Akne yani sivilce cilt bezlerinin ve kıl foliküllerinin iltihaplanmasından kaynaklanan ve özellikle yüzdeki sivilcelerle belirginleşen bir yaygın olarak görülen cilt bozukluğudur. Ergenlik döneminden itibaren her yaş grubunda, kadın ve erkeklerde görülebilir. Cildin düzenli olarak temizlenmesi, topikal ilaç kullanımı ve çeşitli cilt bakım ürünleri sivilceye iyi gelerek yok olmasına yardımcı olur.
Akne ya da sivilce, cilt yüzeyinde meydana gelen iltihaplı, siyah nokta ya da kırmızı şekilde bir görüntüye sahip özellikle gözeneklerin tıkanması, yağ birikimi ve hormonal durumlardan dolayı ortaya çıkan deri hastalığıdır. Bu durum akne vulgaris yani kıl folikülü ve buna bağlı yağ bezlerinin tekrarladığı bir hastalıktır. Akneler genellikle derinin yağlı bölgeleri olan kısımlardan çoğunlukla yüz, sırt, boyun, göğüs bazen de omuzlarda ve kalçalarda görülür.
Sivilce problemine erken çocukluk döneminde de anne sütünden çocuğa geçen hormonların etkisiyle rastlanabilir. Ergenlik dönemi hastalığı olarak bilinen akne problemi erişkin dönemde de görülebilir. Yetişkinler sivilce ile daha kolay mücadele edebilirken, ergenlik sivilceleri bireylerin psikolojik bozuklukları artabilmekte çoğunluğu 12-18 yaş aralığında olan kişiler bu konuda oldukça zorlu bir süreç geçirebilir.
Sivilce genellikle cilt gözeneklerin aşırı yağ, kir ve bakteri tarafından tıkanmasının sonucudur. Aşırı sebum (yağ) üretimi ve ölü deri hücrelerinin kıl köklerini tıkaması, stres, bakteri, cilt enfeksiyonları, beslenme alışkanlıkları, hormonal durumlar ve yanlış bakım ürünü kullanımı sivilce oluşumunun yaygın nedenleridir.
Akne oluşumuna neden olan durumlar şöyle sıralanabilir:
Sivilce oluşumunun en önemli nedeninin genetik yatkınlık olduğu bilinir. Kişinin bu nedenle cildi sivilce oluşumuna yatkındır.
Hormonal problemi olan kişilerde sivilce sorunuyla birlikte tüylenme, saçlarda dökülme ve adet düzensizliği gibi durumlar da görülebilir.
Sınav öncesi ve sınav dönemleri gibi öğrencilerin endişe kaynağı olan faktörler de sivilce oluşumuna neden olabilmektedir. Öğrenciler genellikle, aknelerinin sınav öncesi veya sınav dönemlerinde arttığını fark ederler. Tüm bunlarla birlikte insanların stres altında iken de akneleri ile oynama yatkınlıkları vardır. Sivilce bazı kişilerde yaşam boyu tedavi gerektirdiği için kişinin psikolojisini ve sosyal hayatını önemli ölçüde etkileyebilir. Bu nedenle akne tedavisinin doktor kontrolünde ve düzenli olarak yapılması önerilir.
Deri üzerinde bulunan yağ bezi kanalları, fazla yağ bezi salgısı nedeniyle tıkanarak, siyah nokta (açık komedon) ile kapalı komedon (beyaz küçük kabarcıklar) oluşturur. Deride meydana gelen bu yapılar, ciltte az sayıda var olan bakterilerin çoğalması için ortam meydana getirmekte ve iltihaplı sivilcelere neden olabilmektedir. Bazı durumlarda deri altı sivilce sorunuyla karşılaşılabilmektedir. Endokrin bozucu kimyasallar da akne oluşumunda rol oynar.
Sivilce, aynı zamanda çeşitli hastalıkların belirtisi olabileceği için uzman kişiler tarafından muayene edilmesi gerekir. Sivilce tedavisine başlamadan önce çeşitli testlerin yapılması, sivilce oluşumuna zemin hazırlayan başka hastalıkların olup olmadığının belirlenmesi açısından önemlidir.
Sivilce tedavisinde kullanılan ilaçlar vardır. İlaç tedavisi kişiye göre değişir. Sivilcenin şiddeti, yerleşim yeri, kişinin cinsiyeti ve yaşına göre tedavi seçilir.
