Kıl dönmesi (pilonidal sinüs) ameliyatı çok çeşitli tekniklerle uygulanabilmektedir. Bu ameliyatlarda hastanın durumu göz önünde bulundurularak hangi yöntemin uygulanacağı doktorunuz tarafından belirlenir.
Kıl dönmesi (pilonidal sinüs) vücuttaki tüy veya kılın cildin altına doğru büyümesi durumunda meydana gelir. Vücutta çoğu zaman kuyruk sokumunda görülsede, genital bölge, koltuk altı veya iç bacaklarda da görülmektedir.
Bu durumda cildin altında şişlik, kızarıklık, ağrı ve iltihaplanma (inflamasyon) olur. Vücudun herhangi bir yerinde semptom görüldüğünde uygulanacak tedavi ameliyattır. Bunun dışında kullanılan yöntemler örneğin iltihabın boşaltılması veya antibiyotik kullanımı alternatif ve geçici çözümler olacaktır.
Kıl dönmesi ameliyatı nedir sorusuna genel olarak, vücuttaki tüy veya kılın cilt altına doğru büyümesi durumunda, oluşan bu kistin tamamen yok edilip tedavi edilmesi prensibine dayanır. Bu işlemle ilgili birçok ameliyat yöntemi bulunmaktadır.
Kıl dönmesi ameliyatı çoğunlukla basit bir cerrahi işlem olarak kabul edilir. Birçok yöntemde lokal anestezi uygulanır ve hastanın en hızlı şekilde sosyal yaşamına devam etmesi hedeflenir.
Çocuklarda kıl dönmesi çoğunlukla ergenlik dönemlerinde görülür. Kıl dönmesinin çoğu zaman yetişkinlerde görüldüğü düşünülse de ergenlik döneminde vücutta meydana gelen değişimler, ter bezlerinin daha hızlı çalışması ve vücuttaki yeni kıllanmalar sebebiyle ergenlerde görülme olasılığı daha yüksektir.
Çocuklarda kıl dönmesi ameliyatı yetişkinlerde uygulanan yöntemlerle aynıdır. Hastanın durumu göz önünde bulundurularak yetişkinlerden farklı bir yöntem uygulanmasını gerektirmez.
Uygulanacak yöntem kıl dönmesinin şiddetine, hastanın genel sağlık sağlık durumuna ve doktor tercihine göre değişiklik gösterir. Genel hatlarıyla işlem hastaya lokal anestezi uygulanarak bölgedeki kistin çıkarılması ve ortamın kapatılması şeklinde ilerler.
Kıl dönmesi kadınlarda, erkeklere oranla 4-5 kat daha az görülebilmektedir. Ancak kadınlarda da sıkça görülebilen bu rahatsızlık için uygulanan yöntemler birbirinden farklı değildir.
Kıl dönmesinin şiddeti baz alınarak bu bölgedeki kıl cerrahi müdahale ile çıkarılmalıdır. Bölgeye lokal anestezi uygulanması, oluşan kistin çıkarılması ve bölgenin kapatılması işlemi uygulanır. Tüm bu işlemler sırasında ve sonrasında ağrı durumu minimal düzeyde olur.
Yaşlılarda kıl dönmesi gençlere oranla daha az görülmektedir. Çoğunlukla 40 yaşından sonra daha az görülebilen bu rahatsızlık, oturarak çalışan kişiler, obezite ve kıl yapısı sebebiyle yaşlılarda da görülebilmektedir.
Yaşlılarda bu ameliyatlarda hastanın yaşı ve sağlık durumu göz önünde bulundurulur. Yaşlı bireylerde hücre yenilenmesinin daha yavaş olaması sebiyle yaranın iyileşme potansiyeli değerlendirilir. Örneğin diyabet hastası bireylerde yaranın enfeksiyon riski arttığı için işlem öncesinde kan şekerinizi uygun seviyelerde tutmak önemlidir.
Kıl dönmesi ameliyatı genellikle lokal anesteziyle yapılır. Yöntem olarak kıl dönmesi ameliyatının nasıl yapılacağıyla ilgili birçok uygulama bulunmaktadır. Kıl dönmesi ameliyatı nasıl yapılır sorusu için şu yöntemler işaret edilebilir.
Kıl dönmesi (pilonidal sinüs) tedavisi için kullanılan yöntemlerin bir çoğunda işlem sırasında ya da sonrasında ağrı ve acı gözlemlenmez. Bu yöntemleri aşağıdaki gibi detaylandırmak mümkündür.
Bu işlem için hastalara öncelikle epilasyon yapılır. Bölge operasyon için hazır hale geldiğinde lokal anestezi uygulanır. Daha sonra kıl dönmesinin olduğu bölgeye 2 cm'lik bir kesi yapılır ve doku çıkarılır. Altta ölü boşluk kalmayacak şekilde açılan bölge kapatılır. En son cilde birkaç tane retansiyon sutürü konur ve işlem tamamlanır. Bu yöntemde hasta operasyondan 10 dakika sonra sosyal yaşamına geri döner.
Kıl dönmesinin olduğu bölgede bulunan küçük deliklerle dokunun olduğu tünellere genişletici yarıdımıyla ulaşılır. Bıçak ya da kesi uygulanmaz. Ulaşılan tüneller çeşitli solüsyonlar yardımıyla temizlenir. Sağlam dokuya ulaşıldıktan sonra kristalize fenollar içeriye verilerek dağlanması sağlanır.
