Engellenme; incinme veya gözdağı karşında gösterilen saldırganlık tepkisi; kızgınlık anlamlarına gelir.
Aslında diğer tüm duygular gibi; heyecan; sevinç; korku; üzüntü gibi; yaşanması gereklidir. Her insanda olması gereken; olmadığı zamanlarda endişelendiğimiz diğer duygular gibi…
Öfke tamamen normal; çoğunlukla da sağlıklı bir duygudur.
Ancak bizim burada ayrımını yapmamız gereken şey öfkeden sonra ortaya çıkan saldırganlık duygusudur. Bazı olaylar karşısında öfke hissetmesek zira kendimizi savunamaz ve belki yaşadığımız şeyin farkına varamayız. Ancak öfkemiz ortaya çıktıktan sonra bunu sakince yönetebiliyor muyuz; yoksa saldırıyor muyuz.?
Eğer öfke kontrolden çıkar; yıkıcı hale gelmeye başlarsa; iş yaşamında; kişisel ilişkilerde ve hayatınızın genel niteliğinde problemlere sebep olabilir. Ayrıca size kendinizi tahmin edilemez ve çok güçlü bir duygunun kölesiymiş siniz gibi hissettirebilir.Öfke “hafif bir rahatsızlıktan; şiddetli kızgınlık ve hiddete kadar değişebilen bir duygudur”. Diğer duygular gibi fizyolojik ve biyolojik değişimler tarafından izlenir; öfkelendiğinizde; enerji hormonlarınız adrenalin ve noradrenalinle beraber kalp hızınız ve kan basıncınız da yükselir.
Öfkede ana sıkıntı; öfkenin varlığı değil; kontrol edilmesi ve iç dünyamızda öfkeyi işleyememekten kaynaklanan saldırganlığa; şiddete dönüştürme halidir. Kontrol etmeyi öğreneceğiniz durum; öfkenin kendisi değil; öfke anında aklınıza gelen bu saldırgan tutumlardır.
Öfke hem içsel hem de dışsal sebeplerden kaynaklanıyor olabilir. Belirli bir insana (patrona) veya bir olaya (yağmur yağması gibi) öfkelenmiş olabilirsiniz veya öfkeniz genel kişisel sorunlarınızdan da kaynaklanıyor olabilir. Hatıralar veya travma canlandırıcı olaylar da öfke duygularınızı harekete geçirebilir.
"Yağmur niye yağdı ki? Benim bugün işim vardı dışarıda. Bak böyle de giyindim çıktım. Tabi yağmur beni bekledi; tabi ben o kadar şanssızım ki" veya "Yola bak her yer çamur içinde? Ayakkabılarım çamur içinde kaldı?"
"Trafiktesiniz şimdi nereden çıktı bu trafik ben yoldan geçiyorum diye şehrin tüm araçları burada" diye öfke duyuyor olabilirsiniz.Aslında baktığımız zaman bazı duygularımız tetiklendiği zaman kendimizi öfkeli hissediyoruz. Yani dış dünyadan ya da içimizden bir tetikleyici geçiyor mesela yağmur yağdı;
ardından düşüncemiz evet TABİ BEN çok şansımız; herkes bana karşı gibi. Ardından duygumuz aktifleşiyor; öfkeleniyoruz. Evet bu sadece bana olur zaten. Buna dayanamam bu ne ya gibi düşüncelerle öfkemizi daha da artırıyoruz.
Öfkenin aşamaları şöyle gelişebilir.
1. Sinir patlamasına neden olacak bir olay gerçekleşir.bu öfkenin zaten geçmişle bir bağlantısı vardır.
2. Geçmiş ile şu an birleşince kişinin eli ayağı titrer. Kalbi çarpmaya başlar. Nefes alışverişi sıklaşır.
3. Fiziksel belirtilerin başlaması ile beraber öfke sinir patlaması halinde kendini gösterir. Kişi adeta savaşa gidiyor gibidir !!!.
4. Kişi içindekileri söyleyince geçici bir rahatlama oluşur.
5. Kişi rahatlamayı üstünden attıktan sonra pişman olmaya başlar. Karşı tarafa haksızlık yaptığını; aşırı tepki verdiğini düşünür. Bazen de öfkesinin yasal bedelleri ile karşılaşır.
Eğer öfkeniz gerçekten kontrolden çıkıyorsa veya ilişkinize ya da hayatınızın diğer önemli noktalarına zarar veriyorsa;
Öfkelendiğinizde ben kimim; bu duygular ne; geri planda ne yaşıyorum diye bakmak gerekiyor. Bir şeyler ters gidiyor diye ne yaşadığımızı incelemey; şu an neye ihtiyacım var; hangi isteğim karşılanmıyor gibi bakmak ve bunu kelimelerle ifade etmek gerekiyor.
Öfke var olması gereken ancak ortaya çıktığı zaman doğru yollarla ifade edilmesi gereken bir duygudur. Öfke kontrolünde rahatlama egzersizleri; bilişsel yeniden yapılandırma teknikleri; iletişim dilinin düzenlenmesi önem arz etmektedir.