Komedon da denilen siyah ve beyaz noktaları temizlemek için salisilik asit , benzoil peroksit , retinoik asit , azeleik asit gibi etken maddeleri içeren kremlerden faydalanılmaktadır. İltihaplı sivilceler için eritromisin, klindamisin, tetrasiklin, sodyum sülfasetamid, nadifloxasin içeren antibiyotikli kremler kullanılabilir. Ayrıca hem komedon hem iltihaplı lezyonlara etki eden kombinasyonlardan oluşan kremler de bulunmaktadır. Bellirli bir fayda için en az sekiz haftalık bir tedavi gerekir.
Orta ve şiddetli akne vakalarında genellikle ağız yoluyla da ilaç kullanmak gerekmektedir. Antibiyotiklerden en sık kullanılanlar azitromisin ve tetrasiklin grubudur. Ayrıca A vitamini derivesi olan isotretinoin tedavisi de sistemik olarak kullanılmaktadır.
Bunlardan başka akne için lazer ve peeling (kimyasal cilt soyma ) cilt bakımı gibi tedaviler de yapılabilmektedir.
Tedavinin ne süreyle ve ne şekilde kullanılacağı akne şiddetine, hastanın cilt tipine göre değişebileceği için mutlaka doktor kontrolünde kullanılması gerekmektedir.
Sivilce izleri için genellikle lazer ya da kimyasal peeling yöntemleri gerçekleştirilerek, cilt lekelerinde kurtulma işlemi yapılabilir. Sivilce sorunu olan kişilerde sivilce tedavisi yapılmadıysa geriye izler kalmış olabilir. Sivilce izlerinin tedavisi de günümüzde modern yöntemlerle gerçekleştirilebilir. Akne izleri, gözeneklerde aşırı genişleme, çukur ve çöküntü şeklinde olabileceği gibi yüzde kahverengi lekeler şeklinde de olabilir.
Kalıcı sivilce izlerindeki sorun sadece deri yüzeyinde görünen renk veya seviye farkı değildir. Cildin altındaki bağ dokusunda yanlış yapılanma sonucu elastikiyet kaybı, kabalaşma ve çekintilerdir. Bağ dokusu yeniden yapılandırılmazsa, sivilce sebebiyle oluşan izler tam olarak ortadan kaldırılamaz.
Yüzünde renk ve seviye farklılıkları olan kişilerde, lazerle sivilce tedavisi daha etkili olacaktır. Lazer ışını, çeşitli dalga boyları ve frekansları ile istenilen deri seviyesine etki edebilir.
Sivilce ve sivilce izlerini etkili bir şekilde tedavi edebilme yöntemleri bulunmaktadır. Sivilce sorunu varsa önce sivilce tedavi edilmeli, sonrasında sivilce lekesi tedavisi yapılmalıdır. Sivilce tedavisi tamamlanmadan izlerini tedavi etmeye çalışmak, çok da sağlıklı bir sonuç vermeyeceği için bu işlemin adım adım yapılması daha etkili olacaktır
Ergenlik döneminde ya da sonrasında oluşan psikolojik sıkıntılılara neden olabilen sivilceli yüzden kulaktan dolma bilgilerle kurtulma yollarını denemek başarısızlıkla sonuçlanabilmektedir. Yüzdeki sivilceleri doğru bir şekilde tedavi etmek, sonrasında iz kalmaması ve daha çok alana yayılmaması açısından son derece önemlidir.
Sivilcelerin üzerine kapatıcı sürmek uzun vadeli, kalıcı bir çözüm değildir. Sivilcelere kesin çözüm için uzman kişiler tarafından akne tedavisi yapılması sağlıklı olacaktır.
Sivilce yapabilecek besinler aşağıdaki gibi sıralanabilir:
Aknesi olan insanlar, akneleri az olan veya olmayan insanlardan daha rafine karbonhidrat tüketme eğilimindedir.
Rafine karbonhidratlar açısından zengin gıdalar şunları içerir:
Yapılan bir araştırmada sık sık ilave şeker tüketen kişilerde akne geliştirme riskinin % 30 daha fazla olduğu saptandı.
Sütün, kan şekeri üzerindeki etkilerinden bağımsız olarak, akne şiddetini kötüleştirebilen insülin seviyelerini arttırdığı da bilinmektedir. İnek sütü ayrıca karaciğeri akne gelişimine bağlı daha fazla IGF-1 üretmesi için uyaran amino asitler içerir.
