Eşim Üzerimde Baskı Kurmaya Beni Kontrol Etmeye Çalışıyor
Eşim üzerimde baskı kurmaya beni kontrol etmeye çalışıyor
Evliliklerde sık sık karşılaştığımız bir histir kontrol edilme hissi. Özellikle evliliğin ilk yıllarında eşlerin yeni düzene uyum sağlama sürecinde birbirlerini değiştirme geliştirme çabaları çoğunlukla diğer tarafta kontrol etmeye çalışıyor ;üzerimde hakimiyet kurmaya çalışıyor diye yorumlanabilmektedir.
Aslında her iki tarafta olumlu bir şeyler yapmak istemektedir. Erkek kurallar koyarak evliliğinin bir sisteme ; düzene oturmasını istemektedir. Bu düzenin oluşması için kurallar koyması gerektiğini düşünür böylece dışarıdan gelebilecek olumsuz etkileri önlemiş olacaktır. Nihayetinde eşi onun için zayıf narin korunup kollanılması gereken kişidir. Bu nedenle kuralları koymak onun için önemlidir. Kurallar onun yere daha sağlam basmasına imkan verecek; yaşanması muhtemel sorunlar bu yolla önemli ölçüde yaşanmayacaktır. Erkek eşinin gözünde zayıf yetersiz biri olarak hiçbir zaman görünmek istemez. Ona göre o ;güçlü olan; eşini ;evini ;çocuklarını koruması gereken kişidir. Bunu yapamadığı zaman kendini çok güçsüz ve yetersiz hisseder bu nedenle kurallar koyması gerektiğini düşünür zaten yaşadığımız toplum erkeğin hakim; baskın güç olması gerektiği şeklinde mesajları doğumdan itibaren sürekli erkeğe vermektedir. Bu nedenden dolayı erkek eşinin kendisinin sözlerini ciddiye almasını ve buna uymasını bekler. Bunu gerçekleştirmek için çoğu vakit yanlış bir yol olan; zorlama yöntemini tercih eder. Eşini zorladığı ölçüde isteklerinin gerçekleşeceğini düşünür fakat bu zorlayıcı üslup eşinin kendisini kötü hissetmesine; değer verilmediği ;önemsenmediği ;sevilmediği algısının oluşmasına neden olur bunun neticesinde de eşi ondan daha fazla uzaklaşır ve daha tepki li bir şekilde davranır.
Bayanlar içinde benzer duygular geçerlidir. Bayanlar da evlendikten sonra tıpkı erkeklerde olduğu gibi yeni bir düzen; sistem kurma arayışına girer. Bu arayışta erkeklerden farklı olarak o aile içi hiyerarşiye ;düzene ;alışkanlıklara ;eve ve çocuklara odaklanır. Burada bir düzenin sistemin olması gerektiğini düşünür. Ona göre ailesi örnek bir aile olmalıdır. Bu nedenle birbirleri arasındaki diyaloğa hitap şekline; sıcaklığa ayrı bir önem verir. Zihninde oluşturmuş olduğu bu modeli gerçekleştirebilmek için eşinin desteğine ihtiyaç duyar . Bunu sağlamak içinde sık sık eşiyle bu konuları konuşur ve bu konularda eşinden beklentiye girer. Bayanın beklentilerini gerçekleştirmek için eşiyle konuşmaya çalışması; onu bazı konularda zorlaması; üzerine gitmesi çoğu vakit erkekte beni kontrol etmeye; yönlendirmeye çalışıyor fikrinin oluşmasına neden olur bu nedenden dolayı da erkek ya kendi içine kapanır yada eşinden duygusal anlamda uzaklaşarak tepkili davranır.
Erkek ve kadın olmanın getirmiş olduğu bu farklı bakış açıları çoğu vakit evlilikleri önemeli ölçüde etkilemektedir. Aslında her iki yaklaşımda da olumlu bir çaba söz konusudur. Evliliği bir sisteme düzene oturtma çabaları etkin bir iletişim kurulamadığından dolayı çoğu vakit yanlış anlaşılmalara yol açmaktadır. Her iki tarafta karşısındakinin kendisi üzerinde hakimiyet kurmaya çalıştığını; kendisini önemsemediğini; adam yerine koymadığını; eskisi gibi sevmediğini düşünür. Böyle bir bakış açısı beraberinde zıtlaşmaları kavgalar getirir.
Eşler bu dönemde şu soruları kendilerine sormalılar:
Eşim neden benden bunları yapmamı istiyor ?
Gerçek amacı nedir ?
Gerçekten beni önemsemiyor mu ? sorularını sormalıdır. Bu soruların cevapları konusunda halen şüpheleri ve emin olamadığı konular var ise bu konuda eşini karşısına alıp sakince ve ben dilini kullanarak sorularına cevap aramalıdır.
Bazen iki tarafın farklı bakış açısı ve problem çözme stratejisi birbirlerine karşı ciddi oranda önyargılara şüphelere sebebiyet verebilir. Bu nedenle konuşmaya başlanıldığı anda her iki tarafta agresif davranır. Çünkü her iki tarafta kendine göre haklıdır ve gerçekten de haklı olduğu yönler vardır. Haklılığı konusundaki kesin inancı;onun eşini dinlemesine engel olur ve bu durum her iki taraf içinde bir kısır döngü olarak devam eder. Eşler bu dönemde eğer bu sorunları çözemiyorlarsa mutlaka bir uzmandan destek almaları gerekir. Unutulmamalıdır ki bir kişi evinde huzurlu ve mutlu değilse başka bir yerde de mutlu olması çok zordur.
