Bağırsaklarımız tüm vücut işleyişimiz üzerinde etkisi olan önemli bir sistemin parçasıdır.
Bu yüzden bağırsak sağlığının korunması sindirim sisteminin doğru çalışabilmesi için gereklidir. Bağırsaklarımız ve sindirim sistemimizle ilgili haberci olan en belirgin durum dışkılama şeklidir.
Bu sebeple kişilerin sindirim problemleri yaşaması durumda mutlaka dışkılarının şeklini gözlemlemeleri gerektiği önerilmektedir.
Bağırsak problemleri yaşayan birçok kişinin merak ettiği soru kalem gibi dışkılama neden olur sorusudur.
Ciddi hastalıkların habercisi olabilecek bu belirti ihmal edilmeden değerlendirilmelidir. Bu sebeple alanında uzman bir hekime başvurmak en doğru yol olacaktır.
Bağırsak problemleri yaşandığında kalem gibi dışkılama neden olur merak edilmektedir. Sağlıklı bir dışkılamada kişinin zorlanmaması gerekmektedir.
Ayrıca dışkının kahverengi ve normal katılıkta olması beklenmektedir. Kişinin dışkılamada zorlanması ya da sıvı şeklinde dışkılaması bir problemin habercisidir.
Ayrıca dışkı olması gerekenden inceyse ve kişide kabızlık da gelişmişse ciddiye alınması gerekmektedir.
Kalem gibi dışkılamada tam da bu şekilde dışkı olması gerekenden incedir. Kişi herhangi bir rahatsızlık hissetmese bile uzun süre bu şekilde dışkılaması durumunda mutlaka uzman bir hekime başvurulmalıdır.
Kalem gibi dışkılama neden olur ve hastanın bu bağırsak düzensizliğinin altında ne gibi nedenler yatmakta araştırılmalıdır.
Kalın bağırsak ve ince bağırsak arasında yer alan, yaklaşık 1.5 metre uzunluğundaki organ kolon olarak isimlendirilir.
Sindirim sistemimizin bir parçası olan kolon, kalın bağırsak olarak da bilinir. Bu bölgede kanser hücrelerinin kontrolsüz çoğalması sonucu kolon kanseri meydana gelir.
Kolon kanseri geliştiğinde bazı durumlarda kalın bağırsak daralarak dışkının daha ince gelmesine sebep olabilir.
Elbette dışkının ince olması her zaman kolon kanseri belirtisi değildir. Ancak sürekli şekilde kalem gibi dışkılama söz konusuysa ve diğer kolon kanseri belirtileri de bu duruma eşlik ediyorsa mutlaka alanında uzman bir hekime başvurmak gerekmektedir.
Kolon kanseri teşhisi alan veya şüphe altında olan birçok hasta kolon kanseri neden olur sorusunun cevabını merak etmektedir.
farklı sebeplere dayanarak gelişebilir. Kişinin yaşam tarzı, ailedeki kanser öyküsü, ve alkol gibi zararlı alışkanlıklara sahip olmak, kötü beslenme gibi altta yatan birçok sebep sıralanabilir.
Genetik yatkınlığı bulunan kişilerin mutlaka belirli aralıklarla kolon kanseri taramasına girmeleri önerilmektedir.
Kolon kanseri şüphesi taşıyan birçok kişi kalem gibi dışkılama neden olur gibi sorulara yanıt arar.
Endişe verici olan bu duruma diğer semptomlar da eklendiğinde kişilerde korku hali gözlemlenebilir. Bu gibi durumlarda direkt olarak kolon kanseri olabileceğini düşünmek doğru değildir.
Mutlaka tüm belirtilerin bir arada değerlendirilmesi gerekir. Birçok bağırsak rahatsızlığında kolon kanserinde görülebilen belirtilerin meydana gelebileceği unutulmamalıdır.
Genel olarak kolon kanseri belirtileri şu şekilde sıralanabilir;
Tabii ki kolon kanserinde farklı evrelerde farklı belirtiler gözlemlenebilir.
Genellikle başlangıç evrelerinde çok belirgin bir belirti göstermeyen kolon kanseri rutin taramalar esnasında saptanabilir.
Evre 1'de genellikle kolon içinde kontrolsüz büyüyen kanser hücreleri meydana gelir.
Bazı durumlarda yakın bölgedeki lenflerde de kanserli hücreler bulunabilir.
Kolon kanseri ilk evrelerde teşhisi zor bir hastalıktır. Rutin kontrollere giden insanlar için taramalar sırasında tesadüfen erken evrelerde teşhis edilebilir.
