Tourette sendromu, istemsizce ve tekrarlayan biçimde sesler çıkarma ya da hareketlerde bulunma gibi tik olarak bilinen davranışlara neden olan nörolojik bir bozukluktur. Daha çok çocukluk veya ergenlik döneminde başlayan ancak yetişkin yaşlarda da ortaya çıkabilen bir hastalıktır. Genetik sebeplerden kaynaklanan tourette sendromunda göz kırpma, dokunma gibi hareketler ve bağırma ya da boğaz temizleme gibi sesler çıkarma daha sık görülmektedir. 10'lu yaşlardan sonra şiddetlenen tourette sendromu çoğu vakada 20 yaşından sonra azalma gösterir.
Tourette sendromu, basitçe istemsiz tikler ile karakterize nörolojik bir hastalıktır. Tik adı verilen, üzerinde kontrolün bulunmadığı, tekrarlayan ani ve istenmeyen hareketler ve sesler çıkarmaya neden olur. Bu tikler göz kırpma, omuz silkme gibi motor tikler ve değişik sesler çıkarılması gibi tekrarlayan vokal tikleri içermektedir.
Tourette sendromu, bakteriyel enfeksiyon, beyin kimyasallarının metabolizmasındaki anormallikler ve genetik faktörler nedeniyle sıklıkla 5-9 yaşlarında başlar ve erkek çocuklarda daha sık görülür.
Tourette sendromu genetik bir hastalıktır. Hastalığa sebep olan gen değişikliğinin anne-babadan çocuğa geçtiği veya bu gen değişikliğinin anne karnında iken meydana geldiğini göstermektedir. Ayrıca tourette sendromu olan hastalarda bazı beyin bölgelerinde dopamin ile ilişkili sinir ağlarında değişiklikler gözlenmiştir.
Tourette sendromu olan kişilerde tik isteği öncesinde bir dürtü söz konusudur. Uyarıcı bu dürtüler ancak dürtüsü yaklaşan tiki gerçekleştirdikten sonra durur.
İlk belirtileri baş ve boyun bölgesinde ortaya çıkan motor tikler olan tourette sendromunun belirtileri şunlardır:
Tourette sendromunda görülen tikler 2 türe ayrılır. Bunlar motor ve vokal tiklerdir:
Motor Tikler: Motor tikler vücudun hareketleridir. Motor tiklerin örnekleri arasında göz kırpma, omuz silkme, başı veya bir kolu sallama gibi hareketler yer alır.
Vokal Tikler: Vokal tikler, bir kişinin sesiyle yaptığı tiklerdir. Vokal tiklerin örnekleri arasında mırıldanma, boğazı temizleme, öksürme veya bir kelime veya cümleyi bağırma sayılabilir.
Tikler etkilenen kas gruplarına göre basit tikler ve karmaşık tikler olarak da ikiye ayrılır.
Basit tikler: Tek bir kas grubunun hareketi ile olan tikler basit tik olmaktadır. Göz kısmak veya koklamak basit tiklere örnek verilebilir.
Karmaşık tikler: Birden çok kas grubunun veya vücut parçasının dahil olduğu, bir dizi hareket gibi gözlenenler tiklerdir. Bir kolu çekerken başı sallamak ve sonra yukarı zıplamak karmaşık tiklere örnek sayılabilir.
Tourette sendromu ile birlikte en yaygın gözlenen bazı bozukluklar şunlardır:
Tourette sendromunun nedeni hala kesin olarak bilinmemedir. Tourette sendromunun beyindeki dopamin ve serotonin de dahil olmak üzere sinir uyarılarını (nörotransmiterler) ileten kimyasallar da düzensizlikten kaynaklandığı düşünülmektedir. Kalıtsal bir hastalık olaan tourette sendromunda genetik yatkınlıkta nedenlerden biri olarak görülmektedir.
Aile geçmişi ve cinsiyeti tourette sendromunda rol oynamaktadır. Risk faktörü olarak yer alan cinsiyet erkeklerde kadınlara oranla neredeyse 4 kat daha fazla görülme potansiyeline sahiptir. Genetik yatkınlık nedeniyle de ailede bir tik bozukluğu söz konusu olması kişide tourette sendromu gelişmesinde rol oynar.
Tourette sendromunda teşhis için tiklerin en az bir yıldır devam ediyor olması hastalık tanısı için dikkate alınan bulgulardan biri olup, tiklerin sebebinin başka bir rahatsızlıktan kaynaklanıp kaynaklanmadığını anlamak için Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRI) ve elektroensefalogram (EEG) çekilir.
