Türk kahvesi ince çekilen kahve çekirdeklerinin cezvede su ile beraber pişirilmesiyle elde edilen kahve çeşididir. Ülkemizde içilen kahve seçenekleri içerisinde en çok tercih edilen tür olarak yer alır.

Geçmişten beri bilinen birçok faydası vardır. Özellikle kalbe sağladığı faydadan dolayı her gün bir fincan içilmesi kişinin sağlık durumu el veriyorsa bazı uzmanlar tarafından da önerilir. Fakat belli başlı faydalarının yanında Türk kahvesinin zararları da söz konusudur. Öyle ki bazı rahatsızlıklara sahip olan kişilerin bu içeçeği tüketirken ekstra dikkatli olması gerekir.

Aksi takdirde kişi sağlığını yüksek seviyede riske sokabilir. Kahveye bağımlı hale gelen kişiler de risk grubunda baş sıralarda yer alır. Türk kahvesinin zararları nedir sorusuna verilecek cevaplardan biri dehidrasyona yani su kaybına sebep olmasıdır.

Su insan vücudu için çok önemli bir sıvıdır. Vücutta azaldığında yerine konmadığı takdirde dehidrasyon oluşabilir. Kafein de vücuttaki suyu attığı için bu sıvı yerine konmadığında bilinçte bulanıklık hali, mide bulantısı , baş dönmesi gibi şikayetler oluşabilir.

Bunun dışında nabzı artırabilir ve akabinde kalp çarpıntısı oluşmasını tetikleyebilir. Böbreklerde taş oluşturabilir. Hamile kadınların tüketmesi düşüğe neden olabilir. Emziren annelerin içmesi de süt aracılığıyla bebeklere geçtiği için tavsiye edilmez. Bebeklerde huzursuzluk söz konusu olabilir.

Türk Kahvesi Bağımlılığı Nedir?

Türk kahvesi bağımlılığı kahveyi içemediği zamanlarda anormal düzeyde kötü hissetme ve acilen içmesi gerektiğini düşünme durumu olarak açıklanabilir. Düzenli olarak yüksek dozajda tüketmek kişiyi uzun vadede bağımlı hale getirebilir. Bağımlılık halinin belli başlı belirteleri bulunur.

Kişi baş ağrısı, sersemlik hissi gibi durumlar yaşamaya başlar. Sık sık esneme, mutsuzluk, can sıkıntısı, motivasyon eksikliği durumları yaşanır. Hafıza yavaşlamaya başlar. Sinirlilik gözlemlenebilir. Kişi depresyon belirtileri gösterebilir. Can sıkıcı olan bu bağımlılık hali kişi gerekli özveriyi gösterdiği takdirde geçebilir. 

Türk Kahvesinin Zararları Nelerdir?

Türk kahvesinin zararları nedir sorusunun cevabı birden fazladır. Eğer kişi günlük içmesi gereken miktarı aşıyorsa ve tetikleyici bir rahatsızlığı varsa vücuduna vereceği zarar da artmış olur.

Türk kahvesinin zararları şu şekilde sıralanabilir:

• Gün içerisinde birden fazla fincan tüketmek tansiyonu yükseltebilir, kronik bir hale getirebilir.
• İçerisindeki kafeinden dolayı gün içerisinde kalp ritminde oynamalara neden olabilir. Özellikle 5 fincan ve üstü tüketmek kalp rahatsızlıklarını tetikleyebilir. Çarpıntıya sebep olabilir.
• Yemek yedikten sonra hemen Türk kahvesi içmek kan şekerini yükseltebilir. Bu noktada kahvenin şekerli olması da ekstra riske sebep olur. Sürekli bu şekilde tüketmek şeker hastalığına neden olabilir. 
• Mide asidini arttıran Türk kahvesi ülsere ve gastrite sebebiyet verebilir.
• Normal dozajdan yüksek miktarda içildiğinde beyin fonksiyonlarını olumsuz etkileyerek migrene sebep olabilir.
• Anne adaylarının tüketmesi bebeğin sağlığını olumsuz etkileyebilir. Kafeinden ötürü bebekte bazı sorunlar baş gösterebilir.

Türk Kahvesini Bırakmanın Sağlık Açısından Faydaları Nelerdir?

Türk kahvesinin zararları her yaş grubu ve cinsiyet için geçerlidir. Fakat zararları olsa da tamamen bırakılması farklı bir sağlık sorunu yoksa gerekli değildir. Bazı kalp hastalarına ya da tansiyon hastalarına Türk kahvesi içmesi önerilmez.

Doktorlar bu gibi durumlar söz konusu olduğunda hastasına gerekli uyarılarda bulunur ve yönlendirmesini yapar. Fakat buna benzer bir durum yoksa, sağlıklı bireyler günlük dozu aşmamak kaydıyla içmeye devam edebilir. Burada asıl önemli olan ne kadar miktarda tüketildiğidir.

Sağlıklı bireyler de günde 3-4 fincandan fazla içtiğinde kafeinden ötürü çarpıntı yaşayabilir ya da tansiyon yüksekliği oluşabilir. Eğer şekerli içiliyorsa insülin dengesini bozacağı için şeker hastalığına neden olabilir. Benzer sıkıntıların yaşanmaması adına bağımlı olmadan, normal miktarı aşmadan tüketmek ve bu sayede faydalarından yararlanmak tavsiye edilir.  

