"İlk sorumuz insanlar neden tartışır olmalı sanırım bu yazı için; cevabı da basit; kendi haklılıklarını; savlarını karşısındakilere kabul ettirebilmek. Peki süreç gerçekten de doğrudan buraya nasıl geliyor; biz kimlerle tartışıyoruz; tahammül sınırımız nerede bitiyor ve tartışma kavgaya dönüşüyor hiç fark etmek için çabaladık mı?
İnsanın temel yapısına baktığımızda bencil bir yapıda doğan bir canlı olduğunu düşünebiliriz; her canlı gibi. Fakat insan yetişme sürecinde bakım veren ailesi tarafından hangi doğrularla büyütülüyor; hangi konularda ailesinde tartışmalar ve kavgalar yaşanıyor. İnsanoğlu büyüme sürecinde bu konulara tabi ki ailesi; çevresi ve artık sosyal medyadan gördükleri kadarıyla nasıl tepkiler vereceğini şekillendiriyor. Hem kendi ailesinde tartışma ve kavgaların merkezindeyken hem de ailesi kendi içerisinde tartışmalar yaparken nasıl tepkiler verdiğini gözlemliyor; bunları kendi bünyesinde içselleştirip benimseyerek; çevresi ve sosyal medyadan da gördükleriyle bütünleştirip bir savunma mekanizması - ego gücü geliştiriyor diye düşünebiliriz.
Peki iki kişinin çıkarları çatışırsa yada kendi haklılıkları için mücadele etmeleri gerektiği zaman süreç nasıl ilerliyor. Genellikle daha sessiz kalan veya ego gücü düşük olan kişinin tartışmada geriye çekildiğini görebiliriz. Fakat gerçekten bu şekilde bir tartışma sona erdiğinde galip kimdir; tabi ki ego gücü yüksek olan değil mi? Değil! Tartışmayı sona erdiren galip gelendir bakıldığında. Örneğin iki tane kurtun birbirlerine saldırdığını düşünün; kurtlardan bir tanesi yenileceğini anladığında yere yatıp boynunu açar; diğer kurt onun pes ettiğini düşünerek kavga etmeyi bırakır çünkü galip geldiğini düşünür. Gerçeğe baktığımızda pes ettiğini düşündüğümüz kurt hayatta kalmıştır yani kazanan olmuştur. Kendi gücünün farkında varmıştır ve bunu geliştirebilir. Yani kazanmıştır.
Evinizde anne baba ve çocuk tartışmalarını düşünün; veya iş hayatındaki yaşadığınız sözlü sürtüşmeleri de düşünebilirsiniz genellikle kontrol; son sözü söyleyende olmaz tartışmayı bitirende olur. Çünkü tartışmayı bitiren süreci nasıl yöneteceğini daha aktif şekilde bilebilir. Burada peki kendimizi nerede frenleyip nelerden taviz verebileceğiz nasıl belirliyoruz. Daha da ötesinde hangi etmenler bizim kendimizi değiştirmemizi sağlıyor?
Bir tartışmaya başladığımızda çoğunlukla karşı tarafın söylediklerini anlamak için değil kendimizi ona karşı savunmak için dinleriz. Hatta aktif dinler miyiz orası bile meçhul. Karşılıklı konuşmalarınıza hiç dikkat ettiniz mi? Devamlı kendi sevdiğiniz ve sizin için pozitif şeylerden bahsediyor olabilir misiniz? Bence bu şekilde olmalı; bence bu doğru; bence bu yanlış gibi. Şöyle düşünelim; evet her canlı ilgiyi; değer görmeyi ve sevilmeyi ister. Sizde istersiniz; en çokta anlaşılmayı; doğru anlaşılmayı değil mi? Peki karşınızdaki kişiyi kim anlayacak? Karşınızdaki kişi de sizin istediğiniz değerleri istemiyor mu; hak etmiyor mu? Sorun nasıl çözülecek?
Aslında çok basit; doğru şekilde yargılamadan dinlemeyi başarabilirsek karşımızdakine ona göre daha adil bir çözüm üretebiliriz. Genellikle tartışmaya; sevdiğimiz; yakın olduğumuz veya tanıdığımız kişilerle gireriz yani ortada bir rekabet yok. Amacımız kendi fikrimizi doğru şekilde ifade etmekse bunu karşımızdaki kişinin bizi anlayacağı seviyede belirtmeliyiz. Örneğin bir apartman düşünün 10 katlı; siz 6. katta sizin dinleyense 2. katta veya 10. kattaysa ona kendinizi anlatabilmek için daha çok ifade sarf etmeniz; sesinizi duyurmak için bağırmanız bile gerekebilir. Yani önce aynı katta olabilmeliyiz ki daha az yorulalım. Karşımızdakinin bizi anlayacağı seviyede kendimizi ifade etmeliyiz. Başka bir örnek vermek gerekirse; bir anne veya baba her şeyi; yeni doğmuş bebeklerine nasıl anlatırlar? Bebeğin anlayacağı seviyeye uygun olarak değil mi? İkinci bir alternatifte buna empati yeteneğimizi geliştirmek olabilir. Karşımızdaki kişinin de sizin gibi anlaşılmaya ihtiyacı var sonuçta; bu nedenle; neden kendimizi onun yerine de koyup onun açısından da bakmayı denemiyoruz? Bunun için birbirinizin yerine geçip tartışma rollerinizi değiştirebilirsiniz mesela. Sadece konuşmayla sınırlı tutmaya da gerek yok ev içindeki davranışlarınızı da buna göre rol değişimiyle birbirinizi anlayabilmek için kısa süreli değişmenizde de hiçbir sakınca yok.
Sağlıklı ilerleyen bir tartışma bu çerçevede gelişirse ilişkileri daha da güçlendirir ve ikili ilişkilerde de hem özgüveni hem de karşılıklı güveni pekiştirebilir. Aksi halde malesef ki karşımızdaki muhattabımız ile birbirinize yabancılaşmamızla sonuçlanması da kaçınılmaz olacaktır. Kısacası; tartışmak faydalı mıdır evet fakat nasıl yapacağımızı bilerek yaparsak; bilinçli hareket edersek doğru sonuç elde ederiz.