DSM-5 kirtelerine göre tourette sendromu konulabilmesi için birden fazla göz kırpma, omuz silkme gibi motor tik ve ses tiklerinin olması ve bunların en az 1 yıldır devam etmesi gerekmektedir.
Tourette sendromu için doğrudan bir tedavi olmamasına rağmen, tikleri yönetmeye yardımcı olacak tedaviler mevcuttur. Tourette Sendorumu olan birçok kişide günlük yaşamlarının önüne geçmeyen tikler vardır ve bu nedenle herhangi bir tedaviye ihtiyaç duymazlar.
Ancak, tikler kişiye ve kişinin gündelik hayatına zarar verecek şiddetteyse kullanılabilecek ilaç tedavisi ve davranışsal tedaviler mevcuttur. Tourette sendromunun tedavisinde hastalıkla ilgili çocuğa ve ailesine bilgi vermek, çocuğa nasıl davranılması gerektiği konusunda eğitim vermek, davranışçı önerilerde bulunmak ve tikler şiddetli olduğu, çocuğun okul ve sosyal yaşamında belirgin zorluklara yol açtığı durumlarda da ilaç tedavisi kullanmak önerilmektedir.
Davranışsal terapide alışkanlığı tersine çevirmek için tikleri tetikleyen dürtüyü çözmeye yönelik eğitim söz konusudur. Bir diğeri ise tiki yapmadan dürtü geçene kadar dürtüyü tolere etmeyi sağlayan tepki önlemedir.
Aşağıda sıralanan önerilerin Tourette sendromu olan çocuklar ve gençler için faydalı olduğu gösterilmiştir:
Bir aktiviteye dahil olmak: Çalışmalar çocuklardaki/gençlerdeki tiklerin bir aktivite ve uğraş içinde iken hafiflediğini ve daha az ortaya çıktığını göstermektedir. O nedenle spor, egzersiz, yazarlık, resim yapma gibi yaratıcı faaliyetler ve hobi önerilmektedir.
Destek bulmak: Tourette sendromu olan başka çocuklarla veya ailelerle bir araya gelmek farklı baş etme yöntemlerini öğrenmek ve hastalık belirtileri ile başa çıkmada yalnız olunmadığını hissetmek için iyi bir yol olabilir.
Yardım eli uzatmak: Tourette sendromu ile başa çıkmaya çalışan çocuklar ve gençler, özellikle başka sorunlar yaşayan diğer gençlerin duygu ve düşüncelerini daha kolay anlayabilir hale gelirler. Bu özel duyarlılık gönüllü işler için kullanılabilir. Kendini farklı hisseden diğer insanlara yardımcı olmak kendine güveni artırıp, yalnızlık, “başkalarından farklı olma” gibi hisleri azaltabilir.
Tourette sendromu, tik olarak da bilinen istemsizce tekrarlayan sesler çıkarmasına ve hareketler yapmasına neden nörolojik kalıtsal bir hastalıktır.
Tourette sendromunda belirtiler kişiden kişiye göre değişiklik gösterir. Tourette sendromunda görülen yaygın motor tikleri göz kırpma, baş sallama ve yüz hareketleri iken vokal tikler ise boğaz temizleme ve ses çıkarmadır.
Tik ani, hızlı, tekrarlayıcı, istemsiz kas kasılmaları (motor tikler) ve sesler (ses tikleri) için kullanılan terimdir. Çok kısa sürer, bir saniyeden uzun sürmesi çok nadirdir. Göz kırpma, yüzde gözlenen diğer kasılmalar, burun çekme, boğaz temizleme tiklere örnek olarak verilebilir. Tikler genellikle nöbetler halinde gelir ve tiklerin olmadığı ara dönemler de bulunmaktadır. Kısa süreliğine baskılanabilen tikler, duygusal değişiklikler ve stres durumlarında artış gösterebilir.
Evet, çoğu kişide tikler kaybolur. Tikler çoğunlukla çocukluk döneminde başlar ve genç-erişkin döneme kadar tiklerin şiddetinde belirgin bir azalma gözlenir.
Tüm tikler hastalık değildir. Şiddeti, sıklığı, kişinin gündelik hayatında ve sosyal yaşamında yarattığı zorluk derecesine göre tik bozukluğu tanısı konur.
