Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Gametofobi (Evlilik Korkusu)

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 22:13    Güncellendi: 18.02.2025 22:13
GametoFobi (Evlilik Korkusu)
GametoFobi Nedir?



Fobi; bir şeye karşı duyulan korkunun; kişinin gündelik yaşamını olumsuz yönde etkilemesi hali olup; Fobinin nedenleri konusunda farklı ekollerin farklı açıklamaları bulunmakta; Freud; fobiyi bilinçaltı çatışmaları olarak tanımlarken; Watson’a göre ise fobi; şartlı reflekse dayanmaktadır.



Gametofobi; bireyin evli olma halinden korkması durumu olup; sık rastlanan fobilerden biridir. Evlilik; yasal yollarla bireyleri birbirine bağlayan; çeşitli akitleri olan; bir çok açıdan kişinin hayatını yeniden düzenlemesine sebep olan bir kurumdur.



Örneğin genç çiftler evlilik tarihinin yaklaşmasıyla birlikte; yükümlülüklerinin artmasına bağlı olarak bunalarak; korku yaşamaya başlayabilmekte; çevrelerindeki insanlar tarafından yapılan olumlu ya da olumsuz yorumlar; çeşitli baskılar neticesinde de kendilerini baskı alında hissedebilmektedirler.


Kişi ; gametofobide; geçmiş deneyimlerinden; çocukluk yaşantılarından; gündelik hayatından edindiği izlenim ile psikolojik bir uzun süreli bağlanma korkusu yaşamaktadır. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre; ülkemizde gün geçtikçe evlilik korkusu yaşayan kişilerin sayısı artmaktadır.

GametoFobi Belirtileri Nelerdir?


Evlilikten kaçan kişiler; bağlılıktan çekindikleri için; toksik ilişki yaşama kaygısına sahip olduklarından; ya da ciddi birliktelik yükümlülüklerinden kaçınmak; başarısız bir birliktelik yaşamamak vb sebeplerle; uzun süreli beraberliklerden kaçınarak; yalnız yaşamanın en huzurlu seçim olduğuna kendilerini inandırabilirler. Daha ziyade bekar ve yalnız yaşayan kişilerle irtibatta kalmayı seçerek; fazla mükemmeliyetçi ; detaycı hatta bencil davranabilirler. Özellikle erkeklerden daha fazla duyulan “evlenmek istemiyorum” cümlesi; ilişkilerde uzun süreli istikrar sağlamada da negatif etkiler yaratıyor. Evliliğe kutlanacak değil ; yası tutulacak bir olgu olarak bakmaya başlıyorlar.

Fiziksel Belirtiler:
Evlilik konusu açıldığında;
• Panik ve titreme ahvali;
• Sıcak basması
• Boğulma hissi
• Göğüste daralma
• Kontrolünü kaybetme korkusu
• Aşırı terleme
• Kalp atışlarda artış
• Nefes darlığı
• Baş dönmesi; baş dönmesini takiben bayılma

Tanısı Nasıl Konulur?


Öncelikle bu fobi ; kişilerin ikili ilişkilerde sorunlar yaşamasına neden olmaktadır. Çünkü her şeyin yolunda gittiği ilişkilerinde bile zaman ilerleyip ; durum ciddileştikçe; ilişkileri bitirme konusunda kendilerine engel olamamaktadırlar. İlişki içinde olması muhtemel sorunlar; kavgalar ; gayet doğal karşılanması gerekirken ; bu kişiler; en ufak gerginliği sağlıksız; olmaması gereken bir durum gibi algılayarak gözlerinde büyütebilirler; nasıl başa çıkacaklarını bilemeyebilirler. Uzun süreli ilişkinin sonu evliliktir diye düşünerek; kısa ya da çok partnerli ilişkiler seçebilmektedirler. Güven alanlarını koruyan ; tehdit etmeyen; çok beklenti içine girmeyen kişileri partner olarak seçerler. Genellikle ilişkiler uzadıkça; sorunlara odaklanarak “daha iyisini bulurum” diye düşünecek bir savunma mekanizması geliştirirler. Bu kişiler; evliliği hayallerinin önünde bir engel olarak görerek; bu konuşmalardan rahatsız olur; kendilerini evli biri olarak hayal etmekte zorlanırlar.

