarda kasılmaları bağlı bacak boyunda kısalma görüntüsü oluşabilir. Bu kasılmalar sabitleşebilir. Yanlış tedavilere başvurulabilir.
Kemik tümörünün damarlara ve sinirlere çok yakın olduğu durumlarda radyofrekans ablasyon yöntemi tercih edilmemektedir.
Radyofrekans ablasyon yönteminden sonra hasta aynı gün taburcu edilebilmektedir. Osteoid Osteoma ameliyatından sonra hasta 1-2 gün hastanede yatar. Hastanın hastanede kalış süresi çıkartılan tümörün büyüklüğü ve yerine göre değişebilmektedir.
Her ameliyatın riski bulunmaktadır. Osteoid Osteoma tümör ameliyatının riskleri şu şekilre sıralanabilir.
Bütün cerrahi işlemlerde olduğu gibi Osteoid Osteoma ameliyatında da enfeksiyon riski bulunmaktadır.
Ancak bu tür ameliyatlarda kullanılan yüksek teknolojik cihazlar bu riskleri neredeyse tamamen ortadan kaldırmaktadır. Bilgisayarlı Tomografinin ameliyathane ortamında kullanılabilmesi olanağını sağlayan O-Arm teknolojisi Osteoid Osteoma ameliyatlarındaki risklerini sıfıra yakına indirmektedir.
Osteoid Osteoma kemik tümörü ameliyatlarından sonra iyileşme süresi tümörün bulunduğu bölge, tümörün büyüklüğü ve tümörün tedavisinde kullanılan yönteme göre değişmektedir.
Radyofrekans ablasyon yönteminin kullanıldığı durumlarda hasta aynı gün taburcu olabilir ve aynı gün ayağının üzerine basabilir.
Açık cerrahi yöntemle Osteoid Osteoma tümörünün çıkartıldığı durumlarda ise hasta 1-2 gün hastanede tutulur. Çıkartılan tümörün ve kemikte oluşan hasara göre hasta 1 -6 hafta arası uzvunu kullanmaması sağlanır.
Bu tümörler kemikte kırık oluşmasına neden olmamaktadır. Kemiği inceltmez tam tersi kemikte kalınlaşmaya neden olur. Kemik daha sağlam ve daha kalındır. Kanser tümörleri gibi yıkıcı bir etkisi yoktur tam tersi kemiği kalınlaştırır. Ancak açık cerrahi yöntemle tümörün çıkartıldığı durumlarda kemikte oluşabilecek defekt kırıklara neden olabilmektedir. Bu riskin önüne geçebilmek için kemikte ağır defekt oluşmuşsa bölgeye vida veya platin yerleştirilmektedir.
Sağlık Destek Sitesi tarafından hazırlanmıştır.
Güncelleme Tarihi : 11 Aralık 2023
Yayınlanma Tarihi: 18 Mayıs 2021
Sağlık Destek Sitesi
Sağlık kütüphanesi içeriklerimiz yalnızca bilgilendirme amaçlı ve kayıt tarihindeki bilimsel verilerle hazırlanmıştır. Sağlığınızla ilgili tüm sorularınız, endişeleriniz, teşhis veya tedavi için mutlaka doktorunuza veya sağlık kuruluşuna başvurunuz.