Tourette sendromu, tüm ırk ve etnik gruplardan insanları etkileyebilir. Erkekler kızlardan üç ila beş kat daha sık etkilenir. Bu sendrom en sık 5-9 yaş arasındaki erkek çocuklarda görülür.
Tourette sendromu iyileşebilir. 10’lu yaşlardan sonra Tourette sendromunun neden olduğu tikler biraz artış gösterebilir; ancak 19-20 yaşlarından sonra tikler kaybolabilir veya şiddeti ve sıklığı belirgin derecede azalır.
Tourette sendromu nadiren kötü bir seyir izleyebilir. Tiklerin sıklığı ve şiddetinde artışın olduğu dönemler gözlenebilir. Ergenlik döneminden sonra azalması beklenmesine karşın bazı hastalarda tikler devam edebilir.
Evet Tourette sendromu olan hastalarda zeka düzeyi normaldir. Tourette sendromu zihin becerileri ile ilgili bir bozukluk değildir.
Tourette sendromunu tedavi edecek herhangi bir bitkisel tedavi yöntemi bulunmamaktadır.
Genellikle ergenlik döneminden sonra genç-yetişkin döneme girilmesi ile belirtiler kaybolur.
Her ilaç tedavisinde gözlenebileceği gibi Tourette sendromu için verilen ilaç tedavilerinde de yan etki gözlenebilir. Böyle bir durumda mutlaka doktorunuza başvurmanız önerilir.
Hayır, bebeklerde Tourette sendromu görülmez. Tourette sendromunun belirtileri 3 yaşından sonra başlar.
En sık yüz, boyun ve vücudun üst tarafındaki kas kasılmaları veya boğaz temizleme, burun çekme, hırıltı sesi çıkarma, bağırma gibi ses tikleri görülür.
Tourette sendromu görülen kişilerin başka bir ruhsal-nörolojik rahatsızlığı yok ise cezai ehliyeti vardır. Tourette sendromunun olması tek başına askerlik görevinden muaf olunmasına neden olmaz. Tiklerin niteliği, sıklığı, şiddeti gibi muayene sonucunda belirlenen özelliklere göre askerlik görevi ile ilgili bir karar verilir.
Tourette Sendromunun görülme sıklığı 10 binde 4-5 kadardır.
Tourette sendromlu çocukların beslenmesi, normal sağlıklı herhangi bir çocuğun beslenmesinden farklı değildir.
Stres ve duygusal değişikliklerde tikler şiddetlenebilir, daha sık gözlenebilir veya tikler başladığında daha uzun sürebilir.
Çoğu insan Torette sendromunun ne olduğunu, belirtilerinin neler olduğunu ve tiklerin nasıl ortaya çıktığını bilmez. Bu nedenle etraflarında tik sahibi olan kişilere nasıl davranacaklarını bilemeyebilirler. Tourette sendromu olan bir çocuk, tikleri başladığında rahatsız edici bakış ve yorumlarla karşılaşabilir ve utanmış hissedebilir. Her seferinde bulunduğu ortamlarda durumunu açıklamak veya şaka ve alaylarla baş etmek zorunda kalabilir. Tikler çaba ile kısa süreliğine bastırılabilir. Ancak bastırmaya çalışmak çocuk için oldukça rahatsız edicidir. Genellikle bastırmadan hemen sonra şiddetli ve uzun süren bir tik nöbeti gözlenir. Bu gibi durumlar çocuğun hayatının kısıtlanmasına ve sosyal olarak içe çekilmesine neden olabilir.
Tikler kısa süre için kontrol edilip baskılanabilir. Ancak bu baskılama süreci kişi için çok rahatsız edicidir. Ayrıca çoğunlukla baskılamanın hemen ardından şiddetli ve daha uzun süren bir tik nöbeti gözlenir.
Tourette sendromunda tiklerin erken başlangıcı ve eşlik eden hastalıkların varlığı bilişsel performansta bazı eksikliklere neden oluyor.
Sağlık Destek Sitesi tarafından hazırlanmıştır.
Güncelleme Tarihi : 4 Aralık 2024
Yayınlanma Tarihi: 24 Ağustos 2024
Sağlık Destek Sitesi
Sağlık kütüphanesi içeriklerimiz yalnızca bilgilendirme amaçlı ve kayıt tarihindeki bilimsel verilerle hazırlanmıştır. Sağlığınızla ilgili tüm sorularınız, endişeleriniz, teşhis veya tedavi için mutlaka doktorunuza veya sağlık kuruluşuna başvurunuz.