Kalbin kasılıp gevşemesi, kalpte bulunan önemli dokuların oluşturduğu sinirsel iletiler sayesinde gerçekleşir. Tıpta sinoatrial nod ve atrioventriküler nod olarak adlandırılan bu sinir hücresi odakları birer pacemaker olarak tanımlanır ve kalbin kasılıp gevşemesi büyük oranda bu iki hücre odağı tarafından sağlanır. Bu hücrelerde ortaya çıkan herhangi bir problem varlığında kalp kasları gerektiği gibi kasılıp gevşeyemez ve kan dolaşımı hızlı şekilde bozulur. Bu gibi hastalıkların tedavisi için kalbi dışarıdan uyaran pacemaker cihazları tercih edilir.
Kalbin iletim sisteminde görülen hastalıklara bağlı olarak, sinir hücresi odaklarından gerekli sinirsel uyarıların çıkarılmadığı ve kalp hızının yavaşladığı durumlarda, kalbin doğru hızda ve doğru şekilde atmasını sürdürmek için kalp kasına küçük elektriksel uyarılar yollayan, ortalama 20 gram ağırlığında metal bir cihazdır. Kalbin doğal atım mekanizmasını algılayan, takip eden ve duruma göre çeşitli uyarılar göndererek kalp kasının kasılmasını sağlayan kalp pili (pacemaker) cihazı geçici veya kalıcı olarak iki farklı şekilde uygulanabilir.
Geçici kalp pilleri, hastanın kalp atışları normale döndüğünde çıkarılmak üzere takılan cihazlardır. Boyundan, köprücük kemiğinin alt kısmından, kol veya kasık bölgesinden girilerek kalbe ulaştırılan bir kablo ve vücudun dış kısmında bulunan küçük bir kutudan oluşan bu kalp pilleri, hastanın genel durumu düzeldiğinde kolaylıkla çıkarılabilir.
Genellikle köprücük kemiğinin aşağısına ve derinin hemen alt kısmına yerleştirilen kalıcı kalp pilleri atriyoventriküler blok, taşikardi, bradikardi, hipertrofik kardiyomiyopati ve konjestif kalp yetmezliği gibi daha kronik hastalıkların tedavisi için tercih edilir. Kalbin kasılıp gevşemesi için gerekli uyarıyı oluşturulan kalıcı piller kalbin uyarılan bölgesine göre 3 farklı şekilde sınıflanır:
Normal ritimde atan bir kalpte, sinüs nodundan başlayan bir sinirsel ileti, kulakçıkları uyardıktan sonra atrioventriküler noddan geçerek karıncıkları uyarır ve uyarılan her bir odacığın sırayla kasılıp gevşemesi ile düzenli kalp ritmi sürdürülür. Kalp üzerinde yayılan bu küçük elektriksel uyarıların üretilemediği veya üretilen uyarının bir noddan diğerine aktarılamadığı durumlarda kalp kası doğru biçimde kasılıp gevşeyemez ve bu durum kalp krizi ve kalp yetmezliği gibi oldukça ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Kalpte sinirsel uyarının oluşturulamadığı veya oluşturulan uyarının bir noddan diğerine doğru biçimde iletilemediği durumlarda sağlıklı sinirsel iletimi sürdürmek adına kalbin ilgili odacığına kalp pili takılır. Kişide kalp pili takılmasına yol açan başlıca endikasyonlar şunlardır:
Kalp pili uygulaması steril ameliyathane koşullarında veya kateter laboratuvarlarında yapılır. İşlemden önceki gün hastanın göğüs, koltukaltı ve kasık gibi girişim bölgeleri tıraş edilir ve genellikle köpüklü süngerlerle her bir bölgenin detaylı temizliği sağlanır. Daha sonra hasta işlem için steril ortama alınır ve işlemin hemen öncesinde girişim yapılacak olan bölge dezenfektan özellikli solüsyonlar ile 10 dakika boyunca fırçalanarak temizlenir. Girişim için uygun pozisyonda yatırılmış olan hastanın üzeri kuru steril bez ile örtülerek ameliyathane ortamında işlem başlatılır.
Kalp pili takılması sırasında genellikle bölgesel anestezi tercih edilse de bazı durumlarda ağır sedasyon ya da genel anestezi uygulaması gerekebilir. Girişim için hastanın boynunda, koltukaltında, kolunda ya da köprücük kemiğinin hemen altı kısmında yer alan damarlar tercih edilir. Uygun görülen damar içerisine kateter yolu ile girilir ve kalp pilinin elektrot kısmı floroskopi cihazı ile görüntülenerek kalbe kadar ilerletilir. Cihazın jeneratör olarak adlandırılan kutu şeklindeki kısmı büyük olasılıkla sağ ya da sol göğüs kasının içerisine yerleştirilir. Daha sonra damar ve kas dokusunda açılmış kesiler kapatılarak işlem sonlandırılır ve hasta gerekiyorsa ayılma ünitesine alınır.
Kalp pili kalbin sinirsel ileti mekanizmasının bozulduğu hastalıkların tedavisinde kullanılır ve tedavinin başarısı hastalığın türüne, şiddetine, hastanın yaşına, genel durumuna, eşlik eden ek hastalık varlığına ve daha pek çok faktöre göre değişiklik gösterir. Dolayısıyla “kalp pili takılan hastalar ne kadar yaşar?” sorusunu doğru şekilde cevaplayabilmek için tüm bu faktörleri göz önünde bulundurmak gerekir.
Kalp pili takıldıktan sonra düzenli kontrollerin sürdürülmesi mevcut kalp hastalığının doğru tedavisi için oldukça önemlidir. Bu nedenle kardiyolojik kontrollerin aksatılmaması ve olası bir sorun durumunda hızlı şekilde Kardiyoloji kontrolüne başvurulması gerekir. Kalp pili ile ilgili tüm olasılıklar için düzenli muayeneleri aksatmamaya özen gösterin.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.