Uzm.Psikolog Vedat AKDEMİR
Evliliklerde sık sık karşılaştığımız bir histir kontrol edilme hissi. Özellikle evliliğin ilk yıllarında eşlerin yeni düzene uyum sağlama sürecinde birbirlerini değiştirme geliştirme çabaları çoğunlukla diğer tarafta kontrol etmeye çalışıyor ;üzerimde hakimiyet kurmaya çalışıyor diye yorumlanabilmektedir.
Aslında her iki tarafta olumlu bir şeyler yapmak istemektedir. Erkek kurallar koyarak evliliğinin bir sisteme ; düzene oturmasını istemektedir. Bu düzenin oluşması için kurallar koyması gerektiğini düşünür böylece dışarıdan gelebilecek olumsuz etkileri önlemiş olacaktır. Nihayetinde eşi onun için zayıf narin korunup kollanılması gereken kişidir. Bu nedenle kuralları koymak onun için önemlidir. Kurallar onun yere daha sağlam basmasına imkan verecek; yaşanması muhtemel sorunlar bu yolla önemli ölçüde yaşanmayacaktır. Erkek eşinin gözünde zayıf yetersiz biri olarak hiçbir zaman görünmek istemez. Ona göre o ;güçlü olan; eşini ;evini ;çocuklarını koruması gereken kişidir. Bunu yapamadığı zaman kendini çok güçsüz ve yetersiz hisseder bu nedenle kurallar koyması gerektiğini düşünür zaten yaşadığımız toplum erkeğin hakim; baskın güç olması gerektiği şeklinde mesajları doğumdan itibaren sürekli erkeğe vermektedir. Bu nedenden dolayı erkek eşinin kendisinin sözlerini ciddiye almasını ve buna uymasını bekler. Bunu gerçekleştirmek için çoğu vakit yanlış bir yol olan; zorlama yöntemini tercih eder. Eşini zorladığı ölçüde isteklerinin gerçekleşeceğini düşünür fakat bu zorlayıcı üslup eşinin kendisini kötü hissetmesine; değer verilmediği ;önemsenmediği ;sevilmediği algısının oluşmasına neden olur bunun neticesinde de eşi ondan daha fazla uzaklaşır ve daha tepki li bir şekilde davranır.
Bayanlar içinde benzer duygular geçerlidir. Bayanlar da evlendikten sonra tıpkı erkeklerde olduğu gibi yeni bir düzen; sistem kurma arayışına girer. Bu arayışta erkeklerden farklı olarak o aile içi hiyerarşiye ;düzene ;alışkanlıklara ;eve ve çocuklara odaklanır. Burada bir düzenin sistemin olması gerektiğini düşünür. Ona göre ailesi örnek bir aile olmalıdır. Bu nedenle birbirleri arasındaki diyaloğa hitap şekline; sıcaklığa ayrı bir önem verir. Zihninde oluşturmuş olduğu bu modeli gerçekleştirebilmek için eşinin desteğine ihtiyaç duyar . Bunu sağlamak içinde sık sık eşiyle bu konuları konuşur ve bu konularda eşinden beklentiye girer. Bayanın beklentilerini gerçekleştirmek için eşiyle konuşmaya çalışması; onu bazı konularda zorlaması; üzerine gitmesi çoğu vakit erkekte beni kontrol etmeye; yönlendirmeye çalışıyor fikrinin oluşmasına neden olur bu nedenden dolayı da erkek ya kendi içine kapanır yada eşinden duygusal anlamda uzaklaşarak tepkili davranır.
Erkek ve kadın olmanın getirmiş olduğu bu farklı bakış açıları çoğu vakit evlilikleri önemeli ölçüde etkilemektedir. Aslında her iki yaklaşımda da olumlu bir çaba söz konusudur. Evliliği bir sisteme düzene oturtma çabaları etkin bir iletişim kurulamadığından dolayı çoğu vakit yanlış anlaşılmalara yol açmaktadır. Her iki tarafta karşısındakinin kendisi üzerinde hakimiyet kurmaya çalıştığını; kendisini önemsemediğini; adam yerine koymadığını; eskisi gibi sevmediğini düşünür. Böyle bir bakış açısı beraberinde zıtlaşmaları kavgalar getirir.
Eşler bu dönemde şu soruları kendilerine sormalılar:
Eşim neden benden bunları yapmamı istiyor ?
Gerçek amacı nedir ?
Gerçekten beni önemsemiyor mu ? sorularını sormalıdır. Bu soruların cevapları konusunda halen şüpheleri ve emin olamadığı konular var ise bu konuda eşini karşısına alıp sakince ve ben dilini kullanarak sorularına cevap aramalıdır.
Bazen iki tarafın farklı bakış açısı ve problem çözme stratejisi birbirlerine karşı ciddi oranda önyargılara şüphelere sebebiyet verebilir. Bu nedenle konuşmaya başlanıldığı anda her iki tarafta agresif davranır. Çünkü her iki tarafta kendine göre haklıdır ve gerçekten de haklı olduğu yönler vardır. Haklılığı konusundaki kesin inancı;onun eşini dinlemesine engel olur ve bu durum her iki taraf içinde bir kısır döngü olarak devam eder. Eşler bu dönemde eğer bu sorunları çözemiyorlarsa mutlaka bir uzmandan destek almaları gerekir. Unutulmamalıdır ki bir kişi evinde huzurlu ve mutlu değilse başka bir yerde de mutlu olması çok zordur.
Uzm.Psikolog Vedat AKDEMİR