Trombosit bir diğer adıyla PLT yüksekliği, kan pıhtılaşmasını sağlayan trombositlerin (platelet) kanda yüksek olması durumudur.
Oluşum nedenine göre iki farklı formu vardır. Genetik kaynaklı meydana geliyorsa trombositemi (esansiyel trombositemi) olarak adlandırılır.
Herhangi kronik bir hastalık veya cerrahi müdahale sonucunda meydana gelmesi durumunda ise trombositoz (reaktif trombositoz) olarak adlandırılır.
PLT yüksekliği belirtileri kan pıhtısı oluşumuna bağlı hastada gözlenebilir. Tedavi seçenekleri ise oluşum nedenine göre şekillenmektedir.
Genetik meydana gelen formda komplikasyonlara yönelik tedavi planı uygulanır.
Trombositoz da ise altta yatan kronik hastalık tedavi edilmesi durumunda PLT yüksekliğinde iyileşme gözlenir.
PLT değerinin trombositler, platelet veya kan pulcukları olarak farklı isimlendirmeleri vardır.
Trombositler kan ve kemik iliğinde bulunan kanamayı durdurmak için pıhtı oluşumunu destekleyen bileşenlerdir. Kemik iliğinin en büyük hücreleri olan megakaryosit trombosit hücrelerini oluşturur.
Kanda çok sayıda trombosit hücresi bulunur. Trombositler bir kan damarı hasar alması sonucunda pıhtı oluşumunu sağlar.
Kanamayı yavaşlatmayı, durdurmayı ve yara iyileşmesini desteklemek gibi görevleri vardır.
PLT yüksekliği kanda normalden yüksek trombosit olduğu durumlar için kullanılan bir terimdir. PLT kan değeri mikrolitre kan başına düşen hücre sayısı ile ifade edilir.
Sağlıklı bir yetişkinde mikrolitre başına 150.000 ila 400.000 arasında olması gerekir. 450.000 üstü trombosit sayısı PLT yüksekliği olarak adlandırılır.
PLT yüksekliği kanda pıhtı oluşma riskini artırır. PLT yüksekliği iki farklı formda meydana gelir. Bunlar;
PLT yüksekliği belirtileri çoğu zaman hastalarda gözlenmez. Kan testleri sonucunda fark edilen bir sağlık problemidir.
Fakat PLT yüksekliğine bağlı beyin, el ve ayak gibi vücudun herhangi bir yerinde kan pıhtısı(trombüs) meydana gelirse bazı semptomlar gözlenir.
Kan pıhtısının meydana geldiği bölgeye göre farklı semptomlar gözlenir. Bunlar;
Trombosit sayısının yüksekliği trombüs (kan pıhtısı) oluşumunun yanında kanamaya eğilimi de artırır.
Burun kanaması, diş et kanamaları ve cildin kolay morarma gibi belirtilerde gözlenebilir.
PLT yüksekliğinin türüne göre farklı nedenleri vardır. Trombositemi kemik iliğinde hatalı hücreler aşırı trombosit üretilmesi sonucunda çıkar.
Bu durumun genel nedeni genetik kaynaklıdır ve nadir görülen bir durumdur. Trombositoz ise başka bir sağlık sorunu gelişimine neden olur.
Trombositoza neden olan tıbbi durumlar şunlardır:
PLT yüksekliği tam kan sayımı ile teşhis edilen bir sağlık sorunudur. Doktor fizik muayene sırasında belirtiler ve aile geçmişi hakkında sorular sorar.
Tanı doktorun hastayı değerlendirmesi ve tam kan sayımında PLT kan değerine göre konur.
Doktor teşhisi koyduktan sonra altta yatan nedeni bulmak amacıyla bazı testlere başvurur. Başvurulan testler şunlardır:
PLT yüksekliği tedavisi altta yatan nedene yönelik tedavi planlanır. Trombositeminin herhangi bir semptomu yoksa tedaviye gerek yoktur.
Fakat semptom varsa bazı tıbbi müdahaleler gerekir. Ayrıca trombositemi nedeni genetik olmasından dolayı semptomlara yönelik müdahale uygulanır.
Bu konuda trombosit sayısını düşüren ilaçlara veya trombosit sayısını düşürmek amacıyla makineye başvurulabilir.
Trombositoz ise altta yatan sağlık probleminde iyileşme sağlandığında kendiliğinden düzelir. PLT yüksekliğini erken tespiti ve tedavisi için düzenli rutin sağlık kontrolleri yapılmalıdır.
PLT kan değeri yani trombosit değeri tam kan sayımı ile ölçülen kanın bir bileşenidir. Tam kan sayımı ile trombosit, beyaz kan ve kırmızı kan hücre miktarları kontrol edilir. Rutin kontrol testlerden biridir.
PLT yüksekliği trombosit sayısının mikrolitre başına 450.000’den fazla trombosit hücresini ifade eder. PLT düşüklüğü yani trombositopeni olarak adlandırılan durum ise 150.000’den az olan trombosit hücre sayısına denir.
Trombositoz hastalığının kendisi ölüme neden olmaz. Ancak hastalığın neden olduğu kan pıhtısı ve kanama gibi komplikasyonlar ciddi sağlık problemlere neden olabilir. Bununla beraber trombositemi genetik olmasından dolayı ve semptomlar göstermesine bağlı hayatı tehdit edici boyutlara ulaşabilir.
Trombositemi yani esansiyel trombositemi sahip hastalarda kanama riski sağlıklı bireye göre daha fazladır. Bu nedenle bazı küçük değişikliklerle kanama riski azaltılabilir. Bu değişiklikler; sigarayı bırakmak, sağlıklı kiloyu korumak, fiziksel olarak aktif olmak ve mevcut olan kronik hastalıklar kontrol altında tutmaktır. Bu uygulamalar sayesinde trombositemi hastaları daha düşük kanama riskine sahip ve kaliteli yaşam sürdürebilirler.
PLT yüksekliği bir kanser türü değildir. Fakat bazı durumlarda kanserin ilk belirtileri arasında PLT yüksekliği yer alır. Ancak her PLT yüksekliği kanser belirtisi olarak değerlendirilmemelidir. Özellikle lenfoma gibi kanser hastalıklarında PLT yüksekliği sıklıkla gözlenebilir.
Hamilelikte kan pıhtısı oluşumunu olası bir sağlık problemidir. Özellikle genetik trombositemi hastalarının hamile kalması durumunda doğumda ve hamilelik süresi boyunca kan pıhtılaşma riski artar. Bununla beraber hamile kalmayı planlayanlar ve hamilelik döneminde bazı trombositemi tedavi uygun değildir.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.