Sebepleri Nelerdir?


Farklı geçmişe; kültürlere; aile yapılarına; hayat görüşlerine sahip kişilerin ; başka bir kişiye bağlanarak; kendilerini çatışma ve kavga dolu bir süreçten koruma istekleri en önemli sebepler arasında sayılabilmektedir. Evlilik hayatının arttıracağı sorumluluklar; zamanla bu sorumluluğa çocuk faktörünün de eklenmesi ; özellikle çalışan kadınlarda gametofobinin görülmesine sebep olabilmektedir.
Kişi kötü bir anne- baba iletişimi ve çocukluk yaşantılarına sahipse; bu kavgalardan ; huzursuzluktan kaçmak için de kendini korumaya çalışıyor olabilir. Zira kötü ilişki örneklerine maruz kalmış olmak ; bireyin hem kendisine hem de karşı tarafa olan güvenini ve umudunu da sarsar.
Erkekler açısından da; erkek arkadaş ve sosyal çevreden kopma; özgürlüğünü kaybetme; evde kendisine yüklenen sorumluluğun artacak olması; kişileri evlilik fikrinden uzaklaştırabilmektedir. Mutsuz evlilik tecrübelerini görmüş olmak kadar; kendi ailesinin mutlu olması da bu kişilerin kendi ilişki beklentilerinde mükemmeliyetçi olmalarına; gerçekçi beklentilerden uzaklaşmalarına sebep olabilmektedirler.

Sebepleri kısaca belirtmek istersek;
• Bireyin boşanmış bir anne baba ilişkisi görmüş olması;
• Bireyin; kişisel özgüven eksikliği
• Bireyin; kendisi ile ilgili olarak cinsel yetersizlik hissi
• Kişinin ailesinde; ebeveynleri arasında yaşadığı fiziksel / psikolojik şiddet olayları
• Çevresindeki ilişkilerde genelde kötü sonuçlara; aldatmalara; yalanlara; direkt olarak ya da dolaylı yoldan şahit olması
• Bireyin; bilinçaltında yatan kaygılar
• Kişinin geçmişte herhangi bir istismara uğramış olması ya da şahit olmuş olması
• Evlenecek olan kişinin sosyoekonomik açıdan kendisini yetersiz hissetmesi
• Bireyin daha önce başarısız bir evlilik ya da ciddi ilişki deneyiminin olması
• Kişinin çevresinde evlilik ile ilgili olarak olumsuz söylemlerde bulunan kişilerin varlığı
• Evlenecek olan kişinin şüpheci oluşu; insanlara kolay güvenememesi;
• Bireyin detaycı; mükemmeliyetçi oluşu
• Evlenecek olan kişinin anne ve babasının çok mutlu bir evlilik sürdürüyor ise; kendilerinin bu kadar mutlu olamayacağı kaygısı.
• Kişinin evlendikten sonra boşanamayacağını düşünmesi
• Nişan; düğün ve benzeri etkinliklerde oluşan stres hali
• Evlenecek olan kişinin ; hep daha iyi bir eş bulma düşüncesi ile arayışta olması;
• Bireyin hayatının tek düze hale geleceğinden; özgürlüğünü kaybedeceğinden korkması
• Kişinin narsist kişilik özelliklerine sahip olup; kimseyi kendisine layık görememesi.
• Evlenecek olan kişinin anti sosyal ya da asosyal olması