Bu işlem için öncelikle hastalığın ilerlememiş olması gerekmektedir. Yani erken teşhisi bu tedaviyi etkin kılar. Bölgeye lokal anestezi uygulandıktan sonra lazerle kıl girişinin olduğu deliklere girilir. İçeride bulunan kist dokuları yakılır.
Kıl dönmesi ameliyatı riskleri uygulanan teknikler sebebiyle çoğu zaman risk teşkil eden bir işlem olarak görülmez. Ancak işlem sonrasında bölgenin temizliğine ve bakımına dikkat etmek gerekir.
Bölgede yeterli hijyen ve bakım sağlanamaması durumunda iltihaplanma yada kanama meydana gelebilmektedir. Bölgeye uygulanacak bakım ve gerekirse pansuman işlemi tercih edilen ameliyat yöntemine göre belirlenecektir. Bunun için işlemi gerçekleştiren doktorunuzun işlem öncesi ve işlem sonrası talimatlarına mutlaka dikkat edilmedir.
Kıl dönmesi ameliyatı sonrası yapılacak ve dikkat edilecek temel nokta yaşam tarzıdır. Fazla oturmak bu rahatsızlığın başlıca sebeplerinden biridir. Diğer sebep ise obezite bu rahatsızlığın meydana gelme olasılığını arttırmaktadır. Bu iki temel faktör çerçevesinde yaşam tarzı değiştirilmelidir. Teknik olarak ise bölgenin temizliği önem arz eder.
Düzenli olarak mutlaka ılık duş alınmalı ve bölge zeytin yağı içeren sabunlarla yıkanmalıdır. Bir diğer dikkat edilmesi gereken nokta ise bölgedeki kıllar mutlaka düzenli olarak alınmalıdır.
Bu işlem hastalığın tekrarlama riskini oldukça düşürecektir. Ancak bu alınma işlemi jiletle yapıldığında yine batık kıl dönmesine sebep olabileceğinden tüy dökücü krem veya lazer yöntemiyle bölgedeki kıllar alınmalıdır.
Kıl dönmesi ameliyatı sonrası bölgenin kaç günde iyileşeceği uygunacak yönteme göre değişkenlik gösterecektir. Ancak günümüzde uygulanan birçok teknolojik yöntemde hasta işlemden hemen sonra normal hayatına devam edebilir. Bölge iyileşmesi bakımından yine teknolojik yöntemlerde bölgenin iyileşmesi 1-2 hafta sürerken klasik ameliyat yöntemlerde ise bu süre 1-2 ayı bulabilmektedir.
Kıl dönme ameliyatı sonrası beslenme oldukça önemlidir. İyileşme süresi beslenmeye de bağlıdır. Örneğin et, balık, tavuk gibi gıdalar protein barındığı için ve protein doku iyileşmesinde önemli rol oynadığı için tüketimi tavsiye edilir. Bunun yanında yüksek lifli gıdalar, omega-3 yağ asitleri de ameliyatlı dokunun iyileşmesinde önemlidir.
Bir diğer nokta ise su tüketimidir. Ameliyat sonrasında vücutta sıvı ihtiyacı artabilir ve su iltihabın giderilmesi içinde etkin rol oynar. Bu yüzden işlem sonrası su tüketimine de dikkat edilmelidir. Su içmenin aksine alkol ve kafein vücutta sıvı kaybı yaratabileceği için tavsiye edilmez.
Kıl dönmesi ameliyatında yan etkiler çoğunlukla minimum düzeyde gözlemlenir. Oluşabilecek yan etkilerden bir tanesi kullanılan anesteziye karşı hastanın hassasiyet göstermesi olabilir. Bunun için doktornuz işlem öncesinde bazı testlerle bu anesteziye tolerans gösterip göstermeyeceğinizi tespit etmek isteyebilir.
Bir diğer yan etki ise bölgenin iltihaplanmasıdır. Bu iltihaplanmanın olmasının başlıca sebebi işlem sonrası bölgenin temizliğine dikkat etmemek olabilir. Bu sebeple doktorunuzun önerdiği ameliyat sonrası süreç dikkatle takip edilip bölgenin enfeksiyon kapması engellenmelidir.
Kıl dönmesi ameliyatı sonrası enfeksiyon oluştuğunda bölgede şişlik, kızarıklık, iltihap ve iltihap akıntısı, kötü koku ve yaranın açılması gözlemlenebilir. Şiddetli enfeksiyonlarda ateş ve halsizlik seyir eder.
Ameliyat sonrasında bu gibi belirtiler gözlemlendiğinde mutlaka doktorunuza bilgi vermeli ve sağlık kuruluşuna gitmelisiniz. Enfeksiyonun başlıca sebebi bölge temizliğine dikkat edilmemesi olsada kullanılan ekipmanlarında steril olduğundan emin olunmalıdır.
Kıl dönmesi ameliyatı kaç saat sürer yanıtı için ortalama 30 dakika ile 1 saat yanıtı verilebilir. Lokal anestezi aracılığı ile ameliyat yapılır. Bel bölgesinden uygulanan iğne 2-3 dakika içerisinde uyuşma sağlar.
Anestezi yolu ile tamamlanan operasyonda, hastalıklı bölge kesilerek çıkarılır, bu kısa sürede tamamlanacak kolay bir işlemdir. Bireyin iyileşme süresi 6 ile 8 hafta arasıdır. Her ameliyat kadar riskleri bulunur ancak basit bir işlem olarak tanımlanabilir.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.