Modern yaşam içerisinde insan sürekli olarak hareket halindedir. Fiziksel olarak yapılan tüm hareketler iskelet-kas sistemi sayesinde gerçekleşir. Günlük rutinler dışında kalan aktiviteler ya da günlük aktiviteler bazen iskelet-kas sistemini zorlayabilir, hatta bu sistem üzerinde zedelenmelere yol açabilir. Zedelenmelerden dolayı fonksiyon kaybı yaşanma olasılığı vardır. Her gün tekrarlanan hareketler, bir bölgenin fazla kullanılmasından dolayı aşınmalara neden olabilir. Stres kırığı çoğunlukla böyle durumlarda ortaya çıkar. Stres kırığından kaynaklı fonksiyon kayıpları da hayat kalitesinin düşmesine sebebiyet verebilir.
Stres kırığı, bir kemikte meydana gelen çatlaklar veya küçük kırıklar olarak tanımlanır. Çoğunlukla bir aktivitenin gün içinde sürekli olarak yapılmasından kaynaklanır. Sağlam kemikler tekrarlayan hareketlerden dolayı zamanla zayıflar. Zayıflayan kemikler ise bir süre sonra çatlama ya da kırılma eğilimi gösterir. İskelet-kas sisteminde meydana gelen bir aşınma doğru beslenme ve uygun dinlenme sürelerinde iyileşir. Ancak bir kemik yapısının kendini tedavi etmesi için yeteri kadar istirahat edilmediğinde zayıflar. Bu da stres kırığına neden olabilir.
İnsanın anatomik yapısı gereği vücutta en çok yüke maruz kalan kemikler ayak ve bacak kemikleridir. Bu nedenle stres kırığı yaygın olarak ayak ve bacaklarda ortaya çıkar. Yüke sürekli maruz kalan kemik yapısı başlangıçta zedelenir. Zedelenmeler, kırıklarla kıyaslandığında daha şiddetsiz ağrılara neden olur. Bu da ortaya çıkan ağrıların ciddiye alınmamasına sebebiyet verir. Oysaki stres kırığının başlıca belirtisi, sabit bir bölgeye uygulanan kuvvetten kaynaklı olarak görülen ağrıdır. Zedelenen kemik dokusu zamanla çatlar, kırılır ve ağrılar şiddetini arttırır. Bu süreçte ortaya çıkan stres kırığı belirtileri şu şekildedir:
Stres kırığı olan çoğu insan, fiziksel aktiviteyi bıraktıktan sonra daha az ağrı hisseder. Ancak stres kırığının nerede olduğuna bağlı olarak her zaman ağrı hissedilmesi de mümkündür. Stres kırıkları alt bacaklarda ve ayaklarda daha yaygın olduğundan, ağrı genellikle yürürken, koşarken veya ayakta dururken daha şiddetlidir. Stres kırığı oluştuktan sonra yalnızca kırığın oluştuğu noktada değil, kırığın etrafındaki yaygın bir bölgede ağrı hissedilir. Ayağın herhangi bir noktasında oluşabilecek bir kırık tüm ayağın ağrımasına neden olur. Ancak kırığın meydana geldiği noktaya baskı oluştuğunda ağrı her zaman daha fazladır.
