Yaşanılan bir afet sonrası kişide korku, endişe, kaygı, panik gibi duyguların hissedilmesi sıklıkla görülür. Travmatik deneyimler, kişilerin psikolojik yapısını derinden etkileyip, kişiyi olumsuz ruh hali içine sokabilir. Bununla birlikte yaşamı olumsuz etkileyen bu durumlarla başa çıkmanın farklı yolları bulunur. Ruhsal travma; profesyonel yardım, sosyal çevre desteği ve uygun ilaç tedavileriyle iyileşebilen bir durumdur. Yazının devamında afet sonrası ruhsal travmalar hakkında daha detaylı bilgilere ulaşabilirsiniz.
Ruhsal travma, kişilerin yaşamını, ruhsal ve bedensel varlığını tehdit eden ve ya tehdit algısı yaratan, kişiyi aşırı korkutan, dehşet ve çaresizlik yaratan, çoğu kez olağandışı ve beklenmedik olayların sonucunda meydana gelen ruhsal etkiler, ruhsal örselenmedir. Kişinin deprem, sel, fırtına, yangın gibi doğal afetler veya saldırılar, savaş, trafik ve iş kazaları gibi olumsuz deneyimlerden sonra içine girdikleri psikolojik durumdur. Ruhsal travma genel olarak 4 farklı şekilde travmatik olaya maruz kalınması sebebiyle yaşanabilir:
Afet ve benzeri olumsuz olaylardan sonra stres bozukluğu belirtileri, bazen yaşanılan olaydan hemen sonra bazen de yıllar sonra ortaya çıkabilir. Travmalardan sonra en sık görülen iki hastalık, depresyon ve travma sonrası stres bozukluğudur. Kaygı bozuklukları ve geleceğe dair umutsuzluk olabilir. Genel olarak travmatik bir olayın kişilerde yarattığı ruhsal belirtiler, psikolojik ve fiziksel belirtiler olarak ayrılabilir. Bunlar kişiden kişiye değişiklik göstermekle birlikte aşağıdaki belirtiler gözlemlenebilir;
Psikolojik Etkiler
Fiziksel Etkiler
Ruhsal travma yaşayan pek çok kişi erken evrede bu belitileri yaşayabilirken, bir kısmı ilerleyen dönemde hastalığa yakalanır. Bir afet sonrasında başlangıçta bu belirtilerin yaşanması normaldir. Ancak uzun süren belirtiler oluyorsa mutlaka bir psikolojik destek alınması gerekir.
Travmalardan etkilenmiş pek çok kişi:
tedaviye başvurmuyor olabilir.
Oysa ki bu sorunların hem psikolojik açıdan hem de ilaçla başarılı bir şekilde tedavisi mümkündür. Bu belirtilerin farkına varıp yardım aramak sorunların çözümünü kolaylaştıracaktır.
Deprem, sel, yangın gibi afet ya da travmatik olaylar, kişilerde ruhsal durumun bozulmasına yol açabilir. Böyle durumlardan sonra çoğunlukla korku ve çaresizlik hissi gibi istenmeyen duygularla baş etmek gerekebilir. Kişiden kişiye değişebilecek olmakla ve fiziksel olarak güvenlik karşılandıktan sonra yapılabilecek olmakla birlikte, ruhsal travmayla baş etmenin yollarından bazıları şöyle olabilir;
Travmatik olayların yarattığı ruhsal bozukluklarla başa çıkmada hem ilaçlar hem psikolojik tedaviler etkilidir.
Travmatik olaylar sonrası çoğu kişi, bu durumla başa çıkma ve uyum sağlama konusunda zorluk yaşar. Afetten etkilenenlere yardım ve destekte bulunan görevliler, psikolojik yardım konusunda da önemli bir görev üstlenirler. Afet yardım personelinin çalışma planı ise genellikle şu şekilde ilerleyebilir:
Afetzedelere acil tıbbi yardımda bulunup, temel ihtiyaçlarını karşılamak
Afet yardım personellerinin yukarıda belirtilenlerin dışında, yapmaktan kaçınması gereken unsurlardan bazıları ise şunlardır:
Afet, çocukları yetişkinlere oranla daha ciddi etkileyebilir. Çocukların, afet sırasında ve sonrasında olup bitenleri anlayamama, aşırı korku, endişe, panik, öfke gibi duyguları yaşamaları olağandır. Kimi çocuk yaşadığı afeti hatırlamak istemeyip yok sayarken, kimi çocuk ise olayı sürekli yaşıyormuş gibi davranışlar sergileyebilir. Afet sonrası çocuklarda tuvalet alışkanlıkları, motor becerileri veya konuşma konusunda sorunlar görülebilir. Bu durumlarla başa çıkmak için başta anne-babalar olmak üzere, diğer aile üyelerinin yapması gerekenlerden bazıları ise şöyledir:
Ruhsal travma sonrası iyileşme, duygusal ve fiziksel semptomları azaltmaya yönelik yapılan çalışmalardır. Bunun sağlanması için de sosyal çevre desteği başta olmak üzere, ilaç tedavileri ve psikoterapi uygulamaları gerekebilir. Genel olarak ruhsal travma tedavisi uygulamaları aşağıdaki gibidir:
Psikoterapi
Psikoterapi, kendi içinde birkaç farklı yönteme ayrılan uygulamaları içerebilir. Bunlardan bazıları ise şöyledir:
Bilişsel Terapi: Bu yöntem ile sorunlu duygu, düşünce ve davranışlarla yüzleşip bunların değiştirilmesi amaçlanır.
Göz Hareketi Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme Terapisi: Travmatik olaya verilen tepkiyi değiştirmeye yarayan bir dizi göz hareketleridir.
Psikodinamik Terapi: Psikodinamik terapiyle yaşanılan travmatik olayın neden olduğu duygusal durumların düzelmesi amaçlanır. Bu yöntemle kişinin bilinçaltındaki duygu ve düşünceleri açığa çıkarılarak, yaşamı etkileyen olumsuz ruh halinden uzaklaşması sağlanabilir.
Dinamik ve destekleyici psikoterapilerle, kişiye göre bunlardan oluşan bütüncül bir yaklaşım ve ya terapi ile birlikte ilaç tedavisi ve sosyal destek sistemlerinin sağlanması ile tedavi süreçleri yönetilebilir.
İlaç Tedavisi
Psikiyatri uzmanları tarafından önerilen ilaç tedavileri, kişilerin ruhsal travma semptomlarını azaltmaya ve normal hayatlatına devam etmesine yardımcı olur. Bu yöntemde kullanılan ilaçlar; antidepresanlar, anksiyete gidericiler ve antipsikotik türevi ilaçlar olabilir. Bu ilaçların herhangi biri hekim gözetimi, hekimin tavsiye ettiği miktar ve hekimin tavsiye ettiği kullanım biçimi, süresi dışında kullanılmamalıdır. İlaç tedavisinin kişiye sağladığı yararlardan bazıları ise şunlardır:
Siz veya yakınınız travmatik bir olay geçirdiyseniz bu durumla baş edebilmek için bir sağlık kuruluşuna başvurabilirsiniz ya da afet sonrası gönüllü psikiyatrik çalışmalara yardım almak için başvurup, destek alabilirsiniz.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.