Alında sivilce çıkması genellikle hormonlar, stres, cilde ya da saça uygulanan gözenekleri tıkayan ürünler, cildin aşırı sebum (yağ) üretmesi ve bazı ilaçların kullanımı nedeniyle oluşur.
Sivilcenin (Akne vulgaris) kaybolması için kullanılan en etkili ürünlerde dahi herhangi bir ciddi ilerleme görebilmek için uzun bir süre geçmesi gerekebilir. Sivilce probleminden kurtulmak için genellikle birkaç aylık bir tedavi gerekir. Birçok faktörden dolayı sivilceye olan eğilim yeniden tedavi olma gereksinimi doğurulabilir. Bu yüzden sivilce tedavisinde sabırlı olmak, tedavinin düzenli olarak uygulanması ve doktorların önerilerinin dinlenmesi önerilir.
Sivilcelerin sıkılmasının temizlenmelerine yardımcı olabileceği düşüncesi doğru değildir. Zira sivilcelerin sertçe sıkılması deriye zarar verir, enfeksiyonun yayılma olasılığını artırır ve dolayısıyla sivilcenin iyileşmesini geciktirir.
Tıbbi araştırmalar, akneye yol açan herhangi bir özel yiyecek türüne işaret etmemektedir. Yine de sivilcenin, kişisel gözlem olarak herhangi bir gıda tüketildiğinde arttığı düşünülüyorsa o gıdanın tüketilmesinin azaltılması önerilir.
Evde doğal yöntemlerle sivilcelerden kurtulma maskeleri yetersiz kalabileceği için uzman kontrolünde sivilce leke tedavisi, cilt temizliği ve cilt bakımı yaptırmak, sorunsuz bir sonuç almak için daha uygundur. Erken dönemde tedavi her zaman daha avantajlıdır.
Sivilce problemi olan ciltlerde, sivilce izi için su bazlı kremler tercih edilebilir. Kozmetik ürünler, cildi temizleyerek ve nemlendirerek tedavisine destek olabilir; ancak sadece sivilce kurutma yöntemi olarak kozmetik ürün kullanmakla tedavide başarı sağlanması mümkün değildir. Sivilcelere kesin çözüm için uzman kişiler tarafından akne tedavisi yapılması ve sonlanana kadar da sürecin takip edilmesi daha sağlıklı olacaktır. Sivilce tedavisi için dermatoloji uzmanından yardım alınmalıdır.
Sivilce ve akne izlerini yok etmede kullanılan bazı lazer çeşitleri bulunmaktadır ve bunların kullanımı da kişinin cilt rengine ve lekelerine göre değişmektedir. Bunlar; pigmente lezyonların tedavisinde kullanılan lazerler; Altın iğne (mikroiğneli radyofrekans yöntemi) Q anahtarlı Nd yag lazerler, KTP lazerler, yoğun atımlı ışık kaynakları (IPL) ve fraksiyonel lazerler olarak sıralanabilir.
Sivilce izlerinin en etkin tedavisi fraksiyonel lazer işlemidir. Fraksiyonel lazer, cilt altındaki yıpranmış kolejeni yok ederek taze kollajen oluşmasını sağlayan ve özel bir lazer cihazıyla uygulanan leke tedavisi yöntemidir. Bu işlem sonrasında üst deride bulunan kök hücreler aktif hale gelir ve yeni epitel hücreler yüzeyi örter. 1-3 seans olan tedavi, ortalama 1 saat kadar sürebilir. Sivilce izi tedavisinden sonra güneşe çıkmamak son derece önemlidir. Fraksiyonel karbondioksit tedavisinden sonra kızarıklık ve soyulma gibi durumlar görülebilir. Bu durum 1 hafta sonra geçer.
Kimyasal peeling, çok eski zamanlardan beri yapılan cilt bakım işlemidir. Cildin üst tabakasının soyulması olarak tanımlanabilir. Sivilce izlerinin tedavisinde en basit yöntem, kimyasal peeling uygulamaktır. Kimyasal peeling, cildin üst yüzeyini soymada etkili olduğu için derinin daha alt seviyelerinde oluşan sivilce izlerinin tamamen yok edilmesi için mükemmel bir etki yaratmayabilir.