Tedavisi Nasıldır?
İlk adım kişiye karşı tarafa güvenebilmeyi öğretmektir. Bunun için profesyonel destek almak gereklidir. Yani bu güvensizliği yaratan konuları; durumları konuşmak; ne kadar gerçekçi oldukları üzerinde tartışmak; objektif sonuçlara vararak; kişiye iç görü kazandırmak amaç edinilmelidir. Partnerlerin ; ilişkiden gerçekten neler beklediğine; karşısındaki kişiyi önyargısız değerlendirmesine; dair sağlıklı sorgulama yapabilmeyi öğrenmesi gereklidir. Bu şekilde ilişki adaylarına sağlıklı ve istikrarlı bir tutumla yaklaşabilecektir.
Geçmişten getirdiğimiz korkularımızın bizi bir kutuya hapsettiğini görmemiz gereklidir. Bu kafes sebebiyle; belki nice mutlu olunabilecek ilişki de boşa harcanacaktır. İçimizdeki önyargı ve kaygılarla; iyi giden bir ilişkiyi bile manipüle edebileceğimizi farkına vararak; hayatımızdan zaman da kaybettirdiğini görmek gereklidir. Korkularla yüzleşerek; hak eden kişiler için elinizden gelen çabayı göstermek; gerekirse çift terapisi almak ta destek sağlayacaktır. Korkuyla ve önyargıyla reddettiğiniz evlilik fikri; aslında derin hissiyatınızda; tam tersi isteyip; kötü sonuçlanmasından korktuğunuz için yaşayamadığınız bir gelecek olabilir.

İzlenebilecek tedavi metotları:
• Davranışçı Terapi : İçinde bulunulan zamanı hedefleyen ve kişinin duygularını olumlu bir şekilde etkileyip düşünceleri ve davranışlarını değiştirmesini sağlayan bu yöntem ile; kişi daha yapıcı; subjektiflikten uzak; mantığa dayalı kararlar verebilir.
• Psikoterapi – Kişilerin duygusal sorunlarının ve bu sorunların harekete dökülmüş halinin çözümünün sağlanmasını hedefleyen; ruh sağlığı üzerinde koruma ve geliştirme yapılan yöntem ile kişisel gelişim basamaklarından ilerleme sağlanması hedeflenmektedir.
• Maruz Bırakma: Kişiyi direkt olarak sorun ve kaygı kaynağına maruz bırakarak; uzun; değerli ilişkiler içerisinde sebat ederek; devamlılığını aktif sağlama yönünde katılımına çalışılır.
Öneriler:
• Hayatınıza; geçmişinize; kişisel özelliklerinize; ilişki beklentilerinize; hayatınızda o andaki partnerinize dair objektif analizler yapabilmek için psikolog desteği alın. Evlilikle ilgili korkunuzun asıl sebebinin neler olduğunu tespit etmeniz ilk adım olacaktır.
• Analizinizi yaptıktan sonra; evlilikten korkmanıza sebep olan şey ile yani korkunuzla yüzleşerek; bugününüzü ve yarınınızı etkilemeyeceği bir noktada konumlandırın.
• Evlilik ile ilgili korkularınızı farklı ve güvendiğiniz kişilerle paylaşın.
• Partnerinizin artı ve eksi yönlerini belirleyerek; hayat boyu onunla nasıl ve neden birlikte olacağınıza dair bir senaryo oluşturun; kıymet verdiğiniz birini kaybetmek isteyip istemediğinize karar verin.
• Hayatın farklı zamanlarındaki iniş çıkışları; zaman zaman kavgalar da olacağını; her zaman mutlu ya da her zaman üzgün olunamayacağını; insanların konuşarak hatta destek alarak anlaşabileceğini kendinize hatırlatın.
• Gelecekteki yerinizi belirleyin. Bir kaç yıl sonrasında kendinizi nerede ve nasıl bir halde hayal ediyorsunuz; yaşlılığınızda; zor zamanlarınızda; mutlu günlerinizde yalnız mı olmak istiyorsunuz; bunu sakin bir anda düşünün.
• Başkalarına kulak asmayın. Hiçbir bireyin ve hiçbir ilişkinin aynı olmadığını; güvenilir ve kalpten seven insanlarında hayatta mutlaka var olduğunu; çok mutlu ilişki ve evliliklerinde yaşandığını görmezden gelmeyin.