Sağlıklı bir cinsel yaşamın insan hayatında biyolojik, psikolojik ve sosyal ilişkiler açısından önemi bulunur. Birçok cinsel sorundan birisi olan anorgazmi de sağlıklı cinsel yaşam için bir engel oluşturur. Anorgazmi en genel tanımıyla yeterli cinsel uyarılmaya rağmen orgazm olamama durumunu ifade eder. Ayrıca kişinin başta psikolojik olmak üzere çeşitli yönden olumsuz etkilendiği bilişsel bir hastalık durumu olarak da tanımlanabilir.
Orgazm en genel tanımıyla cinsel ilişki esnasında hazzın en doruk noktaya ulaşması olarak tanımlanabilir. Orgazm olamama durumu olan anorgazminin insan yaşamına olumsuz etkilerini anlamak için öncelikle orgazmın işlevlerini bilmek gerekir.
Orgazm hali bedensel bir rahatlama yanı sıra ruhsal bir boşalma ve rahatlama anıdır. Serotonin hormonu artışı ile mutluluk hissi artar, stresi ve kaygıyı azaltarak uyku kalitesini yükseltir, bağışıklık sistemini kuvvetlendirebilir. Orgazm, kişinin partneri ile ilişkisini ve bağını kuvvetlendirebilir. Anorgazmi yaşayan kişiler orgazmın işlevlerinden yararlanamayarak bedensel, ruhsal ve ilişkilerinde birtakım sorunlar yaşayabilirler. Anorgazmi sonucu oluşabilecek bazı olumsuz sonuçlar şunlardır:
Anorgazmi yoğunlaşamama, konsantre olamama gibi bilişsel bir durum olmakla birlikte hastalık olarak tanımlanması için en az altı ay süre ile devam etmesi beklenir. Kişisel strese neden olan anorgazmi, istemeden yapılan cinsel aktivite sırasında görülebilir. Orgazm yaşanmak istenmesine rağmen de söz konusu olabilir. Anorgazmi sebepleri erkeklerde ve kadınlarda farklılık gösterebilir. İki cinsiyette de görülebilen ortak etkenler şu şekilde sıralanabilir:
Kadınlarda orgazm, pelvik vajinal çizgili kas grubundaki ritmik kasılmaların cinsel birleşme sırasında zevk hissi oluşturarak son bulması durumudur. Zaman zaman uterus ve anal kasılmalar da vajinal kasılmalarla birlikte görülebilir. Kişiden kişiye göre farklı ölçülerde zevk hissi ile oluşabilir.
Kadınlarda orgazm hastalıkları biyolojik, entelektüel, psikososyal birçok faktörden etkilenebilmektedir. Nörolajik hastalıklar, depresyon gibi psikolojik rahatsızlıklar, kardiyolojik hastalıklar, tümör gibi renal hastalıklar kadınlarda anorgazmi nedeni olabilir.
Çeşitli istatistiksel araştırma sonuçlarında anorgazmi yaşayan kadınların yaş ortalamasının yüksek olduğu görülür. Ayrıca erken yaşta evlenen ve uzun süre evli kalan kadınlarda daha çok görülebilir. Partnere karşı güvensizlik, eğitim seviyesi ve seksüel eğitim eksiklikleri de kadınlarda orgazm olamama sebebi olabilir. Bazı toplumlarda kadınların cinsel eğitim almamış olması, aileleri ile cinsel konuların konuşulmaması, cinselliğin tabu olması bu oranı arttırabilir.
Pelvik kaslarında zayıflık, pelvik taban bozukluğu, sinir hasaları durumlarında pelvise giden kan akışı yavaşlaması sonucu anorgazmi oluşabilir. Sigara içimi, diabet, yüksek tansiyon, damar tıkanıklığı gibi sebeplerle genital kan akımı azalması da bu soruna sebep olabilir.
Öncelikle bu durumun kök sebebi bulunmalıdır. Bu durum için bir uzmandan destek almak gerekebilir. Psikolojik sebepler söz konusu ise uzman hekimin yönlendirmesiyle cinsel terapiler uygulanabilir. Genelde olumlu sonuç alınan cinsel terapi sonrasını davranışsal ve bilişsel terapiler takip edebilir. Bu tedavi sürecinde kişinin cinselliğe bakış açısı, yetiştirilme tarzı, anksiyete, utangaçlık gibi duygu durum bozukluklarına bakılabilir. Sorun bu tip sebeplerle ilgiliyse kişiye farklı bir bakış açısı kazandırılmaya, cinsellik konusunda doğru bilgiler verilmeye, korku ya da baskı hisleri ortadan kaldırılmaya çalışılır. Anorgazmi tedavisinde uygulanabilecek terapiler şunlardır:
Hipnoz yöntemi bu süreçte tedavinin başında ya da sonunda kullanılan yöntemlerdendir. Hipoterapi ile ruhsal ve bedensel olarak rahatlama sağlanarak sadece eğitim değil kişide bir denge ve bütünlük oluşturulması sağlanabilir. Tüm tedavi yöntemlerinde ve tedavi tamamlanana kadar uzman doktorlardan destek alınmalıdır.
Kadınlarda pelvik taban egzersizleri, Kegel egzersizi gibi genital egzersizler de tedavinin önemli parçalarıdır. Bu süreçte G noktası, vajina ile klitorisin nasıl kullanılması gerektiği öğretilebilir.
Sağlık Destek Sitesi Tıbbi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.
Güncelleme Tarihi : 24 Ekim 2024
Yayınlanma Tarihi: 6 Şubat 2023
Sağlık kütüphanesi içeriklerimiz yalnızca bilgilendirme amaçlı ve kayıt tarihindeki bilimsel verilerle hazırlanmıştır. Sağlığınızla ilgili tüm sorularınız, endişeleriniz, teşhis veya tedavi için mutlaka doktorunuza veya sağlık kuruluşuna başvurunuz.
Dosyalar | ||
---|---|---|
|
DataImage21.
42 b
|