Sivilce problemi olan kişiler, cilt bakımı ve makyaj ürünlerini seçerken son derece özenli ve dikkatli olmalıdır. Akneli ve yağlı ciltler için su bazlı ürünlerin kullanılması daha uygundur. Sivilceli ciltlerin bakımında cilt tipine uygun ürünlerle akşam yatmadan önce cilt temizleme işlemi yapılması ve nemlendirilmesi önerilir. Cildi fazla hırpalamadan, derinin doğal pH’ına yakın ürünlerle temizlemek gerekir. Kese, lif gibi ürünler cildi tahriş edebilir ve sivilce artışına neden olabileceği için pek tavsiye edilmez.
Sivilce(Akne) oluşumu kesinlikle karaciğerden kaynaklanmaz. Sivilce yani akne sadece deri hastalığıdır. Ancak kanda hormonların arttığı bazı hastalıklarda da ortaya çıkabilmektedir.
Sivilce tedavisi sabır isteyen bir tedavidir. Sivilce tedavisinde acele etmemek gerekmektedir.
Sivilce(Akne) tedavisinde kullanılan Sivilce(Akne) kremleri özellikle iltihaplı lezyonları kısa sürede kurutsa da bir günde sihirli bir tedavi beklememek gerekir.
Sivilce(Akne) yağ bezlerinin fazla olduğu yüz, gövde ön yüzü ve sırtta görülmektedir. Yüzde T bölgesi denilen alın ve burun sırtı en sık görüldüğü yerdir. Erişkin dönemde ise çene ve boyun bölgesinde daha fazla görülmektedir.
Dermatologların önerdiği çok etkili Sivilce(Akne) kremleri bulunmaktadır. Bu Sivilce(Akne) kremlerini uygun şekilde ve sürede kullanan hastaların pahalı yöntemlere başvurması veya kozmetik yöntemleri uygulatmasına çoğu zaman gerek kalmamaktadır.
Piyasada çok farklı içerikleri olan ve pek çoğunun bilimsel dayanağı olmayan Sivilce(Akne) maskesi adı altında ürünler bulunmaktadır. Bunlardan bir kısmı ciltte yan etki yapmakta ve neden olduğu alerjik reaksiyon cildi harap edebilmektedir. Bu yüzden doktora danışarak uygun ürünlerin tercih edilmesi gerekmektedir.
Özellikle Çin tıbbı ve Uzak Doğuda bitkiler tedavide yaygın olarak kullanılmaktadır. Kanıta dayalı tıp yöntemlerine bakıldığı zaman Sivilceye etkili olduğu önerilen bitkisel tedaviler;
Bunların yanı Sivilcenin bitkisel ve doğal tedavisinde; Fesleğen, limon, portakal, pettigrain, balkabağı, ardıç, lavanta, paçuli, sandal ağacı, amaranth, arnica, kuşkonmaz, huş ağacı, nergis, kırlangıç otu, iffetli ağaç, kişniş, jojoba yağı, labrador çayı, neem, çam, kavak, ravent, sabun otu, ısırgan otu ve zerdeçal ile ilgili çalışmalar da yapılmıştır. Etkileri tam olarak kanıtlanmasa da Sivilce(Akne) üzerine yararlı etkileri gösterilmiştir. Bu ürünlerin hangi dozda ve nasıl uygulanacağı ve piyasada satılan ürünlerin gerçek içeriğe sahip olup olmadıklarını gösteren kanıtlar yetersizdir. Uygulamaların dikkatli şekilde yapılması gerekir.
Doktorunuzun önereceği bakterileri azaltan, yağlanmayı gideren ve kıl kökünün yapısını düzelten Sivilce(Akne) kremleriniz ve temizleyici ürünler sivilceleri hızla kurutacaktır.
Sivilce(Akne) ameliyata gerek kalmadan genellikle tıbbi tedavi ile iyileşen bir hastalıktır. Ancak nadiren çok şiddetli iltihaplı ve apseleşen Sivilceleri boşaltmak için cerrahi müdahale yapılmakta veya içlerine ilaç enjekte ederek yangıyı azaltmak gerekebilmektedir.
A vitamini Sivilce(Akne) tedavisinin en önemli tedavisi olup hastaların 2/3’ünde kesin çözüm sağlamaktadır. Kalıcı iyileşme sağlaması için en az 6 ay süre ve kiloya göre doktorun vereceği dozda kullanılması gerekmektedir. 1980’den beri onay almış ve dünyada yaygın olarak kullanılan bir tedavidir. Geçen bu 40 yıl süresinde sürecinde daha etkili bir Sivilce(Akne) tedavisi bulunamamıştır.
