Bol su içmenin faydaları hakkında konuşabilmek için öncelikle suyun vücutta nerelerde kullanıldığına bakmak gerekir. Vücuttaki hücrelerin büyük bir kısmı sudan oluşur ve fizyolojik faaliyetlerin doğru şekilde ilerlemesi için vücuda yeteri miktar su alınması önemlidir.
Yeterli sıvı alımının olmaması dehidrasyon tepkimesi olarak da bilinen baş dönmesi, deride kuruluk, tansiyon düşmesi gibi semptomların ortaya çıkmasına neden olabilir. Bu nedenle düzenli olarak kişinin kilosu ve çevre koşullarına bağlı değişen miktarlarda su tüketilmelidir.
Bol su içmenin faydaları arasında sayılabilecek önemli etkilerden başlıcaları; boşaltım sisteminin çalışmasını düzenlemesi ve zararlı ürünlerin vücuttan atmaya yardımcı olmasıdır.
Bol su içmenin vücuda sağladığı faydalardan bazıları şu şekilde sıralanabilir:
Bol su tüketiminin faydaları görülmesi için bazı noktalara dikkat edilmelidir. Suyun miktarının yanında tüketilen suyun kalitesi de önemlidir. Arıtma teknolojileri ile elde edilen bazı sular gerekli elektrolitlere sahip değildir. Bu suların sürekli olarak tüketilmesi de uzun vadede mineral eksikliğini tetikleyebilir.
Bu nedenle tercih edilen suların içeriği de önemlidir. Bazı durumlarda yüksek mineral içeriğine sahip maden sularının tüketimine de başvurulabilir. Suyun alındığı kaynağın temiz olması da çeşitli salgın hastalıkların görülmesinin önüne geçer. Güvenilir kaynak su bulunmayan alanlarda paketlenmiş sular tercih edilmelidir. Bazı bölgelerde musluktan akan şebeke suyu tüketilebilir.
Ancak bu suların düzenli olarak kimyasal müdahaleler ile korunması tercih edilir. Bu dönemlerde musluk suyu tüketimine dikkat edilmelidir.
Bol su tüketimini sağlamak için de tedbirler alınabilir. Örneğin su matarası gibi gereçlerin sürekli kişinin yanında bulunması su tüketimini artırmayı teşvik edebilir. Bunun yanında elektronik cihazlarda kurulan uyarı ve alarmlarla hatırlatma sağlanabilir. Evin görünen yerlerine sürahi, şişe, matara gibi gereçler içinde su bulundurulabilir. Ayrıca bulunulan alanda göz önüne küçük sticker ve yazılar yapıştırmak da su tüketimini artırmada yardımcı olabilir.
Bol su içmenin faydaları günlük hayata dahil edilmeye çalışılırken yanlış ve yüksek miktarlarda tüketilmesi bazı sorunlara neden olabilir. Su tüketimi sağlıklı kişiler için güvenilirdir.
Ancak bazı kişilerde gereğinden fazla su tüketilmesi bu suyun böbreklerden atılamaması ile zehirlenme olgularına neden olabilir. Neredeyse bütün gıda ve içeceklerin alerji riski bulunsa da suyun tüketilmesi ile bağlantılı bir alerji söz konusu değildir.
Ancak bazı durumlarda nadir görülen bir hastalık olan su kaynaklı ürtiker nedeniyle suyun deri ile temasına bağlı alerjik sorunlar yaşanabilir. Su alerjisi olarak da bilinen bu hastalık nadiren görülür ve hastanın cildinin suyla temasının en aza indirgenmesi gerekir. Bu hastalarda su tüketimi alerjiye neden olmaz ancak nadiren de olsa dudak ve ağız içinde döküntüler yaşanabilir.
Sudan kaynaklı bir sorun olmasa da kirli sularla karışan suların tüketimi kusma, bulantı ve ishal gibi sindirim sorunlarına neden olabilir. Temiz kaynaklardan elde edilmesine rağmen güneş altında uzun zaman bekletilen sular da bazı sorunlara neden olabilir.
