Form devre dışı bırakıldı
Rektumda ele gelen sertlik, farklı rahatsızlık sonucu meydana gelebilir. Makatta ve rektumda ele gelen sertlik çoğunlukla , iltihaplanma gibi nedenlerde oluşur.
Bazen de rektumda meydana gelen yırtılma ve çatlamalarda deri kalıntıları oluşabilir.
Ayrıca nedeniyle makatta oluşan siğiller rektum çevresinde ele gelen sert kitle ya da lezyona neden olabilir.
Rektumda ele gelen sertliğin kanser olabilmesi için kanserli hücrelerin ileri evrede olması gerekir.
Rektumda ya da rektumun son kısmını oluşturan anal kanalda bazı durumlarda ele gelen sert yumru, nodül, ya da lezyon gibi oluşumlar meydana gelebilir.
Elle hissettiğiniz bu sertlikler her zaman kansere neden olmazlar.
Çoğunlukla rektumda bazı rahatsızlıkların meydana gelmesi sonucu rektumda ele gelen sertlik şeklinde belirti gösterebilir.
Rektumu ilgilendiren; hemoroid (basur), rektumun ya da anüsün iltihaplanması, makat sarkması, rektumun yırtılması, çatlaması gibi sağlık sorunları meydana geldiğinde ortaya çıkan belirtilerde biri de rektumda ele gelen sertlik şeklindedir.
Rektum kanserinin ileri evrelerinde ve anal kanalda oluşan kanserli oluşumlarda (anal kanser) ele gelen sertliklerle karşılaşılabilir.
Rektumda ele gelen sertlik fark edildiğinde kanser olma ihtimalini düşünerek endişeye kapılmamak gerekir. Erken tanı ve tedavi ilkesiyle rektumda ele gelen sertlik tedavi edilmemelidir.
Rektum kanseri evrelemesi, evre 0’dan evre 4’e kadar farklı evrelerden oluşur. etkisine bağlı olarak her evrede uygulanabilecek tedavi türü ve yoğunluğu değişebilir.
Rektum iç astarı ile sınırlı olan rektum kanseri evresi, evre 0 olarak adlandırılır. Evre 0’daki rektum kanseri vakalarının tedavisi çoğunlukla minimal invaziv cerrahi yöntemler uygulanarak gerçekleştirilir. Evre 0’daki rektum kanserleri cerrahi müdahale dışında ilave tedavilere ihtiyaç duymayabilir.
Evre 1’deki rektum kanserleri, rektumun kendi iç duvarı doğru büyüyerek henüz rektumun dışında yayılım göstermemiş tümörlerdir. Bu evredeki rektum kanserlerinin büyük bir kısmı cerrahi yöntemlerle tedavi edilir. Rektumda bulunan kanserli tümörlerin konumu ve boyutu uygun olması halinde karından ameliyat etmek yerine minimal invaziv teknikler kullanılabilir.
Evre 2’deki rektum kanserleri, rektum duvarını geçerek yakın çevredeki dokulara doğru büyüme gösteren kanserli tümörlerdir. Evre 2’de kanser rektumun dışına yayılmamıştır.
Evre 3’teki rektum kanseri ise rektumun sınırlarını geçerek yakın organlara yayılmış olan kanserlerdir.
Evre 2 ve evre 3 rektum kanserlerinin büyük bir çoğunluğu kemoterapi, radyasyon terapisi ve cerrahi müdahale yöntemlerinin birlikte uygulanması ile tedavi edilir. Kanserli hastaların durumuna göre uygulanacak bu tedavilerin sıralaması değişebilir.
Rektumun ötesine, uzak organlara ve dokulara yayılmış rektal kansere evre 4 ya da metastatik rektum kanseri denir. Bu evre için tedavi, , radyasyon tedavisi ve cerrahi dahil olmak üzere kanser büyümesini iyileştirmek veya sınırlamak için bir dizi terapinin bir kombinasyonunu gerektirebilir. Bu evrede hastalığın yayılmasını kontrol edebilmek için ilk uygulanacak tedavi rektum kanseri kemoterapi uygulamasıdır. Hastalığın konumuna bağlı olarak radyasyon ve cerrahi dahil olmak üzere diğer terapiler de gerekebilir.
Rektum kanseri vakalarında yapılacak tedavilerin başında cerrahi müdahale yöntemleri gelmektedir. Rektumda oluşan kanserli dokuların oluştuğu bölgeye, boyutuna, şiddetine ve hangi evrede olduğuna değerlendirilerek farklı cerrahi yöntemler uygulanabilir. Rektum kanseri tedavisinde uygulanan cerrahi yöntemler şu şekilde sıralanabilir;
Lokal transanal rezeksiyon veya eksizyon: Rektumun alt kısmında erken evrede teşhis edilen rektum kanserinin tedavisinde bu yöntem uygulanır. Kanser oluşan rektum yapısının ve rektumun çevresine yayılmış olan çıkarılması işlemidir.