B12 vitamini en sık Sivilce(Akne) yapan vitamindir. B12 iğnelerini kullananlarda kısa süre içinde Sivilce(Akne) oluşmaktadır. Aniden başlayan Sivilce(Akne)lerde kullanılan ilaçlar, vitaminler ve kozmetik ürünler mutlaka gözden geçirilmelidir.
C vitamini Sivilce(Akne) yapmamaktadır. Tam tersine C vitamini içeren dermokozmetik ürünler Sivilce(Akne) lekelerinin giderilmesinde oldukça yararlıdır.
Bu konu tartışmalıdır. Bazı çalışmalarda Sivilce(Akne) hastalarında D vitaminin eksik olduğu gözlenmiştir, ancak rutin olarak Sivilce(Akne) hastalarında D vitamini eksik mi diye bakılmamaktadır. D vitaminin eksik olduğu bilinen kişilerde D vitamini takviyesi yapılmalıdır.
E vitamini daha çok yaşlanma karşıtı olan ve anti-aging ürünlerde bulunan önemli bir vitamindir. Sivilce(Akne) ile doğrudan ilişkisi bulunmamaktadır.
Omega-3 Sivilce(Akne) yapmaz. Hatta omega-3 ten zengin beslenmek Sivilce(Akne) için yararlı olabilir. Ayrıca A vitamini kullanırken kan yağlarında artış olan bireylerde kan yağlarını düşürmek için de omega-3 verilebilmektedir.
Sivilce(Akne) bandı çok önerilen bir yöntem değildir. Sivilcelerin üzerleri kapatılmamalıdır.
Derinin sabah akşam uygun dermokozmetik temizleyicilerle (jel, köpük veya losyon) yıkanması çok önemlidir. Sabun gibi deriyi tahriş edecek ve kurutacak temizleyiciler önerilmez. Günde 2’den fazla yıkamak derinin üst koruyucu tabakasını bozacak, deriyi daha hassas ve alerjiye açık hale getirecektir.
Hepatit B Sivilce(Akne) yapmaz.
Hepatit C Sivilce(Akne) yapmaz.
Eskiden sadece Sivilce (Akne) olduğu zaman tedavi veriliyor, iyileşince tüm tedaviler bırakılıyordu. Ancak yeni yayınlanan tedavi rehberleri Sivilce (Akne) tedavisi sonrası tekrarlamaması için haftada 2-3 kez geceleri retinoid veya azelaik asit içeren kremlerin kullanılmasını önermektedir. Böylece görünmeyen ve gün yüzüne çıkmamış Sivilceler de temizlenmekte ve tekrarlamasının önüne geçmektedir.
Sivilcelerle oynanmamalı, medikal tedaviler kullanılmalıdır. Doktora başvurduğunuzda tedavi planlamasını Sivilcelerin yaygınlığına ve tipine göre yapacaktır. Tıbbi dayanağı olmayan kulaktan dolma tedavi önerilerinden uzak durulmalıdır.
Diş macunu Sivilce(Akne) tedavisinde yeri yoktur. Tam tersine diş macunu cildin pH sını bozarak zarar verebilir.
Isırgan otu direk sürülürse deriyi tahriş eder. Ancak içeriği elde edilebilirse Sivilceye iyi gelebilir. Ülkemizde bu tarz ürünler bulunmamaktadır.
Aloe veranın direk içeriğindeki özüt Sivilce(Akne) tedavisi için faydalı olabilmektedir.
Sarımsakla ilgili sihirli formüller internette dolaşmaktadır. Bunlara çok itimat etmemek gerekir. İçerik olarak elde edilebilirse antioksidan özellikleriyle faydalı olabilir.
Sivilce(Akne) üzerine yara bandı yapıştırılmamalıdır, kapalı havalanamayan ortamlarda mikroorganizmalar daha çok çoğalabilir, kıl kökü de kapalı kalınca içine hapsolan yağ, kir vs iyileşmeyi geciktirir.
Zerdeçal içerisinde bulunan kurkumin maddesi çeşitli deri hastalıklarında yangıyı azaltan, bakterileri azaltan ve antioksidan özellikleri nedeniyle denenmiş ve az sayıda çalışmada yararı gösterilmiştir. Şu anda Sivilce(Akne) tedavisinde kanıt düzeyi yüksek çalışmaları bulunmamakta, yine de faydalı olabileceği düşünülmektedir. Kurkumine toz şeklinde ulaşılabilirse faydası olabilir. Ancak evde yapılan sirke ve limonla karıştırılmış zerdeçallı maskeler yarardan çok zarar verebilmekte, deriyi tahriş ederek alerjiye neden olabilmektedir.
