Geçmişi unutamayan insanlar; zihinlerinde sürekli tekrar tekrar geçmişi yaşatırlar. Kendi zihinlerinde geçmişte yaşadığı olaylara ilişkin devamlı bir mücadele vardır. Bu olayları sürekli olarak kendilerine hatırlatarak geçmişte saplanıp kalırlar. Geçmişimizle hesaplaşmaya çalışmak işlevsizdir. Anda kalmayıp; anın getirdiklerini fark edemiyor olmak ve sonuçta anı kaçırdığı için insanın kendisini mutsuzluk döngüsünün içinde bulmasına neden olur. Geçmişteki hatalardan; yaşanmışlıklardan çekilen acılardan; kavgalardan kurtulmanın tek yolu; geçmişin geçmişte kaldığını kendimize hatırlatarak bu konuyu değiştiremeyeceğimizi farkında olmak ve iyisiyle kötüsüyle geçmişi kabul edebilmektir. Her ne kadar kolay olmasada insanın dünyada kendisine yapabileceği en büyük iyiliklerden biridir; kabullenebilmek. Zorlukları; mutsuzlukları; başımıza gelen olumsuzlukları kabul etmek; insanın ruhsal dayanıklılığını arttırır. İnsan; dünyadaki acıları ve karanlığı kabul ettiği ölçüde güçlenir; olgunlaşır ve büyür.
Kabullenmek yenilgi değildir. Kabullenmek geçmişin yüklerinden kurtulabilmemize yardım eder. İnsan olduğumuzu; hata yapabileceğimizi; zaman zaman çaresiz kalabileceğimizi ve her problemi çözemeyeceğimizi fark edersek ve kendimizi; geçmişimizi; olduğumuz gibi kabul edersek ancak o zaman içimizde tarifsiz bir güç hissedebiliriz. Kabul etmediğimiz; zihnimizde sürekli savaş verdiğimiz bir konuyu nasıl atlatabiliriz ki? Kabullenirsek zihnimizde geçmişte verdiğimiz mücadele biter ve yolumuza devam edebiliriz. Birçok insan geçmişte başına gelenlerle ilgili sürekli kendine; Neden bunları yaşadım? Sorusunu sorar. Bazen öyle olması gerekir ve olur. Yaşamış olduğumuz olumsuzluklar bizim suçumuz ya da yaptığımız şeylerin sonucu olmayabilir. Olumsuzluklar sadece bizim başımıza gelmez. Aslında birçok sorun birçok insan tarafından ortak yaşanır ama biz sadece bizim başımıza geldiğini sanırız. Keşke yapmasaydım. Keşke gitmeseydim. Ah keşke tanışmamış olsaydım; deriz. Keşkeler sadece bugünkü vaktimizden çalar. Geçmişte yaşanan olumsuzluklar; çoğu zaman yaşayanın içinde o kişinin hayatını etkilemeye ve geçmişin hatıralarıyla bugününü mahvetmeye devam eder. İnsan geçmişte elinde olmayan sebeplerle olumsuzluklar yaşamış olabilir hayattaki her şeyi kontrol edemeyiz; bizim gücümüzün; tahammülümüzün ve sorumluluklarımızın da bir sınırı vardır. Geçmişte yaşadığımız olumsuzlukların etkisini devam ettirip şu anımızı zehir etmesine izin vermemeliyiz. Geçmişte olması gereken bazı şeyler oldu artık yapacak bir şey yok. Geçmişte yaşadıklarım yüzünden bu anımı mahvedemem diyerek insan olduğumuzu; hatalar yapabileceğimizi farkında olabilmek gerekiyor. Önemli olan; başımıza gelenleri kabullenebilmek. Kendimize ben bunu yaşadım; şimdi ne yapacağım sorusunu sorabilmek.
Başımıza gelen olumsuzlukları kabullendiğimiz gibi gelmeyenleri de kabullenmeliyiz. Geçmişle ilgili bir problemimiz yoktur. Bir amaç için uğraşırız. Olmayabilir; her şeyi yapabilmemiz mümkün değil. Kapasitemiz her iş için uygun değil; belki de hazır değilizdir. Ne yaparsak yapalım olmuyorsa hala zamanı gelmemiştir. Bazen biz ne yaparsak yapalım olmaz. Biz çok çaba göstersek bile elimizde olmayan sebeplerden dolayı bazı şeyler olmayabilir. Hayatı bütünüyle kontrol edemeyiz. Elimizde olmayan sebeplerden dolayı yapamadıklarımız için kendimizi suçlamak kendimize yaptığımız en büyük haksızlıklardan biridir. Elimizden gelen gayreti gösterdiğimiz halde bazı şeyler olmuyorsa zamanı değil diyerek kabullenebilmek çok önemli. Bir noktada değiştiremediğimiz şeyleri kabullenebilmek bizi iyileştiriyor.