Stres kırıkları çoğunlukla bir kemiğin sürekli olarak kullanılmasından kaynaklanır. Bunun başlıca nedeni, kemiğe aktivitenin ardından kendini onarması için yeteri kadar süre verilmemesidir. Bir spor için idman yapmak veya günlük işlerde tüm gün aynı türde hareketleri yapmak kemiklerin zayıflamasına neden olur. Bu zayıflamanın ardından kemiğin yüzeyinde yavaş yavaş iltihaplanma meydana gelir. Tıp literatüründe bu stres reaksiyonu olarak adlandırılır. Stres reaksiyonları derin kemik çürüklerine benzetilir. Çürük, zamanla zayıflayan kemiğin derinliklerine ulaşır. Stres reaksiyonu iyileşmeden önce aynı bölge yeniden baskıya maruz kalırsa kemik çatlayabilir ve bir stres kırığı oluşabilir. Stres kırığı neden olur denildiğinde başlıca sebepler şöyle sıralanabilir:
Özellikle alt vücutlarına çok fazla baskı uygulayarak spor yapan sporcular stres kırığından daha fazla etkilenir. Uzun mesafe koşuları ve atletizm kırık oluşumunu tetikleyebilir. Basketbol ve tenis gibi sürekli olarak aynı noktalara yük binmesine neden olan yorucu sporlar kırık riskini arttırır. Jimnastikçiler ve dansçılar el ve ayak bileklerini yoğun olarak kullanır. Bu nedenle bu branşlarla ilgilenen bireylerde stres kırıkları meydana gelebilir. Osteoporoz, bunyonlar (halluks valgus), yüksek kemerli ayaklar ve düz ayaklar stres kırığı riskini arttırır. Ayrıca D vitamini eksikliği, aşırı kilolu olmak veya obezite ile yeme bozuklukları yine riski artıran faktörler arasındadır. Daha önce stres kırığı ya da normal kırık olan bir kemikte stres kırığı olma olasılığı daha yüksektir.
Stres kırıkları yoğun olarak alt vücuttaki kemiklerde meydana gelir. Çünkü bu kemikler insan vücudunun yapısı gereği tüm vücut ağırlığını taşır. Bu kemikler ayakta dururken veya hareket ederken vücudun ağırlığını destekleyen kemikler olduğu için kırık oluşma riski daha yüksektir. Stres kırıklarının ortaya çıktığı kemik çeşitleri şu şekilde sıralanabilir:
Stres kırığı tanısı konulabilmesi için fiziki muayene gerekir. Fiziki muayeneye başlamadan önce hastanın ayrıntılı öyküsü tespit edilir. Daha sonranda ise belirtinin ortaya çıktığı bölgede inceleme yapılır. Fiziki muayenenin ardından teşhis konulabilse de kırığın tespit edilebilmesi için tıbbi görüntüleme yöntemlerinden faydalanılması gerekebilir. Bunun yanında bazı laboratuvar testleri de teşhisi desteklemek amacıyla yapılabilir. Tanı konusunda en yaygın görüntüleme yöntemi röntgendir. Kırık olduğundan şüphe duyulan bölgenin birkaç farklı açıdan röntgen grafisi çekilerek gerekli değerlendirmeler yapılır. Böylece kırığın hangi noktada meydana geldiği tespit edilebilir. Ancak stres kırığının erken safhada olması röntgen grafisinin yetersiz olmasına sebep olabilir. Böyle durumlarda daha kesin sonuçlar elde edilebilecek MRI’dan faydalanılabilir. MRI yöntemi ile kemiğin ve kemik çevresindeki dokuların detaylı bir görüntüsü elde edilebilir. Ayrıca kırığın durumuna göre bilgisayarlı tomografiden veya tüm vücut kemik taramasından da faydalanmak gerekebilir. En doğru tanı için hangi yöntemin kullanılacağına doktor karar verir.
Çoğu stres kırığının tedavisi için cerrahi müdahale gerekmez. Ancak kırılan kemiğin istenilen şekilde iyileşmemesi veya belirtilerin iyiye gitmemesi halinde ameliyat gerekebilir. Özellikle kalça eklemi gibi bölgelerde stres kırığının meydana gelmesi ameliyatı gerektirebilir. Ameliyatta fiksasyon adı verilen bir prosedür uygulanır. Kırılan kemik parçalarının bir arada tutulması için kemikler arasına vidalar veya metal plakalar yerleştirilir. Böylece kemik doğru şekilde kaynaşarak iyileşir. Semptomların ortadan kalkarak kemiğin iyileşmesi hastanın ve kırığın seviyesine göre değişiklik gösterir.
Eğer siz de yoğun aktiviteler ardından kemiklerinizde ağrı hissediyor ve rahatsız oluyorsanız vakit kaybetmeden muayene olabilir, doğru teşhis ve uygun tedavi yöntemleri ile sağlığınıza kavuşabilirsiniz.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.