Parıldayan güneş, rengarenk çiçekler ve içimize dolan bahar coşkusu. İlkbaharın gelişi ile kimileri mevsimin güzelliğini doyasıya yaşarken; bahar ayları kimileri için de eziyete dönüşüyor. Bahar alerjileri bu aylarda yaşam kalitesini en aza indirgeyebiliyor ancak basit önlemlerle mevsimin tadını doyasıya çıkarmak mümkün.
Sağlık Destek Sitesi Ataşehir Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümü Uzmanları, "Bahar alerjileri ve tedavi yöntemleri" hakkında bilgi verdi.
Alerji, "zararlı" olarak kabul edilmeyen çevresel etkenlere karşı vücudun aşırı tepkisidir. Duyarlı kişilerde alerjik reaksiyonlara sebep olan maddelere "alerjen" denir. Alerji, genetik eğilimi olan kişilerde çevresel faktörlerin de etkisiyle ortaya çıkabilmektedir
Alerjik kişilerin güzel bahar günlerini kabusa çeviren polenler ya da diğer adıyla çiçek tozları, bitkilerin erkek tohumlarıdır. Genellikle, renkli, kokulu çiçeklerin polenleri büyüktür ve bitkilerin bu cezbedici özellikleri nedeniyle böceklerle taşınırlar. Havaya yayılmadıklarından alerjiye neden olmaları çok olası değildir. Oysa küçük polenler, rüzgarla taşındıklarından bitkiden kilometrelerce uzaktaki kişide bile alerjiye neden olabilir. En çok alerjiye neden olan polenler arasında kızılağaç, fındık, zeytin, kavak, çayır otu, pelin, arpa, buğday, yulaf ve çavdar polenleri sayılabilir. Ağaç polenleri daha çok Şubat-Mayıs, ot polenleri Mayıs-Haziran aylarında, yabani ot polenleri ise yaz ortasından sonbahara dek yakınmalara neden olur. Sabah saatlerinde havadaki polen miktarı genellikle daha fazladır. Yağmurlu günlerde havada uçuşan polen miktarı azaldığından polen alerjisi olan kişiler rahat eder. Tam tersine sıcak ve rüzgarlı günlerde polen yayılımı artar.
Bazı kişilerde alerjik oldukları polenle benzer aileden olan bitkilere karşı da alerji görülebilir. Buna "çapraz alerji" adı verilmektedir. Örneğin, huş ağacı polenine alerjisi olan kişiler, elma, armut, havuç, kereviz ve domates yediklerinde dudaklarında ve damaklarında kaşıntı olabilir.
Polenler, saman nezlesi (alerjik nezle) ve astım belirtilerini tetikleyebilirler. Alerjik nezlesi olan bazı hastalar, mikrobik bir solunum yolu enfeksiyonu geçirdiklerini düşünebilirler. 1-2 haftayı geçen şikayetleri olan hastalar, mutlaka bir hekime başvurmalıdır. Saman nezlesinden korunmada ilk adım, hastanın hangi polene karşı alerjisinin olduğunun saptanmasıdır. Bu amaçla hızlı ve kolay uygulanan deri testlerinden, kimi zaman da kan testlerinden yararlanılır. Alerji yapan etken saptandığında, kişi bundan olabildiğince uzaklaşmalıdır. Tedavide alerji önleyici ilaçlardan yararlanılır. Uygun kişilerde aşı tedavisi de belirtilerin giderilmesine yardımcı olabilir.
Nefes darlığı, hava açlığı, öksürük, balgam çıkarma, göğüste tıkanma hissi gibi belirtilerle seyreden astım, bahar aylarında polenlerin yayılmasıyla kötüleşebilir. Polen alerjisi olan astımlı hastaların alerjik oldukları polenlerin yayıldığı haftalar/aylar boyunca şikayetleri artabilir. Bu dönemde hastanın ilaç tedavisinin yeniden düzenlenmesi gerekebilir.
Diğer alerjenlere göre polenlerden kaçınmak biraz daha zordur. Örneğin sadece kedi tüyüne alerjisi olan hasta, kediden uzak durarak şikayetlerinden kurtulabilir. Oysa tüm dış ortamda yaygın olarak bulunduklarından polenlerden uzak durmak daha zordur. Yine de alınacak bazı tedbirlerle, kişinin maruz kaldığı polen miktarı azaltılabilir. Aslında polen alerjisinden kaçınmanın ideal yolunun, kişinin alerjisinin olduğu bitkinin yetiştiği bölgeden başka bir yere taşınması olduğu düşünülebilir. Ancak bu pratikte önerilmemektedir. Bir polene alerjisi olan kişi, yeni bir bölgeye taşınsa bile zaman içinde maruz kaldığı yeni polenlere karşı da alerji gelişebilmektedir.
Unutulmamalıdır ki; kişi kalıtsal olarak alerjiye eğilimli de olsa, alerji gelişiminde çevrenin rolü yadsınamaz. Alerjiye genetik yatkınlığı olan kişilerin alacağı alerji karşıtı önlemler, alerjik yakınmaların ortaya çıkmasını engeller ya da geciktirir.
Sağlık Destek Sitesi Tıbbi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.
Güncelleme Tarihi : 24 Mart 2023
Yayınlanma Tarihi: 1 Nisan 2010
Sağlık kütüphanesi içeriklerimiz yalnızca bilgilendirme amaçlı ve kayıt tarihindeki bilimsel verilerle hazırlanmıştır. Sağlığınızla ilgili tüm sorularınız, endişeleriniz, teşhis veya tedavi için mutlaka doktorunuza veya sağlık kuruluşuna başvurunuz.
Dosyalar | ||
---|---|---|
|
DataImage46.
42 b
|