Bu yazıyı okuyorsanız eğer; LGBTİ üzerine pek çok araştırma yaptınız; bir sürü karşıt görüşü kafanızda ölçüp tarttınız ve bu özelliği hayatınızın neresinde ve nasıl konumlanacağını düşünmekle oldukça fazla zaman harcadınız; ama kafanızda hala bazı soru işaretleri olabilir. Çünkü bu konuyu konuşamayan; bu konuda sağlıklı değerlendirmeler yapamayan insanları çevrenizde gördükçe rahatsız hissediyorsunuz. Yeri geliyor düşünmeden söylenmiş bir söz sizi yaralıyor; yeri geliyor onaylayan cümleler söyleseler de beden dilleri aksini söyleyerek bu konuyu anlamakta güçlük çektiklerini ele veriyor. En kötüsü ise bilinçli biçimde bu konuda eleştirel ve ötekileştirici üslupla yapılan konuşmalara şahit olmak olsa gerek...
Bu belirsizlik; çelişki ve/ya reddedilme içeren tepkiler bir dizi olumsuz duyguyla yaşamanıza ve sorgulamalar yapmanıza sebep oluyor.
Ailem bu durumu kabullenir mi? Arkadaşlarım? Akrabaların? Öğretmenlerim/İş çevrem? Bir eleştiriye maruz kalır mıyım? Kimle paylaşmalıyım? İfşa edilirsem? Toplum tarafından dışlanırsam? Cezalandırılırsam?
Gibi varoluşsal yükü ve ızdırabı fazla olan bu sorgulamaları tek başınıza yüklenmek zor bir şey olsa gerek. Peki ne yapmalıyım? diye düşünüyorken kendinizi bulursunuz. Ne yaparsam onaylanırım; kabul edilirim ve hak ettiğim değeri görürüm?
Bunun bir tane ve çok basit bir cevabı var: Hiçbir şey...
Hiçbir şey yapmanıza gerek yok. Herkesle eşit haklara sahipsiniz. Herkes kadar normalsiniz. Herkes kadar değerlisiniz; sevilirsiniz; yeteneklisiniz. Herkes gibi güçlü ve zayıf yönleriniz var. Kabul görmek için fazladan çaba göstermeniz gerekmiyor. Olduğunuz gibi yaşamınıza devam etmeniz ve amaçlarınızın peşinden gitmeniz yeterli.
Tabii bu süreçte sizi zorlayacak insanlarla karşılaşabilirsiniz ve kendinizi olası saldırılardan korumanız için bazı baş etme becerileri geliştirmeniz gerekebilir. Bu noktada seans deneyimlerimden edindiğim bazı önemli noktalarla ilgili bilgi vermek ve yardımcı olmak isterim.
1- LGBTİ li bir birey olduğumu kimlerle paylaşmalıyım? Bu konuda dikkatli olmakta fayda var. Özellikle bu özelliğini yeni keşfetmiş; henüz yaşı küçük olan bireylerin aceleci davranmamalarını öneririm. Bu konuyu paylaştığınızda kendi duygularını kontrol edemeyecek; ya da bu sırrı saklamakta zorlanacak kişiler; daha büyük sorunlar yaşamanıza sebep olabilir. Öncelikle kimseye söylemek zorunda olmadığınızın farkında olun. Kimsenin onayını almak zorunda değilsiniz Paylaşmak istiyorsanız ve bu durumu hoşgörü ile ve normal olarak karşılayacağından emin olduğunuz kişilerle paylaşmak daha sağlıklı olacaktır.
2- İnsanların bu konuyu birden anlayıp kabullenmelerini beklemeyin. Keşke bu özelliğin ne kadar doğal; normal bir durum olduğunun herkes farkında olsa ama ne yazık ki toplumun bu konuda derin önyargıları var ve önyargılar/sabit fikirler kolay değişmiyor. Ancak yine de onları suçlamayın ve kendinizden uzaklaştırmayın. Bir düşünün; sizin için bile kabullenmesi ve anlamlandırması belirli bir zaman gerektirirken onlar nasıl hemen anlasın? Kimsenin mükemmel olmadığını unutmayın. Aynı zamanda insanlarla olan ilişkinizdeki tek boyut LGBTİ ile ilgili görüşleri değil. Size iyi gelen başka bir sürü yönleri olabilir. Bir konuda sizi anlamamaları sebebiyle size iyi gelen diğer yönlerinden mahrum kalmak size daha yalnız hissettirebilir. Önyargılarının bilgisizlik; bilinçsizlik ve korkularından kaynaklandığını fark edip önemsememeyi deneyebilirsiniz.
