Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Menstrüel Migren Nedir? Menstrüel Migren Neden Olur?

Oluşturulma tarihi: 27.02.2025 09:15    Güncellendi: 27.02.2025 09:15



Migren, şiddetli baş ağrılarıyla kendini gösteren nörolojik bir rahatsızlıktır ve birçok farklı tetikleyicisi bulunur. Bunlardan biri de hormonal değişimlerdir. 

Özellikle kadınlarda, regl dönemiyle bağlantılı olarak ortaya çıkan menstrüel migren, yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyen bir rahatsızlıktır.

Adet döngüsünün belirli zamanlarında meydana gelen bu migren türü, baş ağrısına ek olarak bulantı, ışığa duyarlılık ve yorgunluk gibi belirtilerle de kendini gösterir.  

Menstrüel Migren Nedir?

Menstrüel Migren Nedir?

Menstrüel migren, adet döngüsü ile ilişkili olarak ortaya çıkan bir migren türüdür. Genellikle regl öncesi veya regl sürecinde görülen bu migren, hormonal dalgalanmalar nedeniyle tetiklenir. 

Kadınlarda yaygın olarak görülen bu durum, diğer migren türlerinden farklı olarak belirli dönemlerde tekrar eder ve genellikle çok daha şiddetli seyreder. 

Menstrüel migrenin başlangıcı, östrojen seviyelerindeki ani düşüşle ilişkilidir ve bu durum beyin kimyasallarında değişikliğe neden olarak migren ataklarını tetikler. 

Menstrüel migren, klasik migrenin tüm belirtilerini gösterebilir ancak süre ve şiddet açısından farklılık gösterir.

Menstrüel Migren Neden Olur?

Menstrüel migrenin başlıca sebebi hormonal değişikliklerdir. Kadınların adet döngüsü boyunca östrojen ve progesteron seviyelerinde dalgalanmalar meydana gelir. 

Östrojen seviyesindeki ani düşüş, beyin damarlarını ve sinir sistemini etkileyerek migren atağının başlamasına neden olabilir. Bunun yanı sıra, menstrüel migrenin ortaya çıkmasında aşağıdaki faktörler de rol oynar. Bu faktörler şunlardır;

Genetik yatkınlık: Ailesinde migren hikayesi olan kişilerde görülme ihtimali daha yüksektir.

Serotonin seviyeleri: Beyindeki serotonin düzeyi, migren ataklarının şiddetini etkileyebilir.

Beslenme ve su tüketimi: Regl öncesinde düzensiz beslenme, kafein ve alkol tüketimi, yeterince su içmeme gibi faktörler migreni tetikleyebilir.

Stres ve uyku düzensizliği: Yetersiz uyku ve psikolojik stres, hormonal değişikliklerle birlikte migren ataklarının şiddetini artırabilir.

Dolaşım Sistemi Problemleri: Damar genişlemesi ve daralması menstrüel migrenin başlıca nedenlerinden biridir.

Menstrüel Migren Belirtileri Nelerdir?

Menstrüel Migren Belirtileri Nelerdir?

Menstrüel migren belirtileri, klasik migren belirtilerine benzer ancak bazı farklılıklar da gözlemlenebilir. Menstrüel migrenin en yaygın belirtileri şunlardır:

Yoğun ve zonklayıcı baş ağrısı: Genellikle başın bir tarafında hissedilir ve şiddetli olabilir.

Mide bulantısı ve kusma: Migren atakları sırasında mide rahatsızlıkları görülebilir.

Işık ve ses hassasiyeti: Parlak ışıklar ve yüksek sesler migren atağının daha da kötüleşmesine neden olabilir.

Yorgunluk ve halsizlik: Migren sürecinde enerji seviyelerinde düşüş hissedilebilir.

Dikkat dağınıklığı ve konsantrasyon bozukluğu: Beyindeki serotonin seviyelerindeki değişiklikler, odaklanmayı zorlaştırabilir.

