Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Gerçek Benlik ve Sahte Benlik Kavramları Nedir?

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 22:13    Güncellendi: 18.02.2025 22:13
Gerçek Benlik ve Sahte Benlik Kavramları Nedir?

Psikoterapide; bireyin benlik algısı ve bu algının çocuklukta nasıl şekillendiği çok önemli bir çalışma alanıdır. Psikanalist Donald Winnicott; bireyin ruhsal gelişimini anlamak için "True Self" (Gerçek Benlik) ve "False Self" (Sahte Benlik) kavramlarını geliştirmiştir. Bu kavramlar; bireyin otantikliğini koruma çabasıyla çevresel beklentilere uyum sağlama zorunluluğu arasındaki ince dengenin altını çizmektedir.

"True Self" (Gerçek Benlik) Nedir?

Winnicott; "True Self"i; bireyin doğal ve otantik benliği olarak tanımlar. Bu benlik; bireyin içsel düşüncelerini; hislerini ve yaratıcılığını yansıtır. Gerçek benlik:

Kendiliğinden ortaya çıkar ve doğaldır.


Kısıtlama ya da manipülasyon hissetmeden duyguları ifade eder.

Bireyin hayatta anlam bulmasına ve tatmin hissetmesine olanak tanır.

Bu otantik benlik; çocuklukta ebeveynlerin; özellikle de "yeterince iyi anne" veya "yeterince iyi bakıcı" olarak tanımladığı figürlerin; çocuğun duygusal ihtiyaçlarını karşılaması ve destekleyici bir ortam yaratmasıyla gelişir. "Yeterince iyi anne;" çocuğun duygularını kabul eden ve onu oldukça kısıtlayıcı olmayan bir yapıyla destekleyen bir figürdür. Bu şekilde çocuk; otantik benliğini keşfetme ve yaşatma fırsatı bulur.

"False Self" (Sahte Benlik) Nedir?

"False Self;" bireyin çevresel baskılara uyum sağlamak ve bağlılığını korumak için geliştirdiği bir savunma mekanizmasıdır. Winnicott a göre; sahte benlik:

Dış beklentilere yanıt olarak oluşur.

Kendi duygularını gizlemeye veya bastırmaya dayanır.

Çoğu zaman bireyin kendisini boğulmuş; tükenmiş veya anlamsız hissetmesine yol açar.

Sahte benlik; çocuğun çevresinde şartlı sevgi veya aşırı baskı olduğu durumlarda gelişir. Çocuk; ebeveynlerin veya bakıcıların beklentilerine uymak için kendi doğal özelliklerini bastırarak çevreye "uygun" bir benlik yaratır. Bu uyum süreci; bireyin kendi gerçek duygularından ve arzularından uzaklaşmasına neden olabilir.

"True Self" ile "False Self" Arasındaki Denge

Winnicott; "True Self" ve "False Self" arasında tam bir ayrım yapmaktan ziyade; bu iki kavramın bir spektrum üzerinde olduğunu savunur. Sahte benlik; büyük oranda baskılayıcı olabilir; ancak bazı durumlarda bireyin sosyal hayatta işlevsel olmasını da sağlayabilir. Örneğin; bireylerin belirli sosyal rolleri üstlenirken bir miktar "False Self" kullanması kaçınılmazdır. Ancak sorun; sahte benliğin bireyin gerçek benliğini tamamen bastırmasıyla ortaya çıkar.

Psikoterapide "True Self in Keşfi

Winnicott a göre; terapinin önemli bir amacı; bireyin "True Self iyle yeniden bağlantı kurmasını sağlamaktır. Terapist; destekleyici bir ortam oluşturarak bireyin bastırılmış duygularını; arzularını ve otantik kimliğini ortaya çıkarmasına yardımcı olur. Bu süreçte terapist; bireyin sahte benliğinin altındaki gerçek benliği keşif etmesine olanak tanır.

"True Self" ve Günümüz

Modern psikoloji ve popüler kültür; "True Self i sıklıkla otantiklik ve kendini kabul etme kavramlarıyla bağdaştırır. İş hayatından kişisel ilişkilere kadar birçok alanda; "True Self" ile bağlantıda olmak bireylerin kendilerini daha tatmin olmuş ve anlam dolu hissetmesine yardımcı olabilir. Ancak bu bağlantının kurulması; çoğu zaman bireyin çocukluk deneyimlerini ve sahte benliğinin kökenlerini anlamasını gerektirir.

Kaynakça: Winnicott; D. W. (1965). The Maturational Processes and the Facilitating Environment: Studies in the Theory of Emotional Development. Hogarth Press.