Şeker hastalığı tip 1 ve tip 2 olmak üzere iki çeşittir. Tip 1 diyabet vücudun insülin üretmemesi sonucu genellikle doğuştan gelişir. Tip 2 diyabette ise insülin hormon üretimi bulunur ancak hücreler hormona karşı duyarsızdır.

Tip 2 genellikle obezite sebepli olarak ortaya çıkar. Bu tip şeker hastalığının tedavisi için ilk olarak ilaç kullanımı ve hayat değişiklikleri esas alınır. Bu durum geçici olmadığı ve hastanın uzun yıllar boyunca beslenmesine dikkat etmesi gerektiğinden tedavi zorlayıcı olabilir.

Tedavinin çeşitli sebeplerle sonuç vermediği, vücut kitle indeksi 30 ve üzeri olan hastalarda tip 2 diyabet ameliyatı tercih edilebilir. “Tip 2 diyabet ameliyatı nedir?” sorusu akıllara gelebilir. Tip 2 diyabet ameliyatı, mide ve bağırsaklarda çeşitli değişiklikler yapılmasını içerir. Bu ameliyatta amaç hastanın besin tüketimini azaltarak hızlı kilo vermesini sağlamaktır.

Tip 2 diyabet sebebiyle dokularda yüksek oranda hasar görülen, insülin üretimi zamanla durmuş hastalar bu ameliyata uygun değildir. Ameliyatın başarıya ulaşabilmesi için az da olsa vücutta insülin üretimi devam etmelidir.

Çocuklarda Tip 2 Diyabet Ameliyatı Nasıl Olur?

Çocuklarda da yetişkinlerde olduğu gibi 30’u geçen vücut kitle indeksi ile birlikte tip 2 diyabet ortaya çıkabilir. Hastalarda öncelikle ilaç tedavisi ve gündelik hayatta değişiklikler denenir. Oral antidiyabetiklerin işe yaramadığı hastalarda insülin enjeksiyon yöntemleri tercih edilebilir. 

Tip 2 diyabet ameliyatı genellikle 18 yaş ve üstü hastalara uygun görülse de çocuğun ilerleyen dönemde diyabetin yıkıcı etkilerinden korunması için daha erken yaşta uygulanması da doktor tarafından önerilebilir.

Tip 2 diyabet ameliyatlarında pek çok çeşit bulunur. Çocuğun en kısa zamanda kendisini toparlayacağı ve riskin en düşük olduğu yöntem seçilerek doktorlar tarafından uygulanır. Ameliyat sonrasında çocuğun tekrar kilo alarak hastalığın tekrarlamaması için aile tarafından gözetim altında tutulması ve desteklenmesi gereklidir.

Kadınlarda Tip 2 Diyabet Ameliyatı Nasıl Olur?

Kadınlarda vücut hormonal olarak yağ biriktirmeye eğilim gösterir. Hamilelik, menopoz gibi hormonların yüksek oranda değişikliğe uğradığı dönemlerde kilo alımı görülebilir. Aşırı kilo alımı sonrasında tip 2 diyabet gelişimi gözlenebilir.

Gerekli tedavi uygulanmasına rağmen sonuç alınamıyorsa tip 2 diyabet ameliyatına başvurulur. Gastrik bypass, mide bandı, mide küçültme gibi yöntemlerden hastanın durumuna uygun olana karar verilir.

Gastrik bypass ameliyatında midenin küçük bir bölümünün kalması sağlanarak bu bölümün direkt olarak bağırsaklarla birleşmesi sağlanır. Mide bandı (gastrik sleeve) uygulamasında mide ağzına yerleştirilen ayarlanabilir bant yardımıyla midenin kapasitesi azaltılır. Mide küçültme ameliyatıyla midenin bir kısmı kesilerek mide hacmi azaltılır.

Erkeklerde Tip 2 Diyabet Ameliyatı Nasıl Olur?

Erkekler de tip 2 diyabet hastalığı için risk grubundadır. Hastalığın tedavi edilmemesi kalp hastalıkları, böbrek sorunları gibi pek çok sağlık sorununa neden olabilir. Yüksek kan şekeri katarakt oluşum riskini arttırır ve sinir uçlarının duyarsızlaşmasına neden olabilir.

Tip 2 diyabet hastalığı vücuda verdiği zararların yanında günlük hayatı da olumsuz etkiler. Tip 2 diyabetle birlikte görülen obezite hastanın hareketlerini kısıtlayabilir. Diyabet hastalığının yıkıcı etkilerinden korunmak için tedaviye en kısa zamanda başlanması gerekir.

İlaç tedavisi etki göstermiyorsa hastaya uygun olan ameliyat çeşidinin belirlenerek mümkün olan en erken yaşlarda müdahale edilmesi hem hastalıktan korunmak hem de ameliyata uygunluk için doğru tercihtir.

Yaşlılarda Tip 2 Diyabet Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Yaşlı hastalarda tip 2 diyabete ek olarak kalp, tansiyon, kolesterol gibi farklı hastalıklar gelişmiş olma riski daha yüksektir. Hastalığın uzun süreli etkileri olarak organlar zarar görmüş olabilir.

Yaşlı hastalarda tip 2 diyabet ameliyatı yapılırken daha dikkatli seçimler yapılır. Hastanın 65 yaş altında olması tedavinin olumlu sonuçlanması için bir etken olsa da yaşlı hastalarda da müdahale amacıyla tip 2 diyabet ameliyatı tercih edilebilir. Doktor muayenesi ve testler sonucunda ameliyata uygunluğa karar verilebilir.