Bol su içmenin faydalarından yararlanmak için gerekli su miktarı hakkında kesin bir miktar yoktur. Erkekler için yaklaşık 15,5 bardak, kadınlar için 11,5 bardak su tüketimi sağlıklı kabul edilebilir.
Ancak bu değerler bazı değişkenlere bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Örneğin yüksek tempolu spor yapan kişilerin enerji ihtiyacı ve terleme hızı daha fazla olduğundan daha fazla su tüketmesi gerekebilir. Sıcak havalarda terle sıvı kaybı artar, yılın daha sıcak aylarında normale oranla daha fazla miktarda su tüketilebilir. Tiroit, kalp, karaciğer ve böbrek hastalığı bulunan kişilerin de vücudunun ihtiyaç duyduğu su miktarı diğer kişilere göre daha fazla olabilir.
Bazı kişiler tükettikleri içeceklerin su yerine geçtiğini düşünebilir. Bu durum meyve suyu, ayran gibi içecekler için mümkün olsa da özellikle kafein içeren içecekler için geçerli değildir. Kafein içeren kahve, siyah çay, yeşil çay gibi içecekler su yerine geçmeyeceği gibi idrarla su atımını artırır. Bu sebeple bu tip içeceklerin tüketimiyle su tüketimini de artırmak gerekir.
Kilo verilmesini sağlayan başlıca noktalar kalori açığı oluşturulması ve spor aktivitelerinin artırılmasıdır. Vücudun ihtiyacı olan kalorinin altında besin tüketildiğinde, vücut depoladığı yapıları kullanarak kilonun azalması sağlanır. Ancak bu süreçte yağ yakımının artırılması, bağırsak hareketliliğinin artırılması, vücuttaki ödem ve toksinlerin atılması için su tüketimi destek olabilir. Vücut bazı durumlarda açlık ve susuzluk belirtilerini karıştırabilir. Bu durumda tüketilen su gereksiz kalori alımını önleyebilir. Bol su içmek direk olarak kilo vermeyi sağlamasa da kilo vermeye yardımcı kabul edilir.
Su zehirlenmesi olarak bilinen bir zehirlenme durumu bulunur. Ancak su tüketimi sağlıklı kişiler için güvenlidir. Patojen ajanlarla kirlenmemiş suların tüketilmesi aşırıya kaçmadığı sürece sorun oluşturmaz. Ancak bazı durumlarda kişinin tükettiği su boşaltım sistemi ile atılamaz ve zehirlenme belirtilerine neden olabilir. Bunun yanında özellikle kaynak suları tüketen kişilerde kaynağa kanalizasyon suyu bulaşması, kaynakta bir hayvanın ölmesi gibi durumlar sonucunda rahatsızlık yaşanabilir. Kusma, bulantı, ishal gibi zehirlenme belirtileri ortaya çıkabilir. Bu durumda zaman kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşuna giderek hastaya müdahale edilmesi sağlanmalıdır.
Bol su tüketimi vücuttaki toksinlerin atılması için etkilidir ve cildin yenilenmesine yardımcı olabilir. Bunun yanında yeterli su alınmadığında deride pul pul dökülme ve kuruluk sorunları oluşabilir. Cilt kuruması, derinin korunması için sebum üretiminin artmasına yol açabilir. Fazla sebum gözenekleri tıkayarak akne ve komedon oluşumunu artırabilir. Ciltte kuruluğun giderilmesi için dışarından krem, jel gibi nemlendirici ürünlerin kullanımı mümkün olsa da içeriden de su tüketimi ile desteklenmesi önemlidir. Ciltteki gergin ve genç görünüm vücuttaki su miktarı ile desteklenebilir. Düzenli olarak bol su tüketimi kırışıklık ve ince çizgi oluşumunu yavaşlatabilir.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sayfa içeriğinde tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.