Transanal endoskopik cerrahi: Rektumdan daha yüksekte bulunan ve lokal transanal rezeksiyonla çıkarılması zor olan daha büyük kanserleri çıkarmak için kullanılır. Bu yöntemde, kanserli tümörü daha iyi görüntülemek için anüsten rektuma bir endoskop yerleştirir.
Ön rezeksiyon: Rektumun üst bölümünde oluşan kanserli tümörleri çıkarmak için ön rezeksiyon yapılır. Karın çevresinden açılan kesilerden işlem gerçekleştirilir. Karın bölgesinden kanserli rektum parçası çıkarılır ve kolon ile rektumun kalan kısmı yeniden birbirine bağlanır.
Düşük Ön Rezeksiyon: Rektumun orta ve alt kısmında oluşan kanserli yapıların tedavisinde kullanılan yöntemdir. Karından açılan kesilerden tüm rektum yapısı çıkarılabilir. Daha sonra anastomoz işlemiyle kolon ve anüs birbirine bağlanır. Ayrıca anastomoz işleminden sonra rektumun dışkıyı toplaması için kolonda küçük bir kesi oluşturulabilir.
Abdominoperineal rezeksiyon (APR): Bu cerrahi müdahale genellikle rektumun alt bölgesindeki kanserli tümörleri tedavi etmek amacıyla uygulanır. Karın çevresinde açılan kesilerden rektumdaki kanserli hücreler çıkarılır. Ayrıca anüs çevresinden açılan kesilerden kanserli anüs dokusu ve sfinkter kasları çıkarılabilir.
Rektum kanseri ameliyatı sonrasında kanserin şiddetine ve yoğunluğuna bağlı olarak 5 ile 6 ay arasında rektum kanseri kemoterapi işlemi uygulanabilir. Rektum kanserinin tekrardan oluşmasını önlemek için koruyucu bir tedavi olarak kemoterapi yapılır. Ayrıca kemoterapi uygulanması ile kanserli hücrelerin, çevre doku ve organlara yayılmasının önüne geçilebilir.
Rektum kanserinin ameliyatının sonrasında vücuttan dışkının çıkarılması amacıyla kolostomi ve ileostomi gerekebilir. Kolostomi, kolonun sonunun karın duvarındaki bir açıklıktan getirilerek rektum çıkarıldığında dışkının vücuttan dışarı atılmasını sağlayan bir işlemdir. İleostomi, bağırsak devamlılığı sağlandıktan sonra yerleştirilen bir stomadır. Dışkı akışının anüs yerine ostomi kesesine bağırsaklardan çıkmasına izin verilir. Böylece cerrahi müdahale uygulanan rektum bölgesinin iyileşmesi için zaman tanınır.
Rektumun tamamını veya bir kısmını çıkaran bazı cerrahi işlemler için, rektal bölge iyileşirken hastaların geçici ileostomiye ihtiyacı olabilir.
Rektum kanseri ve hemoroid nedeniyle ortaya çıkan belirtiler bazı durumlarda benzerlik gösterebilir. Ancak rektum kanseri, hemoroid gibi hissettirmez. Her iki rahatsızlık durumunda da kaşıntı, rektumdan kan gelmesi, bağırsak alışkanlıklarında değişiklikler, ele gelen sertlik gibi belirtiler oluşabilir. Fakat rektum kanserinde ayrıca hemoroid belirtisi olmayan semptomlar da ortaya çıkabilir. Kramp, şiddetli karın ağrısı ya da yorgunluk ve gibi belirtiler hemoroid rahatsızlığından farklı olarak rektum kanseri vakalarında görülebilir.
Tedaviden sonra rektum kanseri tekrardan oluşabilir. Tekrar oluşan rektum kanseri belli bir rektum bölgesinde oluşabilir ya da uzak organlar ile dokulara metastaz yapabilir. Tekrar oluşan rektum kanseri genellikle ilk teşhis konulduğu andaki evre ile adlandırılır. Bazı durumlarda ise tekrarlayan rektum kanseri evresi farklılaşabilir. Rektum kanserinin evrelenmesi tedavi yöntemi ve tedavinin yoğunluğunu da belirler.
Kolon ve rektum kanserleri kalın bağırsağın farklı kısımlarında başlar. Kolon kanserleri kalın bağırsağın ilk (en uzun) kısmında başlar. Kalın bağırsağın son kısmında başlayan kanserler ise rektum kanseri olarak adlandırılır. Rektum ve kolon kanseri farkı; kan temini, lenfatik drenajı ve sinir temininde görülür. Ayrıca rektum diğer organlara yakındır ve kolondan farklı olarak serosa adı verilen koruyucu bir dış tabakadan yoksundur. Bu nedenle hastalığın (yayılması) kolon kanserinden daha çok rektum kanseri ile meydana gelme olasılığı daha yüksektir.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.