Tip 2 Diyabet Ameliyatı Riskleri Nelerdir?

Tip 2 diyabet ameliyatı laparoskopik yani kapalı ameliyat olarak gerçekleştirilir. Ameliyat olmayı düşünen hastalar “Tip 2 diyabet ameliyatı riskli mi?” diye düşünebilir. Tip 2 diyabet ameliyatı oldukça güvenlidir ve ameliyat sonrası komplikasyon gelişme riski düşüktür.

Cerrahi tüm işlemlerde bulunan yarada kanama, enfeksiyon sorunları ortaya çıkabilir. Hastanın ameliyat sonrası beslenmesindeki azalma vitamin alımının da düşerek vitamin eksikliklerine neden olabilir.

Mideye ve bağırsağa uygulanan müdahalelere rağmen hastanın ameliyat sonrası beslenme alışkanlıklarını değiştirmemesi ve doktor uyarılarına uymaması halinde hasta tekrar kilo alarak semptomlar tekrarlayabilir. Çok sık rastlanmamakla birlikte bağırsakta darlık, dikiş bölgesinden kaçak, reflü, kusma gibi sorunların oluşma riski vardır.

Tip 2 Diyabet Ameliyatı Sonrası Ne Yapmalıyım?

Tip 2 diyabet ameliyatı sonrasında istirahat ve yara bakımı önemlidir. Hastanın ilk birkaç gün ağır hareketler yapmaktan kaçınması daha doğru olacaktır. Ameliyatın ardından ilk 3-4 günlük sürede sadece sıvı beslenme önerilir. Tip 2 diyabet ameliyatı sonrasında yapılabilecek öneriler şöyle sıralanabilir:

• Diyetisyen tarafından hastaya verilen diyet listesine uyulmalı ve beslenmeye dikkat edilmesi gereklidir.
• Tip 2 diyabet ameliyat sonrasındaki bir ay boyunca kahve, çay gibi kafein içeren içeceklerin tüketimi önerilmez.
• Ameliyat sonrasındaki 6 ay boyunca alkol tüketimi uygun değildir.
• Gazlı içecek ve gaz yapabilen mercimek, nohut gibi ürünlerin tüketimi kısıtlanmalıdır.
• Kilo verimine ve sağlığın düzelmesine destek için spor yapılması uygun olacaktır.
• Obezite hastalarında kilo alımının arkasında yemek bozuklukları, depresyon gibi bazı psikolojik sorunlar olabilir. Bu sebeple hastaların ameliyat sonrası süreçte psikolojik tedavi almaları hastalığın tekrarlamasını önlemek amacıyla gerekebilir.
• Yüksek miktarda kilo veriminden sonra vücutta oluşan sarkmalar ve deri birikmeleri için deri aldırma ameliyatları doktor önerisi ile tercih edilebilir.

Tip 2 Diyabet Ameliyatı Kaç Günde İyileşir?

Tip 2 diyabet ameliyatı olan hastalar 4-5 gün gibi bir süre içerisinde genellikle taburcu edilir. Hastalar 7-10 gün arasında gündelik işlerini kendi başlarına yapmaya başlarlar. Bir ay gibi bir süre sonunda sürdürdükleri işe dönebilir ve yürüyüş gibi spor aktivitelerine başlayabilirler. Hastaların ameliyat sonrasındaki 2 yıl boyunca doktor kontrollerine devam etmesi gerekir.

Sık Sorulan Sorular

Tip 2 diyabet ameliyatı olmayı planlayan hastaların aklında “Tip 2 diyabet ameliyatı nasıl yapılır?”, “Tip 2 ameliyatı ne kadar sürer?” gibi sorular bulunabilir. Hastalar “ Tip 2ameliyatı riskli mi?”, “İyileşme süreci nasıl?” sorularını merak ediyor olabilirler.

Tip 2 Diyabet Ameliyatı Sonrasında Kilo Verebilir Miyim?

Tip 2 diyabet ameliyatı sonrası hastalarda genellikle %30 - 80 aralığında kilo azalması gözlenmiştir. Mide ve bağırsaklara uygulanan müdahaleler nedeniyle vücuda alınabilecek besin miktarı kısıtlanır. Diyetisyenin verdiği listeye uyulduğu takdirde yüksek oranda kilo verme ihtimali vardır.

Tip 2 Diyabet Ameliyatından Sonra Ne Kadar Sürede İşime Dönebilirim?

Tip 2 diyabet ameliyatı kapalı ameliyat olduğu için hızlı iyileşir. Ameliyattan bir hafta kadar süre sonunda evden çalışanlar işine dönebilir. Bir aylık bir iyileşme süreci sonrasında dışarıdaki işlerine dönebilirler. Bu süreler kişilere göre değişiklik gösterebileceğinden doktorunuza danışmanız daha doğru sonuç verecektir.

Tip 2 Diyabet Ameliyatı Kaç Saat Sürer?

“Tip 2 diyabet ameliyatı kaç saat sürer?” sorusu akıllara gelebilir. Tip 2 diyabet ameliyatı laparoskopik (kapalı) bir ameliyat olduğu için herhangi bir sorun yaşanmaması halinde 2 saat kadar bir sürede tamamlanır. Ameliyat işlemleri kişiye göre değişebilen süreçler olduğundan doktorunuza daha detaylı bilgi için danışabilirsiniz.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.