Telogen effluvium bir çeşit kafa derisi hastalığıdır. Telojen saç folikülünün dinlenme fazı olarak bilinir. Saçlar dinlenme aşamasına vaktinden önce girdiğinde incelmeye ve dökülmeye başlar. Bu dökülme beklenen saç dökülme oranı olan günde 125 kıldan fazla olduğundan saçların büyük bir kısmı kısa zamanda dökülebilir. Bu dökülme daha çok başın üst bölgesinde kendini gösterir. Kadınlarda daha çok görülen bu saç hastalığı, avuçla saç dökülmesi olarak da ifade edilir.
Telogen effluvium, stres, hormonal değişim, ilaç kullanımı ve vücutta yaşanan bir değişiklik sonucunda kafa derisinde meydana gelen saç dökülmesi türüdür. Şiddetli şekilde saç dökülmesinin yanında saçta incelme de görülebilir. 3 aşamalı olan saç döngüsünde stres, hamilelik, yetersiz beslenme, kullanılan ilaçlar, hormonel değişiklikler, bazı hastalıklar gibi farklı sebeplerden kaynaklı değişiklik oluşur. Bu değişiklik de telogen effluvium’e sebep olur. Saç dökülmesi kendi başına bir şey ifade etmez. Tedavisi için dökülmeye neden olan durum ya da hastalıkları tedavi etmek gerekebilir. Geçici bir dökülme süreci olup tedavi sonrasında saçlar genellikle tekrar çıkar.
Saçta büyüme (anajen), geçiş (katajen) ve dinlenme (telojen) aşaması olmak üzere 3 farklı aşama vardır. Normal şartlarda insanların saçlarının %15’i dinlenme aşamasındadır. Telogen eflluvium başladığında büyüme aşaması yavaşlar. Bunun anlamı ise geçiş aşamasına saçın daha az kılla geçecek olmasıdır. Böylece saç foliküllerinin sadece %30’u dinlenme aşamasına geçer ki bu saç dökülmesinin başladığı anlamına gelir. Bu durum kronik hale geldiğinde ise saçın dökülmesi 6 aydan fazla sürer. Saçlar gözle görülür şekilde incelir. Saç dökülmesinin bazı nedenlerini aşağıdaki gibi detaylandırmak mümkündür:
Telogen effluvium belirtileri, kişide normalin dışında saç kaybı olarak kendini gösterir. Tararken ve yıkarken ele gelen saç miktarı artmaya başlar. Saç derisinde ve saçta gözle görülür incelme fark edilir. Saçlar kurur ve her tarandığında tarağa gelen saç miktarı artar. Yastıkta, banyoda her geçen gün artarak çoğalan saçlar saç kaybının habercisidir. Bununla birlikte saç derisi sağlıklı görünümdedir. Saç diplerinde kaşıntı ve yanma, ağrı veya pullanma görülmez. Telogen effluvium teşhisi ise oldukça kolaydır. Saç derisindeki kıllara yapılacak çekme testi ve yapılacak kan testi ile hastalık teşhisi konabilir. Sonrasında ise hastalığın altında yatan gerçek neden araştırılarak ona yönelik tedavi uygulanır.
Telogen eflluvium tedavisine başlayabilmek için öncelikle altında yatan nedeni bulmak önemlidir. Sebep bulunduktan ve tedavi edildikten sonra ise saç döngüsünün normale dönmesi beklenir.
Nedene bağlı olarak tedavi şekilleri aşağıdaki gibidir:
Uygun tedavi uygulandığı takdirde saçların 3-4 ay içinde tekrar uzamaya başladığı görülür. Kafa derisinde yanma ve ağrı olması durumunda ise vakit kaybetmeden dermatoloji bölümden randevu almanızda fayda var. Bazı durumlarda ise dökülme hızı yavaşlar ancak tamamen ortadan kalkmaz. Örneklere bakıldığında telogen effluvium durumunda hastalarda kellik belirtileri görünse de saç kaybının %50’yi geçmediği söylenebilir.
Saç dökülmesi çevre, hormonel değişiklikler, hastalık, beslenme gibi farklı sebeplere bağlı olarak ortaya çıkar. Telogen effluvium genellikle geçici bir süreç olsa da 6 aya kadar uzayabilir. Saç dökülmesine sebep olan nedenler ortadan kalktıktan sonra saçlar yeniden uzamaya başlar.
Genellikle vücudunuz fiziksel veya duygusal olarak stresli bir şey yaşadıktan birkaç ay sonra gerçekleşir. Ayrıca ani hormonsal değişikliklerden de kaynaklanabilir. Telogen effluvium nedeniyle saç dökülmesi genellikle geçicidir ve artık stresiniz olmadığında saçlarınız genellikle tedavi olmadan tekrar uzar.
Telogen Effluvium için ilk gidilecek doktor dermatoloji uzmanıdır. Saç dökülmesine neyin sebep olduğu çeşitli testlerle tespit edilir. Bu testler arasında hastanın herhangi bir strese maruz kalıp kalmadığını öğrenmek için hayat hikayesi dinlenir. Fiziksel muayene ve saç çekme testi yapılır. Tüm bunlara ek olarak yapılan kan tahlilinde ise dökülmenin sebebinin herhangi bir patolojik durum olup olmadığı incelenir. Tüm veriler toplandıktan sonra ise tanı konularak tedavi yöntemi tespit edilir.
Sağlık Destek Sitesi tarafından hazırlanmıştır.
Güncelleme Tarihi : 11 Kasım 2024
Yayınlanma Tarihi: 11 Kasım 2024
Sağlık Destek Sitesi
Sağlık kütüphanesi içeriklerimiz yalnızca bilgilendirme amaçlı ve kayıt tarihindeki bilimsel verilerle hazırlanmıştır. Sağlığınızla ilgili tüm sorularınız, endişeleriniz, teşhis veya tedavi için mutlaka doktorunuza veya sağlık kuruluşuna başvurunuz.