ADB’li psikolog Maslow’un ünlü kuramı “İhtiyaçlar Hiyerarşisi”ne göre bireyin 5 temel ihtiyacı bulunmaktadır. Bunlar en alt basamaktan başlayarak 1- fizyolojik ihtiyaçlar (yeme; içme; uyku; nefes); 2- güvenlik ihtiyacı (kendini; ailesini; sevdiklerini güvende hissetme); 3- sevgi ihtiyacı (arkadaşlık; aile; başkaları ile iletişim kurma); 4- saygı ihtiyacı (kendine ve diğerlerine saygı; başarı) ve 5- kendini gerçekleştirme (kendini tatmin; potansiyelini ortaya çıkarma) olarak sıralanabilir. Bu beş ihtiyacın ilk dördü temel ihtiyaçlar; beşinci ihtiyaç ise üst düzey ihtiyaç olarak tanımlanır. Birey en alt basamaktan başlayarak bu ihtiyaçları doyurmaya yönelik çalışır. Bir alt basamaktaki ihtiyacı karşılamadan bir üst düzey ihtiyaç doyurulamaz; karşılanamaz. En alt basamaktaki ihtiyaç olan fizyolojik ihtiyaçları karşılanan birey güven ihtiyacına doyurmaya yönelecektir. Görüldüğü gibi “GÜVEN” ihtiyacı karşılanamadan; doyurulamadan daha üst basamaktaki ihtiyaçlar doyurulamayacaktır. Bireyin en temel ihtiyaçlarında biri güven ihtiyacıdır.
Bireydeki güven duygusu temelleri bebeklikte hatta anne karnında atılan en temel duygulardan biridir.
Bebeğin doğuştan getirdiği güven duygusu fizyolojik ihtiyaçlarından sonra en temel ihtiyacıdır. Bebeğin dünyasında güven duygusu gerçekten en önemli ve en temel duygudur. Bebek kendini güvende hissedemeden; annesiyle güven ilişkisi kuramadan sağlıklı büyüyemeyecektir. Anne bebek arasında bağ bebek rahme düştüğü anda başlar. Hamilelik dönemi anne adayının bebekle bağ kurduğu ilk dönemdir. 9 ay anne karnında tüm ihtiyaçları karşılanan bebek doğduğunda da bu ihtiyaçların karşılanmasını ve sevilmeyi bekler. Doğumla birlikte bağ artar ve kuvvetlenir. Anne bebeği ile bağ kuramazsa bu bebeğin temel güven duygusunu zedeleyecektir. Bebekler yaradılıştan bağlanmaya ve kendini güvende hissetmeye programlanmış olarak doğar. 0-3 yaş güven duygusunun gelişimi için en kritik dönemdir. Bebekteki temel güven duygusu bireyin tüm yaşamını etkileyecek; yetişkinlik hayatında dahi kurduğu ilişki ve iletişimler bu güven duygusu üzerine inşa edilecektir. Araştırmalar yetişkinlikte yaşanan psikolojik bozuklukların çoğunun sebebini bebeklik döneminde sağlıklı kurulamayan güven ilişkisinden kaynaklandığını göstermektedir.
Bebek güven duygusunu geliştirebilmesi için anneyle sağlıklı bir iletişim ve güvenli bağlanma kurmalıdır. Bu da annenin duyarlılığı ve bebeğini iyi tanımasından geçer. Bebeğinin fizyolojik ihtiyaçlarını karşılayan; karnını doyuran; altını temizleyen; uyku düzenini sağlayan; onunla göz teması kuran; ten temasına önem veren; bebeğin sevgi ve ilgi ihtiyacını karşılayan anne temel güven duygusunu kurabilmek noktasında başarılı olacaktır. Çünkü tüm bu ihtiyaçları karşılanan bebek annesi tarafından sevildiğini hissettirecek ve dünyanın güvenli bir yer olduğu imajı geliştirebilecektir. Bebeğin sevgi ihtiyacının karşılanması onun kendini güvende hissetmesini sağlayacaktır. Sıcak; yakın; içten bir iletişim sayesinde anne bebek arasında güven ilişkisi artacaktır.
Güven duygusu sadece kişilik gelişimi için değil zeka gelişimi için de çok önemlidir. Bebekler bizim gibi iletişim kuramazlar. Konuşamazlar; istediklerini ve ihtiyaçlarını ifade edemezler. Ama bebeklerin bizim gibi iletişim kurmamaları iletişim kurmadıkları anlamına gelmez. Bebekler sağ beyinleri ile iletişime geçerler. Bebeğin sağ beyni ile annenin sağ beyni etkileşim içindedir. Şu asla unutulmamalıdır ki beyin ancak başka bir beyin ile gelişir ve ilerler. Araştırmalar bebeklerin annelerinin göz bebeklerindeki değişimleri gözlemleyerek annenin duygusal durumunu anlayabildiğini ve hissedebildiğini göstermektedir.
Güven duygusunun kurulmasında temel ihtiyaçların karşılanmasının yanında dokunma ihtiyacının karşılanması da önemlidir. Anne bebeğini sık sık kucağına almalı; okşamalı; ten teması kurmalıdır. Emzirirken göz teması kurulması da güven duygusunun gelişimine büyük destek sağlamaktadır.
Şu unutulmamalıdır ki annesi tarafından ihtiyaçları karşılanan ve koşulsuz sevildiğini hisseden bebek güvenli bağlanma kuracaktır. Dünyayı güvenli bir yer olarak algılayabilecek ve kendisinin var olduğunu; sevilmeye değer olduğunu hissedecektir. Yetişkinlikteki tüm ilişkiler de bebekli döneminde kurulan güven duyguna dayandığı için bebeğin dünyasında güven ekmek; su kadar ihtiyaçtır.
Sağlıklı kişilik ve zeka gelişimi için temel güven duygusunun ve güvenli bağlanmanın kurulması şarttır!