Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Süper Kahramanlar; Çocuklara Azimli Olmayı da Öğretiyor...

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 22:13    Güncellendi: 18.02.2025 22:13
Süper Kahramanların; çocukların hayatında önemli bir yeri vardır. İzlediği çizgi filmler ya da okunan kitaplar yetmez hayallerinde sonsuza dek yaşatabilirler. Çocuklar; hayatı kahramanlarının gözünden görürler. Onların gerçekliğine inanırlar. Israrla masallarda olduğunu söyleseniz de gerçek olduğunu savunurlar. Bu kahramanların etkisi en çok okul öncesi dönemde görülmektedir. Eğitimciler ya da anne babalar bu gelişim sürecinde kahramanları fırsata çevirmeyi bilmelidirler.

Çocuk gelişiminde kahramanların etkisi sadece hayal gücünü etkilememektedir. Son yapılan bir araştırmaya göre çocukların yaratıcılıklarının yanında bilişsel işlevlerini; özgüvenini; yeterlilik duygusunu; azimli olmalarını; problem çözme becerilerini ve sosyal duygusal alanını önemli ölçüde etkilediği bulunmuştur.

“Batman Etkisi” Deneyi
Hamilton College ve Minnesota Üniversitesinden 6 araştırmacı teknoloji ile çocukları görevde bırakan şeyleri görmek için deney tasarlamışlar. Örneklem grubu 4 ile 6 yaş arası 180 çocuğu kapsamaktadır. Çocuklara sıkıcı bir bilgisayar görevi verilmiş ve 10 dakika boyunca yapmalarını istemişler. Ayrıca sıkıldıklarında test odasında bulunan tablette bir oyun oynama hakkı da verilmiş. Amaç; çocukların sıkıcı görevleri tamamlamasını etkileyen değişkenleri saptamak. Çocukları 3 gruba ayırmışlar. Birinci gruptaki çocuklara sıkıcı görevi yaparken sadece çalışmasının zor olup olmadığını sormuşlar. İkinci grup çocuklara ise ismiyle hitap ederek çalışmasında zorlanıp zorlanmadığı sorulmuş. Üçüncü grup çocuklara ise daha farklı bir yöntem uygulamışlar. Bu çocuklara birkaç karakter sunmuşlar. Bunlar; Batman; Bob; Rapunzel ve Dora. Çocuklar bunları seçtikten sonra pelerin vs. karakterin materyallerini de giyip görevlerini yapmaya devam etmişler. Bu gruptaki çocuklara ise “Batman çok zorlanıyor mu?” gibi karakterin ismiyle sorular sormuşlar. 3 gruptaki çocuklara çalışmada zorlanıp zorlanmadıklarını üç farklı şekilde sormuşlar. Araştırmanın sonucunda kahraman kimliğine bürünen çocuklar sıkıcı göreve zamanının %46sını verirken diğer iki grup ise %29 verdiği bulunmuş.

Karakterlerin çocukların çabası üzerinde etkisi var.

Bu araştırmanın sonuçlarına göre; çocuklar başka biri gibi davrandığında elindeki görevi daha kolay tamamlamışlar. Başka bir karakter olmanın çocukların çabaları ya da azimleri üzerinde olumlu etkisi olduğunu tespit edilmiş. Kendisinden farklı bir karakter gibi olmak; onun materyallerini takmak çocukların azmine etki ettiği gibi problem çözme; bilişsel beceriler ve sosyal duygusal alanını da olumlu yönde etkilediğini bulmuşlar. Rol yapmanın mutlu olma ve günlük görevlerine odaklanmak için mükemmel strateji olduğunu da eklemişler.

Bu araştırma sonucunda okul öncesi çocukları anlamamız biraz daha kolaylaşıyor. Hayatta her zaman çocukların sevdiği ve istediği görevler olmayabiliyor. Bazı işleri zorlanıp yarıda bırakabiliyorlar. Azimli olması için birçok şey denenebiliyor. Bu araştırma güzel bir farkındalık sağlıyor. Çocukların dilinden biraz daha anlayabilmenin yanında karakterlerin çocuklar üzerinde ne kadar etkili olduğunu da vurguluyor. Özellikle güçlü ve iyi özellikleri olan kahramanlar seçildiğinde hayatının her alanında kullanabileceğiniz ipuçları da veriyor. Araştırmadaki diğer iki gruptaki çocuklara göre tek fark; karakter seçmiş olup üçüncü sahış gibi onlarla konuşmalarıydı. “Batman zorlanıyor mu?” Çünkü o gruptaki çocuklar kendilerini batman gibi hissedip görevlerini güçlü yönleriyle tamamlamaya çalışıyorlardı.

