Rahmet yağmur olmuş; hayatıma düşüyor. Avuçlamak; sarmak sarmalamak istiyor; bir yanım. Diğer yanım; ‘Zaten yağmur her yerde; fazlaca gayrete gerek yok.’ diyor. Kollarımı açmış denizi kucaklıyorum. ‘Bak ben de sen gibiyim’ diyorum. Gülüp geçiyor. ‘Heybeni doldurmaya bak.’ diye takılsam diyorum; ‘takılma düşersin’ diyor. Susuyorum.
Rahmet damlalarından; yağmurdan kaçanlar görüyorum. Benim ufka dikilmiş gözlerimin içindeki ışıltıyı fark etmiyorlar bile. Fark etseler; gülüşümü “deli” diye nitelendirenler bile olabilir. ‘Ah sizi gidiler!’ diyorum. Gözlerim ufukta; gökkuşağını bekliyorum. İlk gören; ilk selamlayan olma sevdasında değilim; içinde bulunduğum anın değerini hissetmek istiyorum. Yaşadığım her anın yaşamdan bir parça olduğunun farkında olarak; daha fazla yaşamda olmak istiyorum.
İçinizden birisi ‘bilinçli farkındalık’ mı dedi? Farkındalık tamam da; bilinçlilik bana biraz yavan geliyor. Tüm varlığımla hissetmek istiyorum; yaşamı; hayatın içindeki o eşsiz hayatı daha güçlü hissetmek istiyorum. An; dün; yarın yok. Duygularım; düşüncelerim; ruhsal ve fiziksel varlığımla yaşamı hissetme peşindeyim. Tüm yaşadığım hayat benim; benim algılarım ve yorumlamalarımla gerçeklik elbisesine bürünmüş… Kendi gerçekliğimi yaşıyorum. Aynı şeye farklı hissedişler var. Olmalı da. Çünkü hepimizin hikâyesi farklı; algımız; yorumumuz; hissedişimiz farklı…
Hayat denen salıncakta çok sallandım. Korkularım; acılarım oldu; elbette sevilmiş ve sevmiş hissettiğim anlar da oldu. Hayatımın her satırını hesaba çektim; uzun uzun ölçtüm; biçtim. Arayan bulur; soran öğrenirmiş. Sonunda hesabı gördüm; defteri dürdüm. Kulağına üç delik deldim ve her deliğe bir küpe taktım…
Bu küpeler kulağında durduğu ve rüzgârını hayatına estirdiği sürece mutluluk seninle; değerli hissediş ve sevgi dolu oluş seninle olacak… “Çenemi düşürmeden asil mevzuya geleyim” diyorum. Gözlerim beyin sayfalarını çevirmeye başlıyor. Elini tutuyorum; “Sen biraz yavaş ol hele. Yaşamın tam ortasında kalp var; biraz saygı duy. Aaa bak; mırın kırın ediyor…” Neyse ki susuyor. Yoksa bir boş denizin içinde kayık yürütmek gerekecekti. “Vira Bismillah!” dedik ya; “Ya Nasip” diye karşılık geldi…
Üç şey öğrendim. Ol üç şey ki; bu bir sırdır. Bu öyle bir sır ki; alıp hayatına ver derim. Hayatın onu aldığında; başına ne güzel şeyler gelecek; gör derim. Gerçekten de gökten üç elma düşer. Üçü de senin başına…
BİRİNCİ SIR; her zaman etrafına güzel haberler yay. ‘Ne verirsen elinle o gelir seninle esrarıdır; bu.’ İçinde bulunduğun dünyaya ne gönderirsen; benzerleri katlanarak yaşamını doldurur. Lakin hastalıklı veya çıkarcı olarak değil; en temiz haliyle ve tamamen samimiyet içermeli. Çünkü sözler önemlidir; ancak sözün özünü niyetler belirler. Cömert ol; sana verilen nimetleri; ihtiyacı olanla paylaş; paylaş ki; nimetin kaynağındaki bolluk sana doğru aksın…
İKİNCİ SIR; iletişimde olduğun her şeyin kendini değerli bulunmuş ve önemsenmiş hissetmesini sağla. ‘Bal tutan parmağını yalar’ demişler; ne güzel demişler. Bu içinde bulunduğumuz dünyanın en büyük eksiğidir. Herkes önemli görülmek; değerli hissedilmek peşinde koşuyor. Bu ihtiyacı karşılayacak kaynaklar ne kadar az; benim kadar sende farkındasın değil mi? Ah; bunu bir hakkıyla yapabilsek. Mumla aranan insan oluruz. Yanı ışığı gören gelir… Bu fenerle sokaklara düşüp ‘Adam arıyorum; adam’ diyen filozof Diyojen’in aradığı adam olmaktır...
ÜÇÜNCÜ SIR; iyi; güzel avcısı ol. Bu ifade hayatının içinde olan veya olmayan her şeyde bir güzellik bulmaya adanmayı anlatır. ‘Bir kişi şair doğmuşsa; son nefesinde dahi olsa şiir ondan neşet eder’ sözü bana hep anlamlı gelmiştir. Bu anlamın bir benzerini iyi ve güzel şeyler avcısı olmakta da görüyorum. Sen iyiyi; güzeli ararsan mutlaka iyi ve güzel seni bulacaktır. Aslında gerçek şu ki; aradığın ne ise; sen o kişisin. Arayan bulur yani. Sen de ara ki bulasın. Bulduğunda beni de hatırla. Güzel gören; iyiyi arayan bir kalpten geçmenin kıymetini ben bilirim. Emin ol; bana gönderdiğin o hissi aldığımda misliyle sana geri yansıtacağım; sevgiyle; önemsenmiş ve arınmış olarak…
MEHMET POLATOĞLU (Yazar-Psikolojik Danışman/Pedagog)