Biorezonans nedir sorusu 'Fransızca kökenli bir kelime olmasıyla birlikte vücuda beyin aracılığıyla elektromanyetik frekans veren terapi yöntemlerinden biridir' şeklinde cevaplanabilir. Genel anlamda, biorezonans nedir sorusu bütüncül bir yaklaşımla vücudun enerji seviyesinin yönetebilmesi ile ilişkilidir. İnsan vücuduna hücre düzeyinde bakıldığında ATP olarak bilinen enerji oluşur, böylece vücudun kendi içinde biyomanyetik bir alanı olduğu düşünülür.
Vücudun elektriksel alanını olumlu etkilemeye çalışan terapi de bir cihazın yardımıyla gerçekleştirilir. Bununla birlikte, biorezonans terapisinin amacında bireyin hücre düzeyinde bozulan elektromanyetik dalga sinyalinin dengelenmesi vardır. Tüm bu süreçte, vücuda frekans veren cihazdan yayılan güç potansiyeli bilgisayarın yaydığı etkinin yaklaşık olarak 1000'de birine denk geldiği de belirtilir. Ayrıca, bitkilerdeki etken maddelerden, kişinin kendi idrar ya da tükürük sıvısının frekans değerlerinden faydalanarak vücuda verilebilir. Rezonans cihazında farklı teknolojiler kullanılarak da tedavi yönetilebilir, bu doğrultuda klasik, manyetik ve gerontolojik yöntemler uygulanabilir.
Biorezonans tedavisi birçok hastalık, bağımlılık ya da alerjilerin semptomlarının azalmasında kullanılabilir. Vücutta dengesini kaybetmiş organın frekansları bu sayede normal düzeyine getirilmeye çalışılır. Özellikle klasik, manyetik ve gerontolojik olmak üzere üç farklı teknikle kişilere uygulanması kullanım amaçlarını da farklandırır. Genel olarak 3 yöntemin hedeflediği uygulamalar aşağıdaki gibi listelenebilir:
Biorezonans uygulamalarını yaparken kişinin ihtiyaçları göz önünde bulundurulur. Kişinin gün içerisinde maruz kaldığı çevresel ve stres faktörleri ya da yediği besin grupları vücudun elektriksel alanını bozabilir. Bu durumda, biorezonans tekniğinin kullanılmasını öne çıkarabilir. Genel olarak kişinin elektriksel alanını elektrotlarla düzenleyen mekanizmanın kullanım alanları aşağıdaki gibi belirtilebilir:
Tüm bunların yanında , alerji, pemf terapi ya da bach çiçekleri en çok uygulanan terapiler arasındadır.
Bu alanda uygulanan tedaviler; kesin sonuç alınamayan problemlerin giderilmesi, hastalık riski olan kişilerin korunması, bağımlılıkların ve gıda toleranslarının azaltılması gibi ekstrem durumlar üzerine çalışır. Medikal tedavilerle bütünleyici yaklaşımları içeren sistem kesin bir sonuç garantisi vermesi mümkün değildir.
Kişilerin vücutlarında elektriksel alan dengesi birçok uyarıcıdan etkilenebilir, bu nedenle tedavinin etkileri azalabilir ya da artabilir. Tüm bu bilgiler ışığında; tedaviye başvuran kişiler aşağıdaki gibi sıralanabilir:
manyetik alanda kendisine verilen doğru frekans sinyali ile enerjisi dengelenebilir. Günümüzde bu tekniklerin yaygın kullanan kişilerin deterjan, polen, kimyasallar, hayvan tüyleri, parfüm ve gıdaya karşı alerjisi olduğu dikkat çekicidir.
Biorezonans tedavisi görenler yorumlarına bakıldığında klasik yönteme daha çok başvurulduğu gözlemlenebilir. Klasik yöntemde tasarlanan cihazın menşei Almanya'da üretilmesiyle dikkat çeker. Cihazın çalışma mekanizmasına göre kişinin problemine neden olan maddenin sayısal olarak makineye yüklenmesi ve oluşturan bu standart frekansının tam aksine bir frekans kişiye verilir.
Tedavi olarak kullanılan bu yöntemde, kişiyi olumsuz etkileyen madde bir yiyecek, alkol, yasaklı madde ya da sigara olabilir. Cihazda bu maddeye karşı tanıma sağlandıktan sonra kişi elinde elektrotları tutarak ayaklarını metal bir alana koyması gerekmektedir. İşlemden sonra kişide bir nötrleşme yaşanır, sonucunda kişinin rahatlaması ve hastalıklarının semptomlarının azalması beklenir.
Uygulanan yöntemlerde vücuda kan yoluyla ya da herhangi bir şekilde kimyasal madde verilmez. Bu nedenle, ağrısız ve ilaç verilmeden uygulanan teknikleri içerir. Bununla birlikte, vücuda bir frekans verildiği için işlem sırasında bazı yan etkiler görülebilir. Çok az kişide oluşabilen bu yan etkiler vücut biyokimyasının farklı olmasından kaynaklıdır.
Küçük çaplı bu yan etkiler arasında yorgunluk hali, baş dönmesi, tedavi edilen vücudun bölgesinde anlık hissizlik duyma ya da algılama düzeyinin çok kısa süreli düşmesi görülebilir. Yapılan tetkikler sonucunda bu hafif yan etkilerin tedavinin alışma süreci olduğu ifade edilir. Bunun yanında, bazı kişilerde ortaya çıkabilen bu yan etkiler geçicidir. Ancak, kişinin kalp pili, organ nakli gibi sistemik durumları varsa işleme girmeden önce doktoruna danışması önerilir.
Problemin kaynağı tam tespit edildikten sonra vücudun dengesini bozan madde bulunabilir. Sonrasında bu maddenin frekansının zıttı bir elektriksel alanın vücutta oluşturulması gerekir. Yapılan bu işlemin verimliliği ve kalıcılığı bireyin sağlık profiline, yaşam tarzına ve çevresel etkenlere bağlı olarak değişebilir.
Problemin türü ve seans sayısına göre işlemin kalıcılığı farklanabilir. Bu süreçte, biorezonans dolandırıcılığı adı altında kişilere hastalıkları tamamen geçecekleri kesin bir dille söylenebilir. Bu nedenle, profesyonel bir kadro ve doktor kontrolünde işlemlerin yapılması tavsiye edilir.
Bazı psikolojik hastalıklarda beyin aktivitesi kritik düzeye ulaşabilir, bu sebeple doktor kontrolünde tedavilerin yürütülmesi önemlidir.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.