Ergenlik Dönemi Sorunları ve Ergenlerle İletişim
ERGENLİK DÖNEMİ
Ergenlik dönemi 11 - 12 yaşlarında başlayıp yirmili yaşların başlangıcına kadar sürer ve kişide hızlı bir şekilde bedensel; ruhsal; sosyal değişiklikler görülür.Ergenliğin ilk yıllarında en çok fizyolojik değişiklikler görülür.Boy hızlı bir şekilde uzar. Kızlarda östrojen hormonu erkeklerde ise androjen hormonu hızla artar. Ergenliğin orta dönemi dediğimiz kısımda ise (15-17 yaş) kişiler yoğun olarak utangaçlık yaşarlar.Küçük olarak görünen sorunları büyütür. Dünyaları kendine yöneliktir ve hep ön planda olmak istemektedirler. Ailesinden ve çevresinden daha çok ilgi ve sevgi bekleyişi içindedirler. sık sık kaygı ve umutsuzluğa kapılabilirler.Ayrıca çabuk sinirlenip çabuk sıkılabilirler. Benmerkezci oldukları için düşünmeden davranırlar. Hızlı fizyolojik değişimlerinden dolayı kişi sakardır. Hayatının bu evresinde kıskanç olmaları normal bir süreçtir. Çevresinin beğeni ve taktiri onlar için önemli bir durumdur. Bu dönemde derslere ilgisinin azalması normaldir. Saatlerce yalnız kalabilirler ve hayaller kurabilirler. kişide gelip geçici heveslerinin olması bu dönemde normaldir. onlar için agresyonlu bir dönemdir. Son dönem dediğimiz kısımda ise (17-20 yaş) kişinin davranışlarındaki çelişki ve tutarsızlık azalmaya başlamaktadır. Kişi ilerleyen süreçlerde daha istikrarlı ilişkiler kurmaya başlar. Kişide bağımsızlık duygusu ;kendi kararlarını verme; seçim yapma konusunda çelişkileri azalmaya başlamaktadır. Karşılaştığı sorunlarla başa çıkabilme de daha gerçekçidir ve amaca yönelik çözümler üretebilir. Kişiler bu dönemde işi ve meslek seçimi ile ilgili kararlar almaya başlar ve sorumluluk almaya yönelirler.Kişiler bu dönemde sıkıntı ve kaygı yaratacak durumlarla başa çıkabilme olgunluğuna erişmeye başlamıştır
ERGENLİK DÖNEMİNDE SINAV KAYGISI
Bu dönemde sınav kaygısı çok fazla yaşamaktadırlar. kişiler Dikkati toplamakta; sınava başlamakta ve soruları anlamakta güçlük çekebilmektedir .Bilinen bir soruda hata yapma korkusuna bağlı yoğun heyecan;Kötü not alma beklentisi; Öfkelenme ;Sınavın kötü geçeceğine inanma;Sürenin yetmeyeceği düşüncesi;Zor gelen sorularda paniğe kapılma ve aşırı heyecanlanma gibi durumlar gözlemlenebilir .Buna bağlı olarak . Terleme; kızarma; kalp çarpıntısı gibi fizyolojik belirtiler gözlemlenebilir.Bu dönemde arkadaşlarıyla kıyas yapılmamalıdır. Bu durum kişide özgüven eksilikliğine; değersiz olduğuna yönelik izlenimler bırakmaktadır
ERGENLERLE SAĞLIKLI İLETİŞİM NASIL OLMALI?
Kişilere ne olursa olsun her zaman yanlarında olduklarınızı hissettirin. Onlara sorumluluklar verin ve hayatlarındaki sorunları kendileri çözmeleri için bir zaman tanıyın ve şunu belirtin; çıkmaza girdiğinde biz senin yanındayız ve istediğin zaman bize danışabilirsin. Hayatındaki kararları kendi başına almasına izin verin. Bir sorun oluştuğunda bu sorunu birlikte çözümleyin. Fikirlerine önem verin. İstemediğiniz bir durum karşısında eleştirmek ; suçlamak ya da kızmak yerine neden onaylamadığınız ile ilgili gerekçelerinizi dile getirin.Evde ortak kararlar alınırken mutlaka fikirlerini söylemesine izin verin . Durumla ilgili sessiz kalıyor ise siz mutlaka fikrini k sorun bu durum onun kendisini değerli hissetmesini ve bir birey olduğunu düşünmesini sağlayacaktır.Öte yandan aile içinde önemsendiğini hissedecektir. Başkalarıyla kıyaslama yapmayın; bu durum kendisini değersiz ve özgüvensiz hissetmesini sağlayacaktır. Onun yerine neler yapabiliriz bu durum ile ilgili beraber konuşalım diyebilirsiniz. Bunları yaparken ben dili ile konuşmaya özen göstermelisiniz.