3- Kendinize zaman tanıyın. Cinsel yönelim ya da cinsel kimliğinizi kabullenmek; bu konuda kendi önyargılarınız ve korkularınızla yüzleşmek; korkularınızın üzerine gidip özgürleşmek için zamana; çabaya ve desteğe ihtiyacınız var. Kendinize karşı hoşgörülü olun ve kabullenmenin bir süreç olduğunun farkında olun. Bu süreçte hatalı düşüncelerle kendinizi yormamak için bir uzmandan destek alabilirsiniz.
4- Neden ben? Neden benim başıma bu geldi? Başımızdan zor bir şey geçtiğinde bu soruyu sorarız ve yaşadığımızın adaletsizlik olduğunu düşünürüz. Neden ben? cevap vermesi zor bir soru. Hayatta başımıza bazen istemediğimiz şeyler gelir. Durumu kabullenmemek ise acı verir. Bir danışanım Görme engelli doğduğum için hiçbir zaman Neden ben demedim. Bu durumu kabullendim ve elimden geleni yaptım; kendimi geliştirdim; sosyalleşmekten vazgeçmedim; üniversiteyi bitirdim. Ama şimdi sevgilim beni ter ketti ve Neden ben? diyorum. Aslında bu sorunun kendisi hatalı; başımızdan kolay-zor bir sürü olumsuz şey geçer... demişti. Bu kıymetli farkındalık bana da çok katkı sağladı. Hayatta karşılaştığımız zorluklar bizi olgunlaştırır; büyütür; güçlendirir. Bizi biz yapar. Ünlü terapist Carl Jung Zorluklar sağlık için gereklidir der. LGBTİ li bir birey olmak aslında sorun değildir ama toplumun sağlıksız bakış açısı ile mücadele etmek ve kendini kabullenmek bazı kişiler için zorlu bir süreç olabilir.
Cinsel yönelimimiz özelliklerimizden sadece biri ve bunun dışında bir sürü özelliğimiz var. Kişilik özelliklerimiz; becerilerimiz; hayallerimiz; hedeflerimiz; değerlerimiz; kurallarımız... Kendimizi anlamaya ve tanımaya çalışırken tek bir boyuta odaklanmak yerine tüm özelliklerimizin farkında olmak daha gerçekçi olacaktır. Sorun olarak algıladığımız tüm konuların temelinde o konuyu aşırı düzeyde merkeze koymak ve olumsuz bir durum gibi algılamak yatar. Daha gerçekçi bakış açıları geliştirerek olaylara objektif yaklaşmayı öğrenmek için denemeler yapabilirsiniz. Bu konuda yardımcı kitaplardan ve uzmanlardan destek alabilirsiniz.
Cinsellik heteroseksüellik-homoseksüellik kalıpları ile açıklanacak kadar iki uçlu bir şey değil. Lezbiyen; gey; biseksüel; transeksüel; interseks gibi terimlerle açıklanacak kadar da sınırlı değil. Her bireyin cinselliği algılayış ve yaşayış şekli kendine özgüdür ve bir başkasına zarar vermediği sürece yetişkin bireylerin cinselliği; tüm farklılıklarıyla; saygı duyulması gereken bir olgudur. Gerek bireysel; gerek toplumsal olarak cinsellik ile ilgili farklılıklar konusunda bilinçlenmeye ve hoşgörüye ihtiyacımız var.
Dünya genelinde yayılan bu bilinçlenme akımının tüm ruhlara işlemesi umuduyla yazımı sonlandırırken LGBTİ li bireyler olarak hak ettiğiniz saygı ve onuru kendini içinizde fark etmeniz; kendinize hoşgörülü; anlayışlı ve motive edici bir yaklaşımda olmanız ve hayattan dilediğiniz doyumu alarak yaşamanızı diliyorum. Kendinize inanın; amaçlarınıza ve hedeflerinize odaklanın; size iyi gelecek; destekleyici bireylerle temas kurmaya çalışın. Başkalarının sizden beklediklerine değil; kendi istek ve ihtiyaçlarınıza odaklanın ve o yolda mücadele edin. Asla umudunuzu kaybetmeyin. Asla kendinizi suçlamayın. Asla kendinize zarar vermeyi bir seçenek olarak ele almayın. Asla bir başkasının hatalı düşünceleri yüzünden hayattan vazgeçmeyin. Bu durumu bir engel olarak değil; bir şans olarak ele alın. Bu süreçte yaşayacağınız deneyimleri kabul edin ve onlardan edineceğiniz bilgilerin hayatınızı zenginleştireceğinin farkında olun. Sizin yaşadığınız zorluklardan geçen diğer insanlara ışık olun; umut olun.
Sevgilerimle.
Not: Danışanlardan verilen örnekler izinleri alınarak ve tanınmamaları için üzerinde değişiklikler yapılarak yazıya eklenmiştir.