Ortadoğu Solunum Sendromu (MERS) deve popülasyonunun yoğun olduğu bölgelerde yaygın olarak görülür. Yüksek ateş, öksürük, nefes darlığı, kas ağrıları gibi belirtileri olan deve gribi tedavisi belirtilerin yönetilmesi şeklinde ilerler. Bulaşıcı olan gripten korunmak için kişisel hijyene dikkat edilmesi, develerle temastan kaçınılması ve deve etinden yapılan ürünlerin tüketiminde dikkatli olunması tavsiye edilir.
Deve gribi belirtileri griple benzer semptomlara sahiptir. Kişiden kişiye göre değişebilen belirtiler; hastanın yaşına ve genel sağlık durumuna göre farklılık gösterebilir. Yaygın görülen deve gribi belirtileri arasında; yüksek ateş, öksürük, nefes darlığı, halsizlik, kas ve eklem ağrıları sayılabilir.
MERS-CoV virüsünün en sık rastlanan belirtisi ani ve yüksek ateştir. 38°C ve üzerine çıkabilen ateş, vücudun enfeksiyonla savaşmaya başladığının belirtisidir. Yüksek ateş ilk semptom olarak önemlidir.
Önce kuru öksürük şeklinde görülen belirti, ilerleyen aşamalarda balgamlı öksürüğe de dönüşebilir. Deve gribi virüsünün solunum yollarını etkilediğini gösteren öksürüğe boğazda yanma hissi eşlik edebilir.
MERS virüsünün tehlikeli belirtileri arasında sayılan nefes darlığı deve gribinin akciğer üzerinde etkili olduğunu gösterebilir. Özellikle efor gerektiren hareketleri yaparken görülen nefes darlığı çabuk yorulmaya sebep olabilir.
Sırt, boyun, omuz ve bacak gibi farklı bölgelerdeki kas ve eklemlerde ağrı görülmesi deve gribinin belirtisi olabilir. Kas ve eklem ağrıları halsizlik hissine sebep olabilir. Virüs vücut direncini düşürdüğünden hastalar genellikle yorgun hissedebilir. Yorgunluk ve halsizlik hissi günlük aktiviteleri yapmakta zorluklara yol açabilir.
Deve gribi virüsü belirtileri diğer solunum yolu hastalıklarıyla benzerlik gösterdiğinden kesin tanı konulması için bazı aşamalardan geçilmesi gerekir. Yaşın ilerlemesiyle risk artabilir bu yüzden erken teşhis hastalığın tedavisinde oldukça önemlidir. Deve gribi ölüm oranı %36’dır.
Hastanın genel sağlık durumu ve yaşını göz önünde bulunduran doktor, belirtileri değerlendirilir. Hastanın yakın zamanda, özellikle Ortadoğu gibi deve popülasyonunun yüksek olduğu bölgelere, seyahat yapıp yapmadığı sorulabilir. Temas edilen kişiler ya da hayvanlar detaylı bir şekilde araştırılabilir.
Vücut sıcaklığının ölçülmesi ve akciğerlerin dinlenmesini de içeren fiziksel muayene yapılır. Burun ve boğaz sürüntüsü alınarak MERS virüsünün varlığına dair genetik materyal aranabilir. Vücudun virüse karşı gösterdiği bağışıklığın tepkisini ölçmek ve varsa diğer enfeksiyonları belirlemek için kan testi istenebilir. Akciğerlerde hasar olup olmadığını değerlendirmek için göğüs röntgeni alınabilir.
Deve gribi tanısı, bütün testlerin ve muayenelerin sonucunda, uzman doktorlar eliyle konulur. Erken teşhis, doğru tedavi yönteminin belirlenmesi ve sürecin kontrol altında tutulması için hayati öneme sahiptir. Deve gribi belirtileri gösteriyorsanız doktor muayenesine gitmeniz tavsiye edilir.
Deve gribi tedavisi, belirtileri hafifletme ve komplikasyonları önleme amacıyla yapılır. Deve gribi aşısı ya da spesifik bir tedavi yöntemi mevcut değildir. Temel anlamda hastanede tedavi ve destekleyici tedavi olmak üzere iki tedavi yöntemi bulunur.
Hastanede tedavi edilen hastaların, bulaşma riskine karşı, izole edilmesi gerekebilir. Hastalığın ciddiyetine bağlı olarak tedavi yoğun bakım ünitelerinde sürdürülebilir.
Destekleyici tedavi olarak; sıvı desteği, ilaç tedavisi, oksijen desteği ve solunum desteği uygulanabilir.
Hastalık sürecinde yaşanan su kaybını önlemek amacıyla damar yoluyla sıvı ve elektrolit desteği verilebilir. Sıvı desteği sayesinde dehidrasyonun önüne geçilebilir. Ateşi ve ağrıları kontrol altında tutmak için ateş düşürücü, ağrı kesici ilaçlar tercih edilebilir. Bazı durumlarda antiviral ilaçların kullanılması düşünülebilir.
