Bağırsak düğümlenmesi kalın veya ince bağırsağın bir bölümünün kendi etrafında veya mezenter (bağırsakları besleyen zar) etrafında bükülmesi sonucunda bağırsak tıkanıklığının olmasıdır. Bağırsak tıkanıklığı ciddi komplikasyonları da beraberinde getirebilir. Bu durum aynı zamanda bağırsağın kendisine giden kan akışının engellenmesinden kaynaklı bağırsakta doku ölümüne sebep olabilir. Bağırsak düğümlenmesi hızlı tanı ve tedavi gerektiren acil bir durumdur. Bağırsak düğümlenmesi nedir? ve bağırsak düğümlenmesi neden olur? sorularının daha kapsamlı cevaplarını aşağıdaki yazımızda bulabilirsiniz.
Kalın bağırsak veya ince bağırsağın bir kısmı büküldüğünde volvulus (bağırsak düğümlenmesi) meydana gelebilir. Bükülen kısım bağırsağa giden kan damarlarını tıkayarak bağırsağın beslenmesine engel olabilir. Volvulus cerrahi müdahale gerektiren acil bir durumdur. Gereken tedavi hızlı bir şekilde uygulanmadığı takdirde, bu durum bağırsağın düğümlenen kısmındaki dokuların ölümüyle sonuçlanabilir. İnce bağırsakta meydana gelen volvulus genelde bebeklerde ve çocuklarda görülebilir. Yetişkinlerde ince bağırsak düğümlenmesinden ziyade kolon (kalın bağırsak) düğümlenmesi görülebilir.
Bağırsak düğümlenmesinin birden fazla türü vardır ve her türün kendine has özellikleri bulunur. Bağırsak düğümlenmesi türlerini şu şekilde sıralayabiliriz:
Bağırsak düğümlenmesi yaygın olarak fetal gelişim esnasında bağırsağın yanlış şekilde hizalanması ile ilişkili olan bir doğum kusurundan kaynaklanabilir. Buna malrotasyon ismi verilir. Bağırsakların karın duvarına normal bir bağlantısı olmadığından dolayı bağırsaklar karın içinde olması gerektiği konumdan kayabilir veya dönebilir. Malrotasyondan dolayı gelişen bağırsak düğümlenmesi genelde yaşamın erken dönemlerinde, 1 ila 2 yıl içinde kendini gösterebilir. Bağırsak düğümlenmesi ileri yaşlardaki bireylerde daha sık görülebilir. Ayrıca bağırsak hareketlerinin çok az veya çok fazla olması da bağırsak düğümlenmesine yol açabilir. Bağırsak dolanması genel olarak birden fazla nedenden dolayı gelişebilir. Bu nedenler şu şekilde sıralanabilir:
Bu durumların dışında bağırsak dolanması erkek bireylerde, 60 yaş üstü bireylerde ve bakım evi tarzı yerlerde yaşayan bireylerde daha sık görülebilir. Bağırsak düğümlenmesi genel olara altta yatan başka bir sağlık sorunu veya fiziksel bir sorundan dolayı meydana gelebilir. Ancak herhangi bir sebep olmadan da volvulus gelişebilir.
