Keloid, deride meydana gelen aşırı doku büyümesi veya hücre artışına bağlı hiperplazisi sonucu oluşan bir tür yara izidir. Bu yara izi, yaranın iyileşmesi sürecinde meydana gelir ve normal doku sınırlarını aşarak çevresindeki sağlıklı cilde yayılır. Keloidler, genellikle yüz, boyun, göğüs, omuzlar ve sırt gibi bölgelerde ortaya çıkarlar. Keloid yara izleri kişilerde oluşturduğu estetik rahatsızlık nedeni ile hem fiziksel hem de psikolojik sorunlara neden olabilir.
Keloid, cilt yüzeyinde oluşan bir tür abartılı yara izidir. Genellikle yaralanma veya cerrahi sonrası meydana gelir ve normal yara izlerinden daha büyük, kalın, kabarık ve kırmızı veya mor renkte olabilirler. Keloidler, ciltteki fibroblast adı verilen hücrelerin aşırı aktivitesi sonucu oluşurlar ve estetik veya rahatsızlık sorunlarına neden olabilirler. Tedavi edilmediğinde kalıcı olabilen keloidler çeşitli tıbbi yöntemlerle ile tedavi edilebilirler. Cilt tipi, kişinin genetik yatkınlığı ve yaralanma şiddeti, keloid oluşumunu etkileyen nedenler arasındadır.
Keloidlerin tam olarak neden oluştuğu konusunda net bir bilgi bulunmamakla birlikte, bu rahatsızlık birkaç temel sürecin sonucu meydana gelebilir. Keloid oluşumunda karşılaşılan temel süreçler:
Keloid yara izlerinin semptomları genellikle belirgin izler taşır. Karşılaşılan yaygın belirtiler:
Keloid, genellikle yara izlerinin normalden daha büyük, kalın ve kabarık bir şekilde iyileşmesi sonucu oluşan bir cilt sorunudur. Keloidler, cilt üzerinde oluşan doku büyümesinin aşırı olduğu durumlarda ortaya çıkar ve bazı insanlar genetik yatkınlıkları nedeniyle daha fazla risk altındadır. Keloidlerin farklı çeşitleri bulunmaktadır:
Hypertrofik Keloidler
Hypertrofik keloidler, yara izinin kendi sınırlarının ötesine yayılan ve kabarık bir yapı oluşturan keloid türüdür. Bu keloid türü, genellikle yaranın iyileşme sürecinde ortaya çıkar ve kırmızı veya pembe renkte olabilir.
Atrofik Keloidler
Atrofik keloidler, yara izinin normal cilt seviyesinin altında bulunan ve ciltte çöküntü oluşturan bir türdür. Bu keloid türü, ciltteki elastikiyet kaybının bir sonucu olarak ortaya çıkabilir.
Dekstranomalar
Dekstranomalar, keloidlerin bir alt tipidir ve genellikle yüz bölgesinde bulunur. Yüzde oluşan bu keloidler daha belirgin ve kabarık olabilirler.
Nodüler Keloidler
Nodüler keloidler, düzensiz ve kabarık yüzeyleri olan, düğüm şeklinde lezyonlardır. Bu tür keloidler genellikle yüz, boyun veya üst gövdede meydana gelebilirler.
Perioral Keloidler
Perioral keloidler, ağız çevresinde veya dudaklarda ortaya çıkan keloidlerdir. Bu tür keloidler, dudak çevresindeki yaralanmaların ardından oluşabilir.
Anogenital Keloidler
Anogenital keloidler, genital bölge çevresinde meydana gelen keloidlerdir. Genellikle cinsel ilişki veya cilt tahrişi sonucu ortaya çıkabilirler.
Keloidlerin teşhisi genellikle uzman doktor tarafından yapılan klinik gözlem ve fiziksel muayene ile gerçekleştirilir. Doktor tarafından keloid yara izinin diğer benzer cilt lezyonlarından ayırmak için dikkatlice incelemesi yapılır. Nadir durumlarda deri biyopsisi istenebilir. Bu biyopsi, keloidin doğru teşhisini koymak ve diğer cilt sorunlarından ayırmak için kullanılabilir.
Keloidlerin tedavisi karmaşık bir süreç olup tek bir yöntem her vaka için geçerli olmayabilir. Keloid tedavisi, keloidin boyutuna, konumuna ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak değişebilir. Tedavisinde kullanılan yaygın yöntemler:
Keloidlerin tamamen önlenmesi her zaman mümkün olmayabilir, ancak riski azaltmak için kişiler tarafından bazı tedbirler alınabilir. Bu tedbirlerden yaralanmalardan ve kesiklerden kaçınma önemlidir. Yaralanma ve kesik meydana geldiğinde tedavinin düzenli bir şekilde yapılması keloidin önlenmesine katkı verebilir. Ayrıca cildin güneş hasarından korunması, güneş yanığın ciltteki etkisini azaltarak keloid oluşumunu engellemesine katkı sağlayabilir.
Genetik olarak birinci derece akrabalarında keloid görülen kişilerde ve siyah ırkta risk faktörü daha fazla olabilir. Vücudun özellikle omuz, sırt ve gövde üst kısmı, ense ve kulak memelerinde keloid görülme oranı daha fazladır. Enfeksiyon ve tekrarlayan yara travmaları, iyileşmeyi geciktirilebilir.
Hipertrofik yara izinin aksine keloidler zamanla kendiliğinden kaybolan bir rahatsızlık değildir. Keloidin kaybolması için tedavi yapılması gerekir.
Keloidler büyürken ağrıya veya rahatsızlığa neden olabilir. Ancak keloidin büyümesi durduğunda çoğunlukla ağrı kaybolur. Nadir durumlarda hassasiyet ve ağrı kaldığı durumlar görülebilir.
Keloid yara izleri, kişinin yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir ve estetik endişelere yol açabilir. Bu nedenle, bir dermatolog veya plastik cerrah gibi uzman bir sağlık profesyonelinin rehberliğinde uygun tedavi seçeneklerini değerlendirmek önemlidir.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.