Sevimli saldırganlık insanların sevimli gördükleri varlıklara karşı içlerinde kötü bir niyet olmaksızın ısırma, sıkma, ezme veya hafif alay etme dürtüsü olarak tanımlanır. Sevimli bir hayvan veya sevimli bir bebek görünce onları sevme amaçlı bir saldırganlık duygusu belirir. Bu duruma sahip kişilerin duyguları iki biçimli duygu durumu olarak tabir edilebilir. Örneğin, mutlu olduklarında ağlayabilir veya üzgün olduklarında gülebilirler.
Sevimli saldırganlık nörobilim ve psikoloji alanında incelenmiş ve araştırmacılar bu durumun çok yönlü etkileşimler sonucu olduğunu öne sürmüştür. Sevimli saldırganlık karşı tarafa bir zarar verme amacı içermese de, sınırların korunması ve otokontrolün sağlanması önemlidir.
Sevimli saldırganlık olgusu ilk olarak 2015 yılında Sosyal Psikolog Oriano Aragon ve arkadaşları tarafından sevimli uyaranları izleme araştırmasında ortaya konulmuştur. Araştırmacılar sevimli saldırganlık psikoloji hakkında 18-40 yaş arası katılımcılar arasında bir çalışma yapmıştır. Buna göre katılımcılara 4 farklı fotoğraf gösterilmiştir. Fotoğrafta yetişkin ve normal görünümü olan hayvanlara göre daha küçük ve daha sevimli hayvanlar sempatik bulunmuştur. Yine gösterilen fotoğraflarda normal kilolu daha az sevimli bebeklere göre yanakları tombul, iri gözlü bebekler daha sempatik bulunmuştur.
Yapılan araştırmada katılımcılar, sevimli saldırganlık ile ilişkili olan durumlardan olan olumlu duygulardan bunalmış hissetme, yaklaşım şekli, sevimliliğin değerlendirilmesi ve bakım duygusu gibi ölçülere yüksek puan vermiştir. Bu çalışma ile katılımcıların sevimli varlıklara yaklaşımlarına ilişkin bildirimleri sevimli saldırganlık kıstasları arasında anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir.
Sevimli saldırganlık belirtileri incelendiğinde en karakteristik özelliğin sevimli bir varlığa karşı kötü niyet olmaksızın sert yaklaşmak olarak açıklanabilir. Bu durum bir diğer ifadeyle sevinçli veya üzüntülü duyguların zıt yansıtılmasıdır. Örneğin, uzun süredir atamasını bekleyen bir öğretmen atandığını öğrendiğinde bunu etrafına aynı anda hem ağlayarak hem de gülerek açıklayabilir. Bir başka örnek vermek gerekirse de, hayran olunan bir şarkıcının konserine gidip, şarkıcıyı gördüklerinde sanki dehşet verici birşey görmüş gibi bağırıp çığlık atabilirler. Genel olarak sevimli saldırganlık belirtileri olabilecek bazı örneklere aşağıda yer verilmiştir:
Yukarıda sevimli saldırganlığa ait olan bazı belirtilere yer verilmiştir. Bu belirtilere sahip kişiler karşı tarafın zarar görebileceğini farkına varmalı ve kendini sınırlamayı öğrenmesi önemlidir.
Sevimli saldırganlık nedenleri bebek şeması olarak adlandırılan evrimsel bir bakış açısında dayanır. Bebek şeması psikoloji ve nörobilim alanında sevimli görünen insan ve hayvan yavrularına karşı dayanılmaz duygusal ve davranışsal bir kuramdır. Sevimli saldırganlıkla doğrudan ilişkili olan bebek şeması doğuştan gelen süreçlere dayanır. Bebek ve yavru hayvan gibi küçük canlıların fiziksel özelliklerinden ötürü savunmasız görünmeleri kişilerde, ebeveyn olmasa bile bakım verme, sahiplenme veya koruma ihtiyacını doğurabilir.
‘‘Sevimli saldırganlık neden olur?’’ sorusu temelde bebeklikten gelen zararsız saldırgan hislerin duygusal ve fiziksel amaçlı giderilmesi olarak cevaplanabilir. Ancak unutulmamalıdır ki sevimli saldırganlık bebeklik dönemine dayandırılan olgunun dışında geniş bir psikolojik açıdan değerlendirilmesi gerekir. Bu durum kontrol edilemez bir hâl alıp karşı tarafa zarar verme aşamasına geldiğinde sevimli saldırganlıktan daha farklı bir psikolojik durumunun habercisi olabilir ve profesyonel yardım almak gerekebilir.