Nefes darlığı çeken hastalara oksijen desteği verilebilir. Ciddi solunum problemi yaşayan hastalara ventilatör (solunum cihazı) yoluyla destek sağlanabilir.
Deve gribi tedavisi, vücudun kendi kendini iyileştirmesine yardımcı olur. Tedavi yöntemi hastanın yaşına ve genel sağlık durumuna bağlı olarak değişkenlik gösterebilir.
Deve gribi tedavisi sonrası iyileşme süreci hastanın bağışıklık sistemine, yaşına, gribin vücut üzerindeki etkisine göre farklı seyredebilir. Hastalık sırasında görülen belirtilerin azalması ile başlayan iyileşme süreci esnasında semptomların tamamen geçmesi zaman alabilir.
Solunum yolları üzerinde etkili olan deve gribi fiziksel güç kaybına neden olabilir. İyileşme aşamasında solunum terapilerinin yanı sıra doktor tavsiyesiyle fiziksel egzersizler yapılabilir. Nefes açma uygulamaları akciğerin fonksiyonlarını tam olarak geri kazanmasına yardımcı olabilir.
Enfeksiyonla mücadele eden vücut yorulmuş olacağından bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi önemlidir. Mineral desteğinin yanında, özellikle C ve D vitamini yönünden zengin sağlıklı bir beslenme düzeni, bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı olabilir. Bol bol dinlenmek vücudun kendini toparlamasına katkı sağlayabilir. Sigara ve alkol gibi zararlı alışkanlıkları bırakmak süreci hızlandırabilir.
Deve gribinin ciddi komplikasyonlara yol açma ihtimali bulunduğundan iyileşme süreci ve sonrasında düzenli doktor kontrollerine gitmek hastanın sağlığı açısından kritik önemdedir. Uzman doktorlar tarafından hastalığın bulaşma riskinin ortadan kalktığı bilgisi verilene dek sosyal izolasyon tavsiye edilir.
Hastalığın tekrar etmesi ihtimaline karşılık koruyucu önlemlerin uygulanmasına devam edilebilir.
Bulaşıcı bir hastalık olan deve gribinden korunmaya yardımcı olan bazı önlemler bulunur. Bulaşma riskini ciddi ölçüde düşürebilen, deve gribi korunma yolları şunlardır:
Sabunlu su ile elleri sık sık yıkama, kalabalık ortamlara girerken ve çıkarken fazla temastan kaçınma, öksürürken tek kullanımlık mendille ağzı kapatma, el hijyeninden emin olunmadığı zamanlar özellikle ağız ve burun bölgesine dokunmama gibi kişisel hijyen kurallarına uymak deve gribinden korunmanıza yardımcı olabilir.
Virüs, develerden insanlara bulaştığı için deveyle temastan uzak durarak hastalıktan korunulabilir. İnsandan insana da damlacık aracılığıyla bulaşabildiği için solunum yolunda belirtiler gösteren insanlarla yakın temastan kaçınılabilir.
Düzenli uyku, sağlıklı beslenme, zararlı alışkanlıklardan uzak durma türü yöntemlerle bağışıklık sistemi güçlendirilebilir. Bağışıklık sistemi kuvvetli kişilerin deve gribine yakalanma ihtimali düşebilir.
Deve gribinin sık görüldüğü yerlere seyahat eden kişiler, yerel sağlık uyarılarını takip ederek virüsten kaçınabilir. Riskli bölgelerde koruyucu maske kullanarak deve gribine karşı önlem alınabilir.
Deve gribi olarak bilinen MERS virüsü; deve, insan veya temas edilen yüzeyler yoluyla bulaşabilir. Deveyle doğrudan temasın yanı sıra enfekte bir deveden hazırlanan gıdaları tüketmek de virüse sebep olabilir. Hasta bir insanın öksürmesi ya da hapşırmasıyla havaya karışan virüsün solunması da deve gribine yol açabilir. Deve gribi belirtileri gösteren kişilerin uzman doktorlara başvurması önerilir.
Deve gribi, deve popülasyonunun yüksek olduğu bölgelerde yaşayan veya bu bölgelere seyahat eden kişilerde görülebilir. Hastalığın bulaşma potansiyeli ve şiddeti kişiden kişiye göre değişebilir. Bağışıklık sistemi zayıf olan ya da kişisel hijyenine dikkat etmeyenlerde görülme olasılığı artabilir. MERS vakalarına bakan sağlık çalışanlarına deve gribi bulaşma ihtimali olabilir. Deve gribi olanların en yakın sağlık kuruluşuna başvurması önerilir.
Deve gribi aşısı henüz üretilmemiştir. Hastalığın yapısı, nadir görülmesi gibi sebeplerle aşı çalışmaları karmaşık ve zaman alıcıdır. Deve gribi tedavisinde vücudun kendi kendini iyileştirme sürecine destek olunur. Hastalıktan kaçınmak için; kişisel hijyene dikkat edilmesi, develerle ve deve gribi olanlarla temastan uzak durulması, sağlıklı bir yaşam tarzı benimsenerek bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi tavsiye edilir.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.