Üveit, gözlerde şişlik, kırmızılık ve iltihap meydana getirerek ağrılara neden olur. Bazı durumlar üveit riskini artırarak, bilinmeyen bir sebep olmadan görülebilir. Tedavi yöntemleri sayesinde bu süreç geçirilebilir ve görme kaybının önüne geçilir. Bazı üveit çeşitleri tedavi sonrasında da tekrar oluşabilmektedir. Tedavi edilmeyen üveit ise gözde ciddi hasarlara neden olarak körlüğe neden olabilir.
Üveit, göz duvarında ki orta doku tabakası olan uvea tabakasının iltihaplanması ile göz kızarıklığı, ağrı ve bulanık görmeye neden olan bir tür göz iltihabıdır. Şişlik ve kızarıklık gibi belirtilerle ortaya çıkan üveit, gözün diğer kısımlarını da etkileyebilir. Üveit, göz dokusunu etkileyerek ağrı ve tahribe sebebiyet verir. Üveit daha çok 20 ila 60 yaş arasındaki insanlarda görülür.
Uvea, sklera yani gözün beyaz kısmı ile gözün arkasındaki ışığa duyarlı tabaka olan retinanın arasında bulunan gözün orta tabakasıdır. Uvea tabakasının üç bölümü bulunur:
Üveit belirtileri, göz kızarıklığı, göz ağrısı, ışık hassasiyeti, görüşün bulanıklaşması, uçuşan cisimler görülmesi ve görüşün azalmasıdır. Üveit hastalığının en yaygın belirtileri şöyle sıralanır:
Üveit semptomları aniden ya da birkaç gün içinde yavaş yavaş gelişebilir. Bir ya da iki göz üveitten etkilenebilir.
Üveit hastalığının olası nedenleri enfeksiyon, yaralanma, otoimmün bozukluklar veya inflamatuar hastalıklardır. virüs ve bakteri enfeksiyonu nedeniyle ortaya çıkabilir. Üveit probleminin yaşandığı kişilerde çoğunlukla bağışıklık sistemine bağlı bir sorun görülür. Bağışıklık sisteminin dengesi bozulduğundan otoimmün hastalıklar ortaya çıkar ve üveit hastalığıyla ilişkilendirilen şu hastalıklar görülür:
Enfeksiyonlar da üveite neden olur. Bu durumlarda üveit görülebilir:
Bunların yanında göze nüfuz eden bir toksin maddeye maruz kalması, göz ameliyatı, morarma, incinme ve travma da üveit nedenleri arasında yer alır.
Üveit hastalığı göz iltihabının meydana geldiği yere göre sınıflandırılır. Üveit türleri şöyle sıralanır:
İltihap olarak ortaya çıkar ve eğer hafifse kendi kendine düzelebilir. Tedaviyle ortadan kaybolabilir. Aşağıdaki durumlar olduğunda ön üveit yaygın olarak görülür:
Özellikle genç yetişkin bireyle orta dereceli üveite daha yatkın olur. Gözün ortasında iltihaplanmaya neden olan bu durum ayrıca gözün içerisindeki sıvı dolu boşluk olan vitrözü de etkilemektedir. Orta seviye üveitte semptomlar düzelebilir, kaybolabilir ya da sonrada daha da kötüleşebilir. Orta seviye üveiti olan her üç kişiden birinde multipl skleroz (MS) ve sarkoidoz görülebilir.
Az görülen bir üveit türü olan posterior üveit, gözün iç kısmını etkiler. Aynı zamanda en şiddetlisi olan arka üveit, retinayı, optik siniri ve koroidi etkileyebilir. Birdshot koryoretinopati, herpes, lupuz, frengi ve tüberküloz durumlarda arka üveit görülebilir. Bulanık görme ve görme azalması arka üveit belirtileri arasında yer alır.
Uzman doktor, ilk aşamada göz muayenesi sırasında gözünüzün iç kısmına bakar. Sonrasında görme kaybını kontrol etmek için görme keskinliği testini yapar. Bunların yanında şu üveit teşhisi için şu testlerden de yararlanabilir:
Gözde üveit, tedavi edilmediği durumlarda körlüğe yol açabilir. Gözlerde kızarıklık, iltihaplanma ya da ağrı varsa hemen uzman doktora başvurmak önemlidir. Çoğu zamanda tedaviler yardımıyla kaybedilen görüş geri kazandırılır. Bunun yanında tedaviler doku hasarının önlenmesine karşı koruyarak ağrının hafiflemesini sağlar. Üveit hastalığı tedavisi hastalığın türüne bağlı olarak farklılık gösterir:
Tedavi edilmediği durumda üveit, glokom, katarakt, optik sinir hasarı, kalıcı görme kaybı, retina şişmesi gibi komplikasyonlara neden olabilir. Bu durum görme kaybına kadar ulaşabilmektedir.
Üveit hastalığı tedavi edilmediği durumlarda gözlerdeki dokulara zarar vererek kalıcı görme kaybına neden olabilir. Bu yüzden tehlikeli olarak görülür.
Sağlık Destek Sitesi tarafından hazırlanmıştır.
Güncelleme Tarihi : 23 Ağustos 2024
Yayınlanma Tarihi: 28 Ağustos 2023
Sağlık Destek Sitesi
Sağlık kütüphanesi içeriklerimiz yalnızca bilgilendirme amaçlı ve kayıt tarihindeki bilimsel verilerle hazırlanmıştır. Sağlığınızla ilgili tüm sorularınız, endişeleriniz, teşhis veya tedavi için mutlaka doktorunuza veya sağlık kuruluşuna başvurunuz.