Sinir sistemimiz beyin; omurilik ve periferik sinir sisteminden oluşur. Genellikle kollar ve bacaklarda olan periferik sinirlerde olan hareket ve duyu sinir lifleri vücudun hareket etmesini ve duyuların algılanmasını sağlar. Bu tip periferik sinirlerin geçtiği yollar üzerinde bir nokta üzerinde basıya uğraması yani tuzaklanması sonucu tuzak nöropatiler oluşur. En sık görülen tuzak nöropatiler el bileğinde gerçekleşen karpal tünel ve dirsekte gerçekleşen kubital tünel sendromudur.
Lateral epikondilit ise sinir değil kas ve tendonda oluşan sorunlarla karakterizedir. sıklıkla tenisçi dirseği olarak bilinir. Dirseğin dış tarafında kas-tendonun kemiğe yapışma yerinde oluşan ağrılı bir tendinittir. Bu durum en çok etkilenen kas “ekstensör karpi radialis brevistir” tir. Lateral epikondilit rahatsızlığında tendon yapışma yerinde yıpranma;zayıflama ve mikro yırtıklar söz konusudur. Bu kasın görev aldığı hareketlerle ilgili olarak ağrıya sebep olabilir (germe; kavrama vs). Tenis gibi sporlar ; marangozluk;tesisat ustaları ;berberler ;ev hanımları ve özellikle elini sık kullanan mesleklerde sıklıkla bu sorun yaşanır.
İlk olarak tenis oynayanlarda tanımlanan bir hastalık olduğu için tenisçi dirseği ismini almıştır. Ancak hastakların çok azı tenisçidir.Raket sporları ile uğraşan sporcularda sık olarak ortaya çıkmasına rağmen; hastalık el bileği ile tekrarlayan ve zorlayıcı işleri yapan her kişide ortaya çıkabilir. Günde 2 saatten fazla zorlayıcı el bileği hareketeleri yapan tüm meslek gruplarında tenisçi dirseği görülebilir. Özellikle boyacılar; tesisatçılar; marangozlar ve hatta yoğun ev işi yapan ev hanımlarında da tenisçi dirseği sık olarak ortaya çıkar. Sık görüldüğü yaş aralığı 30-50 yaşları arasıdır..Dirseğin dış tarafında ağrı ve hassasiyetle ortaya çıkan tenisçi dirseğinde ön kola yayılan ağrı görülür. Diğer ismi lateral epikondil olan ve dirseğin dış kenarındaki kemiğe yapışık halde bulunan tendonlardaki mikro yırtıklarla başlar. Tekrarlayan zorlanmalar yüzünden bu tendondaki kas ve kemik bağlarındaki düşük şiddetli travmalar sonucunda rahatsızlık ilerler.
Tenisçi dirseğinin belirtileri nelerdir?
Dirseğin dış kenarında bulunan kemik çıkıntısında hissedilen ağrının ön kola yayılması ilk belli başlı belirtidir. Özellikle bir eşyaya kuvvet uygulandığında dirsekten bileğe doğru uzanan ağrıyla kendini belli eder. El bileğine yük bindikçe ağrının şiddeti artar.
Bu ağrı sonucunda kol kaslarında güçsüzlük; ağır kaldıramamak ilk belirtilerdir. İlerleyen safhalarda elin yumruk yapılması; tokalaşmak; kapı kolu çevirmek gibi basit eylemlerde bile kendini belli eder.
Tedavi yöntemleri nelerdir? Hangi egzersizler yapılabilir?
Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Günlük yaşam aktiviteleri : Bu soruna sebep olan aktiviteler kısıtlanmalıdır. Sadece dinlenmeden ziyade zorlayıcı çalışmaların kısıtlanması önerilir. Farklı tutma teknikleri ve eli aşırı zorlamayan kullanış şekilleri hastaya öğretilmelidir. Hastalık mesleğinden dolayı oluşmuşsa gerekli süre kadar ara verilmelidir.
İlaç tedavisi: Anti-inflamatuar ve analjezik ilaçlar ağrıyı azaltmaya yardımcı olabilir.ilaçlar başlı başına bir tedavi değildir . Ağrıyı azaltarak tedavi için hastanın motivasyonunu artracak bir motivasyon kaynağıdır .
Atelleme ;Dirsek için kullanılacak atel arka önkol kaslarının üzerine ve dirseğin alt kısmına takılır. Dirsek bandı tendonların üzerindeki gerilimi azaltıp iyileşmeye izin verir. Atel eklem üzerindeki basıncı azaltır ve kasları asiste eder.
Fizyoterapi : Fizyoterapist tarafından yapılacak Güçlendirici ve esneme egzersizleri ve manuel terapiler yapmak iyileşmeye ciddi katkı verir.. Ultrason ve soğuk uygulama tedavileri de fayda göstermektedir. En etkili ve en fazla etki alınan tedavi metodu fizyoterapi yöntemleridir.
Steroid enjeksiyonu:Hekim tavsiyesi ve uygulaması ile Steroid enjeksiyonu da faydalı olabilmektedir . 3 aylık periyodlar halinde üç sefer tercih edilmektedir .
Cerrahi: Bu tedavi en son seçenektir . Kişi; eğer ağrıdan dolayı günlük yaşam aktivitelerini ve işini yapamıyorsa ve 6 aydan uzun süredir hiçbir tedaviden fayda görmemiş ise cerrahi tedavi hekim tarafından tavsiye edilebilir.. Cerrahi tedavi ile hastalıklı; dejenere tendon dokularını çıkarmak gerekir. İki cerrahi yaklaşım şekli vardır. Bunlar geleneksel olarak açık cerrahi veya artroskopidir. Modern tıpta artroskopi daha çok tercih edilmektedir .
Cerrahi sonrası: Cerrahi yapılırsa ilgili bölgenin eski sağlığına kavuşması için fizyoterapi ile gerekli çalışmalar mutlaka yapılmalıdır Eski aktiviteleri geri kazanmak için güçlendirme programları gerekli olacaktır. Tam sağlığı kavuşma 3-6 ay arası sürebilir.
Bilek; dirsek ve ön kolla ilgili olan bu rahatsızlık bu bölgelerde fizyoterapi egzersizleri mutlaka yapılmalıdır. Ayrıca kinezyolojik bantlama;eswt tedavisi ;kuru iğneleme gibi tedavilerde kullanılmaktadır. Ağrılar şiddetli değilse buz tedavisi; spor yapılıyorsa ara verme gibi yöntemlerle rahatsızlığın ilerlemesi engellenebilir ve PRP yöntemi uygulanabilir. Son çare ise cerrahi yöntemdir.