Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Psikiyatrik Açıdan Gebelik

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 22:13    Güncellendi: 18.02.2025 22:13
Gebelik; önceleri düşünülenin aksine psikiyatrik hastalıklar için koruyucu değildir. Gebelikte; ilk kez psikiyatrik hastalık çıkabilir ya da var olan psikiyatrik hastalık tekrarlayabilir. Psikiyatri uzmanı için sadece gebelikte ortaya çıkan psikiyatrik hastalıkların tanısı ve tedavisinin bilinmesi yeterli değildir aynı zamanda gebelik planlaması; gebelikte gözlenen psikolojik tepkilerin özellikleri; gebelikte ortaya çıkabilecek tıbbi komplikasyonların psikolojik yönleri; gebeliğe özgü psikiyatrik tablolar da bilinmelidir.
Gebelik; kadınlar için doğal bir yaşam krizidir. Aslında; gebelik ambivalans ve çatışmanın eşlik edebileceği olgunlaşma ile ilgili potansiyel sağlayan normal gelişimsel bir deneyim olarak görülebilir. Gebelikte çok sayıda psikolojik faktörün yanı sıra hormonal; metabolik; fiziksel değişiklikler de gözlenir. Gebelik ilerledikçe artan östrojen ve progesteron ile plasentadan salgılanan polipeptid hormonlar çok sayıda metabolik değişikliğe sebep olmaktadır. Doğumu takiben bu hormonlarda ani azalma olur ve laktasyon başlar. Gebeliğe özgü psikolojik süreçler; henüz tam olarak tanımlanmamıştır. Başlangıçta ortaya çıkan olumlu duyguların yerini zamanla ortaya çıkan bazı gerçekler alabilir ve ilişkili olarak bir ambivalans gelişebilir. Ortaya çıkan çok sayıda değişikliğe karşın; her gebe kendisine göre uygun başa çıkma stratejileri geliştirmeye çalışır.
Günümüzde gebelik; sosyoekonomik ve psikososyal kaynakların yetersizliği; iş ve aile yaşamındaki sorumlulukların yarattığı stres ile zorlayıcı bir süreç olarak yaşanmaktadır. Erken dönemde; sabah yorgunluğu; memede hassasiyet; fiziksel değişiklikler; diyet ve cinsellikle ilgili değişiklikler ön plandadır. İkinci trimester genel olarak en rahat dönem olarak kabul edilir. Üçüncü trimesterde ise özellikle fiziksel değişiklikler belirginleşir. Ayrıca ekonomik konular; bebeğin odasının hazırlanması; gereksinim duyduğu eşyaların temini ve yeterli annelik yapabilmeye ilişkin kaygılar gündeme gelir.
Gebenin; kendi gebeliğine ilişkin bakışını çok sayıda faktör etkilemektedir. Gebeliğin planlı olup olmadığı ya da istenen bir gebelik olup olmadığı özellikle önemli faktörlerdir. Genel olarak gebelik olgunlaştırıcı bir süreçtir ve cinsel kimliğin pekişmesini sağlar. Gebenin yaşı; yaşam evresi; koşulları uyum sürecini etkilemektedir. Öte yandan gebelik tüm gebelerde gebelik süreci; doğum ve sonrasında bakım verebilmeye ilişkin kaygılara doğal olarak sebep olur. Gebeliğe ilişkin evrelerin ve ilişkili psikolojik tepkilerin bilinmesi; psikiyatrik açıdan uygun yaklaşımın sağlanabilmesi için gereklidir.

Gebeliğe Özgü Psikiyatrik Tablolar
Psödosyezis: Gebe olmayan bir kadının gebe olduğunu ileri sürdüğü bir klinik tablodur. Hastalarda ayrıca abdominal şişkinlik; amenore; bulantı; fetal hareketleri hissetme; doğum sancıları gibi bazı belirti ve bulgular tanımlanmıştır. Hastaların bir kısmı psikotik olsa da klasik vakalar psikotik hastalardan oluşmamaktadır. Oldukça nadir görülür. Buna karşın; doktora ve hastaneye ulaşmanın güç olduğu ancak tıbbi acil durumlarda hastaneye başvuru yapılan; kırsalda yaşayan nüfusun ağrılıkta olduğu gelişmemiş ülkelerde daha sık gözlenmektedir. Zihin-beden etkileşimlerinin anlaşılabilmesi açısından da önemli bir klinik tablodur.

Hiperemezis gravidarum: Çoğu kadında erken gebelik döneminde bulantı ve kusma gözlenmektedir. Hiperemezis gravidarum ise; gebelikte ortaya çıkan bulantı ve kusmanın çok şiddetli olduğu klinik durumu tanımlamaktadır. Önceleri bilinç dışı inkarı olarak düşünülmüştür ancak günümüzde psikiyatrik bozukluk olarak kabul edilmemektedir.
Gebeliğin inkarı: Gebe olduğunun farkına varmadan doğuma kadar gelmiş bazı kadın hastalar bildirilmiştir. Miller tarafından tanımlanmış 3 tip gebelik inkarı vardır. Afektif inkar; gebe olduğunu bilişsel düzeyde kabul etmesine karşın emosyonel semptomları olan hastaları tanımlamaktadır. Pervazif inkar; hem emosyonel hem de bilişsel olarak inkarı olan hastaları içerir. Psikotik inkarda ise; bizaar nitelikte olabilen semptom ve bulgular vardır. Bu hastaların gebeliğe karşı bilinç dışı yoğun korkuları sebebiyle; gebelik süreci hastanın farkındalık alanı dışında kalabilir. Ayrıca; infantisid gibi adli olaylar ortaya çıkabildiğinden bu hastalar genellikle cezaevlerine gönderilmektedir bu sebeple psikiyatri kliniklerinde detaylı değerlendirilememektedir. İnfantisid gibi çok ağır sonuçları olabilen bu klinik tablo hakkında daha fazla araştırmaya gerek vardır.

Doç.Dr.Murat Eren ÖZEN
Ruh Sağlığı ve Hastalıkları (Psikiyatri) Uzmanı