Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Doğru Davranış İçin Doğru Tutum

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 22:13    Güncellendi: 18.02.2025 22:13
Ebeveyn tutumu çocucuğun karakterini etkileyen en önemli çevresel etmendir. Çocuğun ilk okulu evdir; öğretmenleri de anne ve babası. Çocuğa evde öğrettiklerimiz; dış dünyada onaylanan davranışlar açısından standartları oluşturacaktır. Çocuklar her geçen gün yeni bir beceri kazanırken; çevreyle nasıl iletişime geçeceği hakkında da bir çok deneyim edinmiş olur.
Yetişkinlerle gün içerisinde etkileşimde bulunurken; araştırma yaparak güç ve kontrollerini keşfederler. Başkalarına karşı nasıl bir tavır almaları gerektiğini; yaptıklarının ne kadarına tahammül edileceğini yaşayarak öğrenirler.
Çocuğun sevgiye; şevkate; ilgiye; güvene ihtiyacı olduğu kadar kurallara da ihtiyacı vardır.Çocuklar kurallara uymak konusunda söyleneni yapmaktan ziyade yapılanı yapmayı tercih ederler.
Ailelerin yaptığı en büyük hata ise ya cezacı yaklaşım ya da yumuşak yaklaşım uygulamaktır. En olumsuz sonuçları veren ise tutarsızlıktır. Çocuklar anne babalarının sınırlarını zorlayarak kendi isteklerini yaptırmaya çalışırlar. Kimi zaman bu durum iktidar kavgasına dönüşerek büyük inatlaşmalara ve büyük kavgalara dönüşür. İnatlaşmak iletişimin önünde ki en büyük engel haline gelir. Sağlıklı bir kişilik gelişimi ve doğru iletişim için olması gereken demokratik yaklaşımı uygulamaktır. Şimdi bu saydığımız ebeveyn tutumlarını yakından inceleyelim;
Cezacı yaklaşım; temel hedeflerimizden bir kısmını karşılar. İstenmeyen davranışı durdurur fakat bağımsız problem çözmek; sorumluluk almak ve otokontrol sağlamak hakkında olumlu dersi veremez. Sebebi; kararları ebeveynin vermesi ve problem çözme aşamalarını ebeveynin yürütmesidir. Bütün güç ve kontrol ebeveyndedir. Çocuklar bu şekilde sorumluluk alma ve öğrenme fırsatlarını kaybederler. Bu yaklaşımla yetişen çocuklar toplumda özgüveni düşük ya da aşırı zorba bireyler olarak karşımıza çıkar.
Yumuşak yaklaşımda ise ebeveynler; çocuklarını işbirliği yapmaya ikna edebilmek için sürekli yöntem değiştirip farklı taktikler uygularlar. Sürekli tekrar eder; hatırlatır; yalvarırır; pazarlık eder; mantık yürütür; tartışır; azarlar; rüşvet ve özel ödüller sunar çocuğu bir şekilde ikna etmek için büyük çaba sarf ederler. Bu yaklaşımda kararları hep çocuk verir; ebeveynin hiçbir otoritesi olmaz; problemi çözmek için çaba sarf eden taraf hep ebeveyn olur. Bu yaklaşımla yetişen çocuklar toplumda uyumsuz; inatçı; anlayışsız; problem çözme becerisi olmayan ve ben merkezci bireyler olarak karşımıza çıkar.
Gelelim olması gereken demokratik yaklaşıma. Demokratik yaklaşım uygulayan ebeveynler; yanlış davranışı durdurur; sorumluluk öğretir; yapılan olumsuz davranışın sonuçlarıyla yüzleştirir; onaylanan davranışlarla ilgili kuralları net bir şekilde iletir.Demokratik yaklaşımda sınırlar nettir. Hayır; hayır demektir. Mesajlar davranış üzerinde yoğunlaşır; Ve davranışın sonucunda olacaklar çocuğa açık bir şekilde ifade edilir. Seçme hakkı çocuğundur. Seçimin sonucu da çocuğun sorumluluğudur. Bu süreçte sınırları belirlerken; açık; anlaşılır ve kesin olunmalıdır. Sözler davranışlarla desteklenmelidir. Bu yaklaşımla yetişen çocuklar ise sorumluluk sahibi; problem çözme becerisi gelişmiş; uyumlu ve anlayışlı bireyler olarak karşımıza çıkar.
Unutmayın; çocuklarda karşılaştığımız bir çok davranış probleminin sebebi yanlış ebeveyn tutumudur. Çocuklar yaşayarak öğrenir; bir çok davranışı anne babasını taklit ederek kazanır. Eğer siz çocuğunuzun davramasını istediğiniz şekilde davranmıyorsanız çocuktan böyle bir beklenti içine girmeniz boş bir çabadır.

Çocuk Gelişimi Uzmanı
Dilara BİLGE