Volvulus belirtileri ani ve şiddetli şekilde ortaya çıkabilir. Bundan dolayı bireyler direkt olarak acil servise başvurabilirler. Bağırsak düğümlenmesi belirtileri genel olarak karında şişkinlik ve yeşil safra kusulması ile ortaya çıkabilir. Bununla beraber belirtiler bağırsak dönmesinin olduğu bölgeye göre de değişiklik gösterebilir. Volvulus tıkanmış bağırsak bölümünde gaz ve sıvı birikmesi sonucu bağırsak duvarında şiddetli ağrıya ve basınca sebep olabilir. Bağırsak düğümlenmesi belirtileri şu şekilde sıralanabilir:
Bebeklerde gelişen bağırsak düğümlenmesi belirtileri yetişkinlerinkinden biraz daha farklılık gösterebilir. Bebeklerde bu belirtilerle beraber aşağıdaki belirtiler de görülebilir:
Bireyde bağırsak düğümlenmesi belirtileri varsa doktor ilk olarak hastadan kapsamlı bir öykü alır. Daha sonra fiziki bir muayene yaparak tıbbi geçmişini inceleyebilir. Volvulus teşhisi genel olarak röntgen veya görüntüleme gerektirebilir. Doktorlar bu görüntülerde genelde kahve çekirdeği şekli veya bükülmüş iç tüp şekli arayabilir. Görüntülemenin daha net ve anlaşılır olması için lavman yöntemi de kullanılabilir. Bununla beraber bilgisayarlı tomografi, ultrason ya da kolonoskopi de bağırsak düğümlenmesini teşhis etmede kullanılabilir. Bağırsak düğümlenmesini teşhis etmek için genelde şu yöntemler kullanılabilir:
Bağırsak düğümlenmesi hızlı bir tedavi gerektirir. Tedavi genelde bağırsağı ve oluşan tıkanıklığı açmaya yönelik uygulanır.Bağırsak düğümlenmesini düzeltmek için ameliyat gerekebilir. Ancak ameliyat yeterli gelmezse ise cerrahi tedavi gerekebilir. Ancak bazı durumlarda ameliyata gerek kalmadan da bu sorun kontrol altına alınabilir. Bağırsaklarda meydana gelen düğümlerde doktorlar ilk olarak sigmoidoskopi adı verilen görüntüleme sistemini kullanarak bağırsağı eski haline getirebilirler. Sigmoidoskopi prosedüründe rektumdan içeri yerleştirilen ince bir tüp kullanılır. Kalın bağırsağın dönen bölgelerine doğru ilerletilen tüpe hava verilerek dönen kısmın açılması sağlanabilir. Ancak bu yöntem ile düzeltilen bağırsak düğümleri bir zaman sonra tekrar edebilir. Böyle durumlarda ise kalıcı çözüm için cerrahi işlemler gerekebilir. Bağırsak düğümlenmesi ameliyatı sırasında doktor bağırsağın bükülen kısmına yakın bir yerden karın duvarına kesik atarak düğümü açabilir. Ardından bağırsak bükülmesinden dolayı kan akışı gitmeyen bölgelere kan akışını sağlayabilir. Bağırsak bölümlerine tıkanmadan dolayı uzun süre kan akışı sağlanamadıysa ve bağırsağın bir kısmı öldüyse cerrahi işlemle bağırsağın o bölümü çıkarılabilir. Daha sonra bağırsak uçları birbirine dikilir. Ancak bazı durumlarda ölen bağırsak bölümleri fazla olduğundan cerrahi bağırsakların büyük bir bölümünü çıkarmak zorunda kalabilir. Bunun sonucunda bağırsakların uçlarını birbirine dikmek imkansız hale gelebilir. Böyle bir durumda cerrah bağırsakların uçlarını karın duvarında stoma olarak bilinen açıklıklara bağlayabilir. Stoması olan birey dışkı ihtiyacını kolostomi torbalarını kullanarak giderebilir. Ancak bu durum kalıcı veya geçici olabilir. Bağırsak düğümlenmesinin erken tanısı ve hızlı tedavisi genellikle iyi sonuçlar verebilir.
Bağırsak düğümlenmesi sonucunda gelişebilecek komplikasyonları en aza indirmek için bu durum acil tedavi gerektirir. Bağırsak düğümlenmesi sonucunda oluşabilecek komplikasyonlar şu şekilde sıralanabilir:
Bağırsak düğümlenmesi tedavi edilmediği takdirde ciddi ve geri döndürülemez sonuçlara yol açabilir. Bağırsak düğümlenmesinde erken teşhis oldukça etkili olabilir ve uygulanan tedavi daha etkili sonuçlar verebilir. Bağırsak düğümlenmesi belirtilerini hissettiğiniz zaman vakit kaybetmeden doktoronuza başvurabilirsiniz.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.