Hamilelikte Türk Kahvesi İçmenin Zararları

Aç karnına Türk kahvesi içmenin zararları arasında mide rahatsızlıkları ilk sıralardadır. Mide boş olduğunda ve kafein boş mideye girdiğinde asit miktarı artacağı için hazımsızlık oluşur. Israrla aç karnına tüketildiğinde zamanla reflü ya da gastrit gibi çeşitli mide hastalıkları baş gösterebilir.

Aynı zamanda kahvede bulunan kafein hem idrar söktürür hem de güçlü bir uyarıcıdır. Uyarıcı olma özelliğinden kaynaklı kan basıncını ve dolayısıyla kalp atış hızını arttırabilir. Oluşan bu durum hamilelik döneminde olması istenmeyen iki durum arasında yer alır. Hem annenin hem de bebeğin sağlığı çarpıntıdan ötürü riske girebilir.

Gebelik döneminde Türk kahvesi içmek ek olarak idrara çıkma sıklığında da artışa sebep olabilir. Bunun sonucunda vücuttaki su miktarı azalır. Bu da yine böbrekler için ve bebek için iyi olmayan bir sonuçtur. Bazı doktorlar hamilelik döneminde bir fincan kahveye müsaade edebilir. Yani bu biraz da annenin sağlık durumuyla da alakalıdır. Doktora danışmadan hiçbir hamilenin kafein yönünden zengin bir içecek olan Türk kahvesi tüketmesi önerilmez.

Türk Kahvesi Hangi Organlara Zarar Verir?

Türk kahvesi hangi organlara zarar verir sorusunun cevabı özellikle mide ve kalp olarak cevaplanabilir. Mide, hassas bir organdır. Tüm gıdalar ilk olarak sindirime buradaki mide özsuyu ile başlar. Özellikle mide açken içildiğinde asit olan kafein ile yine asit olan mide öz suyu bir araya gelerek rahatsızlıklara neden olur.

Ayrıca yine kafein dolayısıyla kalp ritmini arttırdığı için kalbe de zarar verdiği söylenebilir. Tansiyonu tetiklediği için ve tansiyon da aynı zamanda başı etkilediğinden beyin de zarara uğrayan organlar arasında yer alır. Tüm bunların yanı sıra ruhsal açıdan da zararları mevcuttur. Depresyon, sinirlilik, halsizlik gibi olumsuz durumlara yol açabilir. Günlük içilen kahve miktarına dikkat etmek bu yüzden elzemdir.  

Türk Kahvesinin Zararları Hakkında Sık Sorulan Sorular Nelerdir?

Türk kahvesinin kadınlara zararları nelerdir?

Türk kahvesinin kadınlara zararları nelerdir sorusuna doğurganlığı etkilediği şeklinde cevap verilebilir. Buna ek olarak kemik erimesi oluşmasını da tetikleyebilir. Herkesin içtiği kahve miktarına dikkat etmesi gerekse de kadınlar daha da özen göstermesi tavsiye edilir.

Buna ek olarak anne adaylarının ya da emziren annelerin de çok az tüketmesi tavsiye edilir. Eğer doktor müsaade etmiyorsa hiç tüketilmemelidir. Yeni annelerin ya da anne adaylarının kahve içmeden evvel doktorlarına danışmaları tavsiye edilir. 

Sade Türk kahvesi zararları nelerdir?

Sade Türk kahvesi zararları nelerdir sorunun cevabı diğer Türk kahvesi çeşitlerinin verdiği zararla aynı olduğudur. Her ne kadar sade olduğunda vücuda şeker alınmadığı için zararlı olmadığı düşünülse de eğer gün içinde içilen miktar fazla olursa yine çeşitli zararlar görülebilir. Günde 1-2 fincan içilecekse de az şekerli ya da sade olarak içilmesi daha iyi olacaktır. Tüm zararları sıralamak gerekirse;

• Hazımsızlık 
• Uykusuzluk 
• Bağışıklık sisteminde zayıflama
• İştahsızlık
• Kalp ritim bozuklukları
• Su kaybı
• Sinirlilik
• Depresif ruh hali
• Halüsinasyon

Fazla Türk kahvesinin zararları nelerdir?

Fazla Türk kahvesi içmek organlara ve kişinin ruh durumuna hasar verebilir. Sade kahve her ne kadar normalde sağlıklı olsa da fazla tüketildiğinde faydadan ziyade zarar vermeye başlar.

Günde 3 ya da 4 fincandan fazla kahve içmemek gerekir. Miktar arttığında iç organlara ve mental sağlığa farklı zararları görülebilir. Kimi hassas bünyeli kişiler için günde 1 fincan da yeterli gelebilir. Bu açıdan kişi kendi bünyesini daha iyi bileceğinden günlük içeceği miktarı da kendisi ayarlaması gerekir. Veyahut doktora danışarak uygun miktar belirlenebilir.

Fazla Türk kahvesi tüketmek ruh durumu bozukluklarını tetikleyip uykusuzluğa neden olduğu için sanrı görmeye de sebep olabilir. Daha ileri vakalarda sağlığı tamamen tehdit altına alabilir. Bu gibi durumlar için her zaman tetikte olmak ve dikkat etmek gerekir.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.