Azim için psikolojik mesafe koy!
Azim; çocukların sorunlarını çözmesi ve yeni beceriler öğrenmesi için görevin uzun süre yapılmasına yardımcı olur. Çocukların gelişimleri için gerekli olsa da yapmak istemedikleri birçok görev olabiliyor. Bu araştırmanın sonucuna göre okul öncesindeki çocuklar sıkıcı işleri “şunu yap” dediklerinde yapmakta zorlanıyorlar. İsmiyle söylendiğinde biraz daha etkili olabiliyor ama karakterle yaklaşıldığında daha fazla çaba gösterdiği tespit edilmiş. Bunun için yapılacak şey; çocukla yapacağı görev arasına psikolojik mesafe koymaktır. Araştırmada bu mesafe süper kahramanlarla sağlanmıştır. Bunu gündelik hayatta anne babalar da kullanabilir. Çocukların yapmak istemedikleri sıkıcı işler de etkili olabilir.

Çocuklara birkaç güçlü ve olumlu kahraman arasından birini seçip onun gibi odasını toplayacağını söylemeyi deneyin. Örneğin; “pamuk prenses ve yedi cüceler için temizlik zamanı geldi”. Çocuğunuzla toplayana kadar pamuk prenses gibi iletişime geçin. Şurup içmeyi reddeden çocuğunuza “Süpermenin süper suyunu içip güçlenmesine yardım etmek ister misin? Gibi önerilerde yer alıyor.

Okul öncesinde harekete geçiren en etkili yöntem!
Çocukların kahramanların özelliklerine bürünmesiyle azimli olma arasında anlamlı bir ilişki bulunmuş. Bunun için okul öncesi dönemde etkili olan bu alternatif yöntemi de hayata geçirmek gerekir. Olumlu özellikleri olan kahramanlar çocuklara kendilerini güçlü hissettirir. Çocuğunuzun güçlü özellikleri olduğunu bilmesi içsel kaynaklarını geliştirdiği gibi yeterlilik duygusu da sağlamaktadır. Çocuğunuzun zor görevlerde yılmayıp devam edebilmesi için sevdiği bir kahraman olarak yapmasını önerebilirsiniz. Bu illa ki bir süper kahraman olmayabilir. Bir hayvan da olabilir. Önemli olan zor görevlerde başka bir karaktermiş gibi yaklaşıp çabalamasını sağlamaktır.
Okul öncesi çocukları ile çalışırken de yapması sıkıcı gelen görevler için sevdiği olumlu bir karakter seçmesini isteyebilirsiniz. Karakterini seçtikten sonra sanki o karakter yapıyorcasına yönergelerde bulunabilirsiniz. Karaktere ne kadar odaklanırsanız çocuklarda o kadar çaba sarf edebilir.

“Hadi yemeğini bitir!”;
“Elif; yemeğini bitir!”;
“Batman yemeğini bitirdi mi? Az sonra zor bir görev onu bekliyor. Batman’in yardımına ihtiyacı var.”

“Batman Etkisi” deneyinde olduğu gibi üç farklı yaklaşım tarzından hangisi daha etkili olur? Şimdiye kadar ilk ikisini defalarca söylemiş olabilirsiniz. Kronik bir yeme problemi elbette sadece bu yaklaşımla çözülmeyecektir. Rutin hayatınızda çocuğunuzun çaba göstermediği durumlarda yılmaması için deneyebilirsiniz. Örneğin; defalarca deneyip yapamadığı bir etkinlikten tamamen vazgeçtiğinde bir de bu yöntemi deneyebilirsiniz. Örümcek adam olmayı seçmişse mümkünse ona özgü bir materyali de takabilir. Örümcek adamın bu etkinliği çok yapmak istediğini söyleyebilirsiniz. Çocuğunuza ismiyle hitap etmek yerine örümcek adam olarak hitap edebilirsiniz.

Çocuğunuzun yapması gereken zor ve sıkıcı işlerde zorlandığını fark ettiğinizde hemen kendisiyle görevi arasına bir “kahraman mesafesi” koyun. Çocuklar kahramanına ait güçlü özellikleri devam ettirebilmek için görevleri zor da olsa çabalayabiliyorlar. Kahramanlarına yardım etmek adına yılmadan deneyebiliyorlar. Çocuklar kahramanları aracılığıyla zor görevlerde bulunmayı; denemeyi ve çaba göstermeyi öğreniyorlar. Sonuç olarak; beyin kahramanın değil kendisinin “yapabildiğini”; “azimli olmasını”; “yeterli olduğunu” ve “başarısız olduğunda tekrar deneyebileceğini” kaydediyor.