Maskeli depresyon, diğer adıyla gizli veya gülümseyen depresyon olarak da karşımıza çıkmaktadır. Maskeli depresyon, depresyonun alt türlerinden biridir.
Depresyon, kişide karamsar düşünceler, çökkünlük, üzüntü hali, geleceğe dair umutsuzluk, mutsuzluk, hayattan keyif alamama hissi ve bunlarla beraber uyku bozukluğu ile iştahsızlığın yaşandığı bir hastalıktır. Maskeli depresyona baktığımızda duygu gösteriminin açık olarak depresyona benzemediği ve ön planda ağır yakınmaların olduğu görülmektedir. Kişi bedensel ağrılar, sindirim sorunları, dermatolojik sorunlar, alkol bağımlılığı ve mide sorunları çekebilmektedir.
Maskeli depresyondaki kişiler içsel olarak çökkün, umutsuz ve üzüntülü hissetseler bile bunları önemsemezler. Bunları kendisi için zayıflık ve yetersizlik olarak algıladıkları için yok saymaktadırlar. Kişi çevresine karşı mutlu ve yaşama istekli görünmektedir. Böylece çevresine karşı bir maske takmış olur. Duyguların bastırılması bedensel rahatsızlıklar olarak kendini gösterebilmektedir. Yani sözel ifade olmayınca bedensel ifade ortaya çıkar diyebiliriz.
Maskeli depresyonda bedensel ağrıların ön planda olmasının da etkisiyle kişilerin ilk başvuru merkezi psikologlar veya psikiyatristler olmamaktadır. Kişiler maskeli depresyon yaşarken, depresyonda olduklarının kendilerinin bile farkında olmadığı görülebilmektedir. Kişi maskeli depresyon yaşadığını öğrense bile kabul etmeyebilir ve inkar süreci yaşayabilirler.
Maskeli depresyonun belirtileri içinde depresyon belirtileri vardır.
Bunlar;
olabilmektedir.
olabilmektedir.
Kişiler zayıf ve yetersiz yönleriyle yüzleşmekten kaçtıkları için yardım almaları gecikebilir. Yardım almanın faydasız olabileceğine dair inançları olabilir. Oysa hepimizin güçlü ve zayıf yönleri vardır. Her bireyin hayatının bazı dönemlerinde yardım alması gerekmektedir. Kişi tamamen güçlü olmak gerektiği yanılsamasından kurtuldukça taktığı maskeyi çıkartıp iyileşme yoluna girebilmiş olur.
Maskeli depresyonun tedavisi genellikle ayaktan tedavi şeklinde sürdürülmektedir. Ağır geçtiği durumlarda yatarak da tedavi edilebilmektedir. Tedavi sürecinde psikoterapi ve medikal tedavi birlikte yürütülebilir.