Ergenlik dönemi 11 - 12 yaşlarında başlayıp yirmili yaşların başlangıcına kadar sürer ve kişide hızlı bir şekilde bedensel; ruhsal; sosyal değişiklikler görülür.Ergenliğin ilk yıllarında en çok fizyolojik değişiklikler görülür.Boy hızlı bir şekilde uzar. Kızlarda östrojen hormonu erkeklerde ise androjen hormonu hızla artar. Ergenliğin orta dönemi dediğimiz kısımda ise (15-17 yaş) kişiler yoğun olarak utangaçlık yaşarlar.Küçük olarak görünen sorunları büyütür. Dünyaları kendine yöneliktir ve hep ön planda olmak istemektedirler. Ailesinden ve çevresinden daha çok ilgi ve sevgi bekleyişi içindedirler. sık sık kaygı ve umutsuzluğa kapılabilirler.Ayrıca çabuk sinirlenip çabuk sıkılabilirler. Benmerkezci oldukları için düşünmeden davranırlar. Hızlı fizyolojik değişimlerinden dolayı kişi sakardır. Hayatının bu evresinde kıskanç olmaları normal bir süreçtir. Çevresinin beğeni ve taktiri onlar için önemli bir durumdur. Bu dönemde derslere ilgisinin azalması normaldir. Saatlerce yalnız kalabilirler ve hayaller kurabilirler. kişide gelip geçici heveslerinin olması bu dönemde normaldir. onlar için agresyonlu bir dönemdir. Son dönem dediğimiz kısımda ise (17-20 yaş) kişinin davranışlarındaki çelişki ve tutarsızlık azalmaya başlamaktadır. Kişi ilerleyen süreçlerde daha istikrarlı ilişkiler kurmaya başlar. Kişide bağımsızlık duygusu ;kendi kararlarını verme; seçim yapma konusunda çelişkileri azalmaya başlamaktadır. Karşılaştığı sorunlarla başa çıkabilme de daha gerçekçidir ve amaca yönelik çözümler üretebilir. Kişiler bu dönemde işi ve meslek seçimi ile ilgili kararlar almaya başlar ve sorumluluk almaya yönelirler.Kişiler bu dönemde sıkıntı ve kaygı yaratacak durumlarla başa çıkabilme olgunluğuna erişmeye başlamıştır
ERGENLİK DÖNEMİNDE SINAV KAYGISI
Bu dönemde sınav kaygısı çok fazla yaşamaktadırlar. kişiler Dikkati toplamakta; sınava başlamakta ve soruları anlamakta güçlük çekebilmektedir .Bilinen bir soruda hata yapma korkusuna bağlı yoğun heyecan;Kötü not alma beklentisi; Öfkelenme ;Sınavın kötü geçeceğine inanma;Sürenin yetmeyeceği düşüncesi;Zor gelen sorularda paniğe kapılma ve aşırı heyecanlanma gibi durumlar gözlemlenebilir .Buna bağlı olarak . Terleme; kızarma; kalp çarpıntısı gibi fizyolojik belirtiler gözlemlenebilir.Bu dönemde arkadaşlarıyla kıyas yapılmamalıdır. Bu durum kişide özgüven eksilikliğine; değersiz olduğuna yönelik izlenimler bırakmaktadır
ERGENLERLE SAĞLIKLI İLETİŞİM NASIL OLMALI?
Kişilere ne olursa olsun her zaman yanlarında olduklarınızı hissettirin. Onlara sorumluluklar verin ve hayatlarındaki sorunları kendileri çözmeleri için bir zaman tanıyın ve şunu belirtin; çıkmaza girdiğinde biz senin yanındayız ve istediğin zaman bize danışabilirsin. Hayatındaki kararları kendi başına almasına izin verin. Bir sorun oluştuğunda bu sorunu birlikte çözümleyin. Fikirlerine önem verin. İstemediğiniz bir durum karşısında eleştirmek ; suçlamak ya da kızmak yerine neden onaylamadığınız ile ilgili gerekçelerinizi dile getirin.Evde ortak kararlar alınırken mutlaka fikirlerini söylemesine izin verin . Durumla ilgili sessiz kalıyor ise siz mutlaka fikrini k sorun bu durum onun kendisini değerli hissetmesini ve bir birey olduğunu düşünmesini sağlayacaktır.Öte yandan aile içinde önemsendiğini hissedecektir. Başkalarıyla kıyaslama yapmayın; bu durum kendisini değersiz ve özgüvensiz hissetmesini sağlayacaktır. Onun yerine neler yapabiliriz bu durum ile ilgili beraber konuşalım diyebilirsiniz. Bunları yaparken ben dili ile konuşmaya özen göstermelisiniz.