Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Dişlerinizde Yaşanılan İnanılmaz Olaylar

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 22:13    Güncellendi: 18.02.2025 22:13
DİŞLERİNİZDE YAŞANILAN İNANILMAZ OLAYLAR

Dişlerimizin her biri vücudumuzda bir organı temsil eder. Dişlerimizle vücudumuz arasında direkt bağlantılar vardır; bu nedenle dişlerimizin köklerinin dibine yapılan iğnenin; vücudumuzda ki organa pozitif tesiri vardır.

Nöralterapi çeşitli hastalıkların; özellikle ağrının tedavisine yöneliktir.Nöralterapi; vücudumuzun genel haberleşme sistemi olan ve tüm vücudumuzu saran sinir sistemi; buna dahil olan kas dokusu ve lenf sistemimizle alakalıdır.Nöralterapi vücutta belirli noktalara iğne ve solüsyon yoluyla dışarıdan belirli uyaranlar vererek; esasında vücudun kendi kendini tedavi etme prensibine dayanır.Aslında şifa; kişinin vücudundan gelir.Biz ne yapıyoruz; diş köklerine yaptığımız enjeksiyonla vücuda bunu hatırlatıyoruz. Enjeksiyon için % 0;5- 1 lik prokain ya da lidokain ( lokal anestezik ) kullanıyoruz. Vücuda ; dişi kullanarak; "İyileş" komutunu veriyoruz.Vücutta;onunla bağlantı kurduğumuz dişin ;ona söylediğini algılıyor ve o dişin temsil ettiği organ; başlıyor iyileşmeye... Biz; küçük bir enjeksiyonla ;bu mucizevi iyileşmenin anahtarını açıyoruz.
He şey vücudu; bir bütün olarak görmekte gizli.Modern tıp; yıllar yılı bunu hep ayırdı.Bütünsel diş hekimliği; kişiye dişten ibaret olarak bakmıyor. Neye bakıyor; dişe baktığında tü vücudu görüyor.Nöralterapi bir sihir değil; sihir ötesi bir bilim.
Nöralterapi; 1926 lar da iki Alman hekim kardeşin ;Ferdinand ve Walter Huneke nin dikkatlerini çeken bir olayla başlamıştır.

1926 da Ferdinand Huneke; novakainin (anestezik madde) istemeden damar dışına taştığı bir damar içi uygulamada sonrasında hastanın kronik migreninin iyileştiğini gözlemlemiş.Daha sonra her iki hekim; migrenini bir türlü geçiremedikleri kızkardeşlerine romatizmal hastalıklar için önerilen bir ilaç kombinasyonunu ;damardan uyguladıklarında; kız kardeşlerinin daha ilaç bitmeden ani olarak ağrılarının geçtiğini ; neşeli ve mutlu bir hale geçtiklerini gözlemlemişlerdir.

Bu durumu araştırdıklarında yanlışlıkla damar içi uygulanan değil; kas içine uygulanan ilaç formunu enjektöre çektiklerini ; bu formun damardan uygulanan formdan farklı olarak prokain içerdiğini farketmişlerdir. İlaç daha emilmeden gerçekleşen iyileşmenin ise ilacın damarı çevreleyen sinir ağına etkisi ile ortaya çıktığını keşfetmişlerdir.Huneke kardeşler nöralterapinin temelini atarken ;basit hata ve tesadüflerin olumlu sonuçlarını inceleyerek tıbbın yeni uygulama alanını geliştirmişlerdir.

Nöralterapi ; vücudu bir bütün olarak değerlendirir. Vücudumuzu bir ağ gibi saran bağ dokumuz ve sinir sistemimiz sayesinde belli bir organ veya dokuda ki hastalık; ona bağlı olan başka bir doku veya organda hastalık gösterebilir. Bu negatif etkiyi yaratan alanlara bozucu alan denir.

Vücudumuzda ki tüm organ ve dokuların birbiriyle olan bağlantısı tartışılmaz bir konudur. Peki o zaman dişlerimiz ? Dişlerimizin de vücudumuzda ki organlarla ilişkisine bir göz atalım; vücudumuz bize neler söylüyor ?

Sağ bölgede ki arka çiğneme dişleri ; akciğer ; kalınbağırsak ve sinüsler ile bağlantılıdır. 20 yaş dişlerimiz ise kalp ve ince bağırsağımızla bağlantılıdır. Köpek dişlerimiz ise karaciğer ve safra kesesini temsil eder. Ön keser dişler ; böbrek ve ürogenital sistemle ilgili bilgiler verir.

Sol bölgede ise sağ taraftan farklı olarak arka tarafta ki çiğneyici kısım; dalak ve mide ile ilgili bilgi verir.

Bütün bu bilgilerin üstüne bütünsel diş hekimliğinde; diş hekimleri sadece semptomu gidermeye yönelik ; yani sırf ağrıyı kesen; dolgu yapan ; implant takan kişi değildir. Aynı zamanda vücudumuza bütünsel bakarak ; çeşitli hastalıklar hakkında fikir sahibi olup gerekli yönlendirmeleri yapan kişidir.