Sevimli saldırganlık ısırma, vurma, sıkma, ezme gibi olumsuz davranışların aslında kötü niyetle yapılmadığı bir psikolojik durumdur. Bir başka deyişle güçlü duyguları ifade ederken zıt tepkiler verme, koruma içgüdüsünü ve şefkati barındıran çok yönlü bir ifade şeklidir. Bu durumun özel ya da sosyal ilişkilere yansıması ise karmaşık olabilir. Sosyal ilişkilerdeki itip kakma, sert temaslarda bulunma sık yapılmadığı takdirde çoğunlukla espritüel, şakacı bir yaklaşım olarak kabul edilebilir ve ilişkilerin samimiyetine dayanabilir. Ancak sık sık sergilenen saldırgan tutumlar kötü bir amaç gütmese de zamanla rahatsız edici bulunabilir. Aşağıda sevimli saldırganlığı sosyal ilişkiler açısından etkilerine yer verilmiştir:
Yukarıda belirtilen maddelerde sevimli saldırganlığın sosyal ilişkiler açısından olumlu ve olumsuz yönlerine yer verilmiştir. Bu duruma sahip kişilerin dikkat etmesi gereken en önemli nokta ise karşısındakilerin tutumunu, tepkilerini iyi bir şekilde değerlendirmesi ve gerekli durumlarda kendimi sınırlaması gerektiğidir.
Sevimli saldırganlık psikolojisine sahip kişilerde sevimli yaratıklara saldırgan dürtüler vardır. Bu tarz varlıklara karşı, karşı konulamaz bir sevgi, neşe hissi olur ve heyecanlı bir şekilde temas etmek isterler. ‘‘Buna dayanamıyorum!’’, ‘‘Bir şeyi sıkmak istiyorum.’’ gibi ifadeleri sıkça kullanırlar. Ayrıca onlara saldırganca yaklaşırken bakım ve korunma ihtiyaçlarını da düşünürler.
Bu tarz kişilerin tepkileri de her zaman aynı olmayabilir. Bazıları sevimli bir varlık karşısında yüksek sesle gülüp onları korumak isterken bazı kişiler ise ağlayabilir, hatta şiddet gösterme isteği hissedebilir. Bunun yanı sıra sevimli uyaranlara karşı saldırganlık gösteren kişilerin “O kadar tatlı ki yiyebilirim/ısırabilirim!” şeklinde ortak bir söylemi olabilir. Genel olarak sevimli saldırganlık algısı kişinin ifade tarzı, tepkileri, jest ve mimikleri, beden dili gibi kıstaslar doğrultusunda anlaşılabilir.
Sevimli saldırganlık sosyal bir iletişim ve kişilik tarzıdır ve tıbbi bir sorun olarak da kabul edilmediğinden herhangi bir tedavisi bulunmaz. Ancak sınırların ve tepkilerin iyi gözlenmesi gereklidir. Durumun karşı tarafın zarar görebileceği bir boyuta gelmesi halinde kontrol altına almak ve iletişim becerilerini iyileştirmek için psikolojik yardım almak önerilebilir.
Sevimli saldırganlık genel olarak küçük ve nispeten daha sevimli görünün bebeklere ve yavru hayvanlara karşı gelişebilir. Genel bir sevimlilik algısı ise geniş bir yüz, iri gözler, dar alın, ufak burun-ağız, tombul yanaklar ve yaşın küçük olmasıdır. Ayrıca yumuşak, renkli, şekerli yiyeceklere veya giysilere, aksesuarlara karşı da sevimli saldırganlık hali olabilir.
Sevimli saldırganlık sosyal bir davranış biçimidir ve kişilik yapısıyla ilgilidir. Bu anlamda herhangi bir yaş ve cinsiyete özgü olarak spesifik gruba ayrılmaz. Ancak sevimli saldırganlığın araştırılması sırasında bu psikolojinin toplum içinde kadınlarda daha belirgin olduğu saptanmıştır.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.