Bunun yanında hastalık şüphesinin olduğu durumlarda gerekli tetkikler ve görüntüleme yöntemleri tercih edilmektedir.
Bağırsak şikayetleri ile doktora giden bir kişinin bağırsak düzensizliği, kanlı dışkı ya da kalem gibi dışkılama neden olur gibi sorularının yanıtı kolon kanseri olabilir.
Böyle bir durumda kan ve dışkılama tetkikleri yapılır. Ayrıca endoskopi ve kolonoskopiye başvurulabilir.
Bu işlemlerin yapıldığı sırada doktor şüpheli bir dokuya rastlarsa biyopsi yapılmasını uygun görebilir.
Alınan doku örneği patoloji laboratuvarında incelenerek kanserli hücre olup olmadığı araştırılır.
Ayrıca ileri görüntüleme teknikleri ile de kolon kanseri tanısı konulabilir. MR ya da en sık tercih edilen tanı koyma araçlarıdır.
Kesin teşhisin konulabilmesi için bu tetkiklerin birkaçının bir arada yapılması istenir. Bazı tetkikler ise tekrarlanarak kolon kanseri şüphesi kesinleştirilir ya da ortadan kaldırılır.
Kolon kanseri tedavisi belirlenirken hastalığın evresi, kişinin genel sağlık durumu, mevcut olan diğer hastalıkları, yaşı gibi birçok faktör göz önünde bulundurulur.
Bu sebeple her hastanın tedavisi kendine özel olarak oluşturulmaktadır.
Hastalığın ilk evrelerinde mümkün görülmesi durumunda cerrahi müdahale uygulanarak kolon kanserli dokulardan temizlenir.
Ameliyat sonrasındaki süreç yine uzman hekimin öngördüğü şekilde ilerler. İleri evre kolon kanserinde cerrahi müdahale genellikle mümkün olmamaktadır.
Bu yüzden kemoterapi ya da radyoterapi uygulamalarına başvurulur. Kanserin farklı organlara da sıçradığı durumlarda bazen bütünleşik tedavilere başvurulmaktadır.
Son dönemlerde kanserli hücrelerin büyümesinin durdurulmasına yönelik hedefli tedaviler de uygulanmaktadır.
Hedefli tedavide kanseri oluşturan doku ve proteinlerin ortadan kaldırılması amaçlandığı için direkt bir uygulama söz konusudur.
Laboratuvar ortamında bu hücreleri öldürecek antikorlar üretilmekte ve hastaya verilen bu antikorlar ile kanserli hücrelerin azaltılması sağlanmaktadır.
Ailesinde kanser öyküsü olan kişiler, aşırı kırmızı et tüketimi olanlar, asitli ve şeker oranı yüksek gıdaları fazla tüketen kişiler, işlenmiş ve paketli gıda tüketimi fazla olan kişiler kolon kanseri açısından risk altındadır. Ayrıca hareketsiz bir yaşam,sigara ve alkol kullanımı da kolon kanseri ve diğer kanser türlerinin tetikleyicisidir.
Direkt olarak bir belirti vermek doğru olmamakla birlikte uzun süren kalem şeklinde dışkılama ve dışkıda ya da dışkılama sonrası kanama olması ciddiye alınması gereken durumlar arasındadır.
Gelişen teknoloji ve ileri seviye tedaviler ile birlikte kolon kanserinde başarı yüzdesi giderek artmaktadır. Elbette hastalığın ilk evrelerde fark edilmesi başarı şansını arttırır.
Polip varlığı her zaman kolon kanseri şüphesi oluşturmaz. Çoğu zaman iyi huylu olan polipler gerekli müdahale ile alınır ve kontrolü sağlanır. Poliplerin çoğalması ve büyümesi durumunda kolon kanserini tetikleyebilme ihtimali doğabilir. Bu gibi durumlarda da hastaya kanser değerlendirmesi yapılır. Ancak her polipin kanser olmadığı unutulmamalıdır.
Kolon kanseri ameliyatı hastanın durumuna göre 1 ila 4 saat aralığında sürmektedir. Ameliyat sonrasında kişilerin genellikle sıvı beslenerek yeni duruma uyum sağlamaları hedeflenir. Hastanede kalma süresi yine ameliyatın büyüklüğüne göre değişmekle birlikte 3 ila 5 gün aralığındadır. İyileşme sürecinde doktorun tavsiyelerine uymak, hareket etmek, beslenmeye dikkat etmek son derece önemlidir. Böylece ağrı oluşumu da azaltılarak bağırsağın toparlanması hızlandıracaktır.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.