Şarbon, sporla çoğalan bir bakteri olan Bacillus anthracis'in neden olduğu nadir fakat ciddi bir hastalıktır. Ülkemizde de zaman zaman gündeme gelen şarbon hastalığı hakkında bütün merak ettiklerinizi bu yazıda bulabilirsiniz.
Şarbon genellikle çiftlik hayvanları ve vahşi av hayvanlarını etkileyen bir hastalıktır. Bu tehlikeli hastalık, hasta hayvanlarla doğrudan veya dolaylı temas yoluyla insanlara da bulaşabilir.
Şarbonun insandan insana bulaştığına dair hiçbir kanıt olmasa da, şarbon kaynaklı cilt lezyonlarına doğrudan temas edilirse bulaşıcı olabileceği düşünülmektedir. Şarbona neden olan bakteriler vücuda genellikle derideki bir yaradan girer. Ayrıca, şarbonlu etleri yiyerek veya sporları soluyarak da bu hastalığa yakalanabilirsiniz.
Şarbonun belirtileri bulaşma yoluna göre değişiklik gösterir. Bu nedenle aşağıda, şarbonun bulaşma yoluna göre belirtileri sıralanmıştır. Çoğu durumda, belirtiler bakterilere maruz kaldıktan sonraki yedi gün içinde gelişir. Solunum yoluyla bulaşan akciğer şarbonunda ise durum farklıdır. Belirtiler haftalar sonra ortaya çıkabilir.
Deri şarbonunda bakteri vücudunuza cildinizdeki bir kesik veya başka bir yaradan girer. Şarbonun en sık gözlenen formudur. Bütün şarbon vakalarının %95’i deri şarbonudur. Halk arasında çoban çıbanı olarak da bilinen deri şarbonunun en sık gözlenen belirtisi, böcek ısırığına benzeyen kızarıklığın, kısa bir süre içerisinde 6-9 cm çapını bulabilen ortası siyah deri yarasına dönüşmesidir. Bunun haricinde boğaz ve yakınındaki lenf bezlerinde şişkinlik gözlenebilir. Hastalığın en hafif formudur ve çok nadir olarak ölümcüldür.
Şarbon enfeksiyonunun bu şekli, şarbonlu bir hayvandan elde edilen az pişmiş eti tüketerek başlar. Belirtiler ve semptomlar şunları içerir:
Hastalık %60 oranında tedavi edilebilmektedir. Buna rağmen antibiyotik ve destek tedavilerine rağmen ölüm oranı %40’tır.
Hayvan tüylerinin işlenmesi sırasında şarbon bakterilerinin sporlarının solunmasıyla bulaşır. En tehlikeli şarbon türüdür. Akciğer şarbonunun ilk belirtileri ve semptomları şunları içerir:
Enjeksiyon şarbonu yeni ve şu ana kadar sadece Avrupa’da gözlenen bir şarbon türüdür. Yasadışı uyuşturucu (özellikle eroin) enjekte edilirken enjekte edilen maddenin içinde şarbon sporunun olmasından kaynaklanır. Enjeksiyon şarbonunun ilk belirtileri ve semptomları şunları içerir:
Şarbon sporları, dünyanın çoğu yerinde toprakta doğal olarak bulunan antraks (şarbon) bakterileri tarafından oluşturulur. Sporlar, hayvan ya da insan gibi bir konağa yerleşene kadar yıllarca uyku halinde kalabilir.
Şarbon endüstriyel olarak gelişmiş ülkelerde daha az gözlenirken Asya, Afrika ve Güney Amerika gibi bölgelerde hala gözlenmektedir. Bunun yanında Avrupa’da enjeksiyon şarbondan 18 kişi ölmüştür. Ülkemizde 2017 yılında raporlanan insan şarbonu vakası 37’dir.
Amerika Birleşik Devletleri'nde şarbon vakası çok az gözlense de, Afrika'dan getirdikleri deriler ile davul yaparken şarbona yakalanan vakalar da bildirilmiştir. Bu nedenle şarbonun endemik halde bulunduğu yerlere seyahat edenlerin de bu konuda dikkatli olması önem taşımaktadır.
Aşağıda şarbona yakalanma olasılığı daha yüksek olan kişiler sıralanmıştır. Şarbon aşısı, risk altında olan bu meslek grupları için önerilmektedir.
Doktorunuz ilk önce grip veya zatürre gibi belirti ve semptomlara neden olabilecek diğer genel durumları elemek isteyecektir. Diğer testler negatifse, aşağıdaki testler de istenebilir:
Şarbon için standart tedavi, siprofloksasin veya doksisiklin gibi 60 günlük bir antibiyotik kürüdür. Hangi tek antibiyotik veya antibiyotik kombinasyonunun hasta için en etkili olacağı şarbonun nasıl bulaştığına, hasta yaşına, genel sağlığına ve diğer faktörlere bağlıdır. Tedavi en kısa sürede başladığında etkilidir.
Deri ve sindirim sistemi antraks vakaları antibiyotiklere yanıt vermesine rağmen, akciğer şarbonu tedaviye yanıt vermeyebilir. Hastalık ilerledikçe bakteriler ilaçların etkisiz hale getirebileceğinden çok daha fazla toksin üretmiş olabilir.
Şarbon tehlikeli bir hastalık olmasına rağmen gerekli önlemler alındığında şehirde yaşayan insanları etkilemesini çok mümkün değildir. Şarbonun süt ürünlerinden bulaşması çok olası değildir. Hastalıklı hayvanlar ancak hastalığın son evresinde süte şarbon mikrobu bulaştırabilir ancak bu evredeki hayvanların sağılması da kesinlikle düşünülmemelidir. Pastorize tüketilen sütlerde şarbon bulunamaz.
Çiğ et yememek, etlerde kırmızılık kalmayacak kadar iyi pişirmek, çıplak elle etlerle uğraşmamak (özellikle ellerde kesik veya yara varken), sindirim şarbonu ve deri şarbonundan korunmak için yeterlidir. Enjeksiyon şarbonundan korunmak için zaten sağlığa oldukça zararlı olan uyuşturucu ilaç enjeksiyonundan uzak durmak gerekir. Solunum şarbonunda ise şarbonu olduğu bilinen ya da şüphelenilen hayvanların derileri ile uğraşılmaması lazımdır.
Kırsal kesimde yaşayanlar ise kestikleri hayvanların kanında siyahlık gözlemlendiğinde ya da yaşayan bir hayvanda şarbon belirtileri gözlemlendiğinde acil olarak veteriner hekime danışılmalı ve bu hayvanları diğer hayvanlardan izole etmeleri gerekmektedir. Ayrıca şarbon mikrobu konusunda risk altında olanlar aşı ile korunabilir.
Şarbon belirtileri sıklıkla aniden ortaya çıkar ve çok ciddi olabilir. Şarbona maruz kalmışsanız veya olası bir maruziyetten sonra belirtileriniz varsa hemen acil servise gitmeniz gerekmektedir.
Gitmeden önce vaktiniz varsa:
Sağlıklı günler dileklerimizle.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.