Ramazan ayının gelmesiyle değişen beslenme düzenleri vücutta bazı değişiklere sebep olabilir. Mide ve bağırsakta, değişen yeme alışkanlığından kaynaklı istenmeyen, rahatsızlık veren durumlar yaşatabilir.

Midenin bu yeni beslenme düzenine alışma sürecinde, yani Ramazan ayının başlarında bu sıkıntıları daha ağır yaşayabilirsiniz. Bu sıkıntıları en aza indirmek ve daha bilinçli olmak için bunun sebeplerini ve nasıl baş edileceğini bilmek avantaj olacaktır. 

İftarda Mide Şişkinliği Sebepleri

İftarda yaşadığınız  normal bir zamanda yaşadığınız mide şişkinliğiyle aynı sebeplerden dolayı olacaktır. Fakat Ramazan ayı, aç kalma süresi, öğünler ve saatleri açısından büyük farklara sebep olduğundan şişkinlik şikayetlerinde artışa sebep olabilir. Öncelikle, bilinmelidir ki bu çok doğal bir durumdur. Vücudun bu yeni düzene alışması, eski düzenden kalan alışkanlıkların yerini yenilerini alması bir süreçtir ve bu süreci kolaylaştırmak yapılacak önerilere uyarak mümkün olabilir. 

Tüketilen besinlerden ve bunları sindirim aşamasından kaynaklı gaz ve bunun sebep olduğu şişkinlik durumunu yaşamak doğaldır. Fakat bu durum rahatsız edici bir hal aldıysa, midedeki gazı ve şişkinliği çok fazla hisseder hale gelmiş ve bunlara ek olarak başka şikayetler de deneyimliyorsanız şişkinliğiniz var demektir. 

İftarda yaşadığınız şişkinliğin en önemli sebebi, vücudun uzun süre açlık yaşayıp boş kalmasından sonra yediğiniz yemeklerdir. Bir anda dolan mide hızlıca şişecek ve sizi rahatsız edecektir. Eğer çok hızlı yerseniz mide daha fazla hava ve gaz ile dolacak ve şişkinliği arttıracaktır. Ayrıca, yediğiniz besinler de şişkinliğe sebep olabilir. 

Uzun süre açlık yaşadıktan sonra iftarda yediğiniz besinler büyük önem taşır. Midenizi çalıştıracak ve ona destek olacak hafif yiyecekler yemeniz daha iyi olacaktır. Lifli besinler tüketmek şişkinliğinizi azaltır ve mide, bağırsak hareketlerine katkı sağlar. Böylece midede gaz birikmesini engellemiş olursunuz. 

Sıvılarla da bu sürece destek olmak mümkündür. Fakat miktarını ayarlamak gerekir. Fazlaca tüketeceğiniz sıvılar da şişkinliğe sebep olur. Her zaman için vücudunuzun dengesini bulmanız gerekir ve bu dengeyi en iyi bilen kişi yine sizsiniz.

Şişkinliğe sebep olan ve bunun altında yatan başka şeyler de olabilir.

Bunlar:

•  Sindirim sistemi üzerinde müthiş etkisi olan stres, sistemin çalışma düzenini ciddi bir şekilde etkileyebilir. Yemek borusu, mide ve bağırsakların çalışmalarını etkileyerek midede şişkinliğe sebep olabilir.
•  Vücutta fazla tuz ve sodyum tutumundan kaynaklı biriken sıvı ödeme sebep olabilir. Ödem ise vücudun belirli yerlerinde şişlik ve midede şişkinliğe sebep olabilir. Uzun süre yaşanılan susuzluk, vücuda su girmesini ve dışarı atılmasını yavaşlattığından vücutta kalan tuz ve sıvı şişkinlik olarak kendini gösterebilir.
• Sindirim Rahatsızlıkları: Ülser, gastrit, çölyak, mide fıtığı, bağırsak hareketlerinde bozulma, kronik kabızlık,  ve alerjileri gibi rahatsızlıklar midede şişkinliğe sebep olabilir ve vücudunuzu rahatsız eder. 

Bu şikayetleriniz var ve kronikleşmiş hale geldi ise muhakkak doktorunuza danışmalı ve önerilerine göre bir yol çizmelisiniz. 

İftarda Mide Şişkinliği Yaşamamak İçin Öneriler

Öncelikle, sağlıklı bir beslenme düzeni oluşturmak gereklidir. İftarda lifli gıdalarla beslenmek çok önemlidir. Lif, mide ve bağırsak sisteminin çalışması için çok önemlidir. Tam tahıllı besinler, arpa, yulaf, chia tohumu, kuruyemişler, bezelye, nohut, brokoli, mısır, havuç, kabak ve elma gibi besinler lif açısından zengindir. 

Tüketilen besinlerin yanı sıra dikkat edilmesi gereken bir başka nokta da yeme tarzı ve süresidir. Yemek yerken midenize çok fazla hava dolmasına da engel olmalısınız. Konuşmamak, hızlı hızlı yememek ve çokça çiğnemek gerekir. 

Ayrıca, iftarda şişkinlik şikayeti için mide ve bağırsak hareketlerini düzenleyen  de çok etkili olacaktır. Turşu, yoğurt, şalgam, sirke, soya ürünleri, boza gibi besinler doğal probiyotiktir. 

Ramazanda mide şişkinliği yaşamamak için, hareket etmeniz de çok önemlidir. İftardan sonra yapacağız hafif bir egzersiz veya yürüyüş buna destek olacaktır.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.