Zencefilin Sivilce(Akne) tedavisinde yararlı etkisi gösterilememiştir.
Zeytinyağı ve diğer yağlar gözenekleri tıkayarak Sivilcenin artmasına neden olurlar. Sivilce(Akne)li ciltlerde tüm yağlardan kaçınılmalıdır.
Cilt için ideal olan pH değeri 5.5 dir (4-6 arasında değişmektedir). Bu yapı asidik olduğu için cildimize bakteri, virüs gibi mikropların yerleşmesini engellemektedir. Asit yapı bozulursa cilt daha fazla yağ üreterek tamir etmeye çalışmaktadır. Karbonat içeren ürünler alkali yapıda olup derinin asidik yapısını tamamen bozar. Bu durumda cilt kuruyacak, aynı zamanda hasarı tamir etmek için yağlanmayı arttıracaktır. Aynı şekilde pH’sı cilde uyumlu olmayan alkali içerikli sabun ve temizleyiciler, pHsı 6.3-7.1 arasında olan maden sodaları da tahriş edici etki gösterecektir. İdeal temizleme ürününün pH’sı 5.5 olmalı, bu asit-manto tabakayı bozmamalıdır. pH değeri yüksek ürünleri kullananlarda Sivilce(Akne)ye neden olan bakteri miktarı da artmakta, ayrıca deride su ve nem kaybı artarak egzema ve kuruluk ortaya çıkmaktadır.
Sivilce yani akne gibi çok sık görülen ve bıraktığı leke ve izlerle hastanın psikolojisini çok etkileyen bir hastalığın tedavisinde kullanılan çok sayıda, etkili ve güvenli medikal tedavi yöntemleri vardır. Bu kadar çeşitli, etkisi kanıtlanmış ürünlerin olduğu günümüz şartlarında hiçbir bilimsel dayanağı olmayan, sağdan soldan önerilen yöntemler ile hem sonuç alınamamakta hem de deride yan etkiler ortaya çıkmaktadır. Bu tariflerin çoğunun yemek sitelerinde yer alması da oldukça manidardır. Dermatoloğunuzun önerisi dışında maske kullanmamalısınız.
Detoks kelimesi son yılların moda kelimesi olup vücuttan toksinlerin atılmasını ifade eder. Sivilce(Akne) detoksu ile tarif edilen yüzün mikroplardan, kirden, aşırı yağ tabakasından arındırılmasıdır. Bu da yüzün peeling yöntemleriyle (kimyasal peeling, mikroiğneleme) soyulması veya çeşitli dermokozmetik temizleyici ve solüsyonlarla yapılabilir.
Farklı cilt tipleri için farklı bakım uygulamaları ve teknikleri bulunmaktadır. Yağlı ciltlerde sebum salgısı arttığı için daha sık sivilce problemi görülebilir. Ayrıca ciltteki gözeneklerin genişlemesi de istenmeyen durumlar arasında yer alır. Yağlı cilt bakımında, yağlı görünümü matlaştırmaya yönelik ürünler kullanılmalı ve siyah noktalar temizlenmelidir. Medikal cilt bakımı ile cilt temizleme, gözenek temizleme, buhar ve nemlendirici maske aşamalarından oluşan işlemler yapılmaktadır. Ortalama 1-1,5 saat süren bu işlemde, doktor kontrolünde dermokozmetik ürünler kullanılır. Cildin vitamin ihtiyacı varsa, medikal cilt bakımında vitamin takviyesi de yapılabilmektedir.
Sivilce bulaşıcı değildir. Sivilceler tedavi edilmediği takdirde veya sivilce ile oynanıp sıkılırsa iz bırakma eğilimi artabilir.
Sağlık Destek Sitesi Tıbbi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.
Güncelleme Tarihi : 7 Şubat 2025
Yayınlanma Tarihi: 5 Haziran 2024
Sağlık kütüphanesi içeriklerimiz yalnızca bilgilendirme amaçlı ve kayıt tarihindeki bilimsel verilerle hazırlanmıştır. Sağlığınızla ilgili tüm sorularınız, endişeleriniz, teşhis veya tedavi için mutlaka doktorunuza veya sağlık kuruluşuna başvurunuz.
Dosyalar | ||
---|---|---|
|
DataImage55.
42 b
|