Kas ağrıları ve gerginlik: Vücutta kasların kasılmasına bağlı olarak ağrılar hissedilebilir.

Menstrüel Migren Tedavisi Nasıl Yapılır?

Menstrüel migren tedavisinde kişisel farklılıklar göz önüne alınarak farklı yöntemler uygulanabilir. Menstrüel migren tedavi yöntemleri şunlardır;

Yaşam Tarzı Değişiklikleri:

Stresi azaltmak için meditasyon, yoga veya nefes egzersizleri yapılabilir.

Uykunun düzenli olması, migren ataklarının kontrol altına alınmasında önemlidir.

Dengeli beslenme ve yeterli su tüketimi, vücudun hormon seviyelerini stabil tutmaya yardımcı olabilir.

Kafein ve işlenmiş gıdalardan kaçınılmalıdır çünkü bu tür besinler migreni tetikleyebilir.

Tıbbi Tedaviler:

Nonsteroidal antiinflamatuar ilaçlar (NSAID'ler) baş ağrısını hafifletmek için kullanılabilir.

Hormon düzenleyici ilaçlar, adet döngüsündeki dalgalanmaları azaltarak migren ataklarını önleyebilir.

Triptan grubu ilaçlar, migren ataklarının süre ve şiddetini azaltmaya yardımcı olabilir.

Doğum kontrol hapları, hormon seviyelerini dengeleyerek bazı kadınlarda menstrüel migreni hafifletebilir.

Doğal Yöntemler:

Magnezyum takviyeleri, beyin fonksiyonlarını destekleyerek migreni hafifletebilir.

Zencefil ve papatya çayı gibi bitkisel çaylar, mide bulantısını azaltabilir ve rahatlama sağlayabilir.

Lavanta yağı ve nane yağı ile masaj, kasları gevşeterek baş ağrısını hafifletebilir.

Soğuk kompres uygulamak, baş ağrısını hafifletmeye yardımcı olur.

Menstrüel migren, kadınların günlük yaşam kalitesini olumsuz etkileyen bir durumdur. Ancak doğru tedavi ve önleyici yöntemlerle bu migren türüyle başa çıkmak mümkün olabilir. 

Eğer belirtiler sıkça tekrar ediyorsa, bir doktora danışmak önemlidir. Menstrüel migreni yönetmek için bireysel olarak en uygun yöntemin belirlenmesi, uzun vadede daha konforlu bir yaşam sürmeye yardımcı olacaktır.

Menstrüel Migren Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Menstrüel Migren için Hangi Doktora Gidilir?

Menstrüel migren tedavisi için nöroloji veya kadın hastalıkları ve doğum uzmanlarına başvurulabilir. Nörologlar migrenin teşhisi ve tedavisi konusunda yardımcı olurken, jinekologlar hormonal dengesizlikleri değerlendirerek uygun tedavi seçeneklerini sunar.

Menstrüel Migrene Ne İyi Gelir?

Menstrüel migreni hafifletmek için şunlar önerilir:

  • Bol su içmek ve vücudu susuz bırakmamak.
  • Kafein tüketimini azaltmak veya tamamen bırakmak.
  • Uyku düzenine dikkat etmek ve her gün aynı saatte uyuyup uyanmak.
  • Magnezyum ve B vitamini takviyeleri almak.
  • Düzenli egzersiz yapmak, özellikle yoga ve hafif tempolu yürüyüşler.
  • Baş ağrısını hafifletmek için soğuk kompres uygulamak.

Adet Migreni Kaç Gün Önce Başlar?

Menstrüel migren genellikle adet başlamadan 1-3 gün önce ortaya çıkar ve regl döneminin ilk birkaç gününde devam eder. Bazı kadınlarda adet döngüsüne bağlı olarak bu süre değişebilir ve regl bittikten sonra da birkaç gün boyunca sürebilir.







Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.