ÇOCUKLARIN YALAN SÖYLEMESİ BİLİŞSEL GELİŞİM SÜRECİNİN ÖNEMLİ BİR SİNYALİ Mİ?
‘bana yalan söyleme’ ‘emin misin? Bir daha düşün istersen?’ ‘yalan söylemenin ne kadar kötü olduğunu konuşmuştuk!’ Bu cümleleri etrafınızda söylenirken duymuşsunuzdur muhtemelen; belki de kendiniz çocuğunuzla olan ilişkinizde söylüyorsunuzdur. Buradaki haklılık payımız: evet yalan söylemek olumlu bir şey değil. Fakat bilmemiz gereken şey şu; çocuklar gelişirken; büyürken ve olgunlaşırken ‘yalan’ bir dönem hayatımıza giriyor ve bu; gelişimsel olarak baktığımızda doğası gereği görülebilecek; anormal olmayan; hatta belki de gelişimsel süreç içerisinde değerlendirdiğimizde sağlıklı bile görülebilecek bir durum… Nasıl mı?
Çocukların yalan söylemeyi ya da gerçeği çarpıtmayı öğrenmesi genel ‘öğrenme’ sürecinin önemli bir parçası olmakla birlikte; tıpkı yürümek ya da konuşmak gibi gelişimsel köşe taşlarından bir tanesi… Yalan söyleme davranışını özellikle oyun esnalarında gözlemleyebilir ya da çocuğunuz bir konuyu size aktarırken şahit olabilirsiniz. Bu noktada; gelişimsel olarak hangi yaş grubundan ne beklenmeli ve çocuklar hangi yaşlar civarında soyut kavramları daha net anlamlandırabilir konularında doğru bilgi edinilmeli. Dolayısıyla; sağlıklı ve normal gelişim sürecini bilirsek; bu süreç çerçevesinde nelerin dışarda kaldığını yani nelerin bu sağlıklı gelişimsel sürece uymadığını; bir başka deyişle anormal yani patolojik yalan söylemeyi daha net yakalayabiliriz.
Peki; sağlıklı bir gelişimsel süreç içerisinde; yalan söyleme meyili ve davranışını nereye nasıl oturtmalı ve anlamlandırmalıyız? Öncelikle basit ifadeyle söyleyecek olursak; belli bir yaş aralığında gelişimse sürecin doğası gereği yalan ‘bir yere kadar’ normal. Hatta sağlıklı bile denebilir; neden mi? Çocuklar yalan söylerken; kendi düşüncelerini; bilgisini ve kendileriyle ilgili inanışlarını keşfediyorlar… Hayal dünyalarını yaratıcılıklarıyla besleyerek katlıyorlar ve bu süreç ileri dönemlerdeki sosyal ve duygusal gelişimlerine yansıyabiliyor.
Toronto Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmaya göre çocuklarda yalan söyleme; bilişsel gelişimi sağlıklı olan çocuklarda ve çok erken yaşlarda başlıyor. Yapılan çalışmada; 2 yaş civarındaki çocukların %30’u ebeveynlerini aldatmaya ya da onlardan gerçek amaçlarını gizlemeye meyl ederken; 3 yaşlarına geldiklerinde %50’si düzenli olarak bunu deniyor. Uydurma hikâyeler ve gerçeği saptırmalar 4 yaş civarındaki çocukların %80’inde ve 5-7 yaş çocukları arasında neredeyse tamamında görülüyor. Başka bir deyişle; küçük çocuklar arasında yalan söylemek/gerçeği saptırmak olağan dışı bir durum değil. Dahası; gerçeği saptıran bu yaş grubu çocukların bilişsel bir avantaja sahip olmaları mümkün.
Çocuğun yaşı ilerledikçe; yalan söylemenin ve gerçeği çarpıtmanın sonuçlarını anlamlandırmaya başlıyor; yani yalan söyleme’nin olumsuzluğunu kazanmaya başlıyor. Bu noktada; yalan söyleme’nin ‘neden’ olumlu olmadığını; söylendiği takdirde neleri doğurabileceğini; yani aslında yalan söylememenin nedenselliğini çocuğa çocuğun anlayabileceği dilde; yaşına uygun kelimeler ve kavramlar seçerek kazandırmak gerekiyor ki bu görev de öncelikle ebeveynlere; daha sonra da bakımında mesul olan diğer kişilere düşüyor.
Yalan söylemenin ‘içindekiler formülü’ne baktığımızda iki temel faktör görüyoruz.
Bunlardan biri; çocuğun bir başkasının ne bilip ne bilmediğini anlayabilmek için karşı tarafın düşünce ve algı sistemini tahmin etmesi gerekiyor ki bu da zihin kuramı gelişimiyle ilişkilidir (zihin kuramı; inanış; yönelim; istek bilgi gibi bilişsel durumları hem kendisiyle hem de diğer kişilerle ilişkilendirirken; diğer kişilerin istek ve yönelimlerini de anlama becerisidir). Başka bir araştırma; zihin kuramı gelişimi desteklenen ve bu konuda eğitilen çocukların yalan söylemelerinde artış olduğunu bulgulamıştır.
İkinci faktör ise; çocuklarda önünü görerek plan yapma; istenmeyen sonuçları önleyerek yürütebilme becerisidir. 3 yaş altı yalan söyleyebilen çocuklara bakıldığında %30’unun bu becerilerinin yüksek olduğu bulunmuştur.
Yalan söylemek &gerçeği saptırmak olumlu/devam etmesi istenen/ takdir edilen bir davranış olmamakla birlikte; gelişimsel sürecin doğası gereği ortaya çıkabileceğini ve sağlıklı destek ile uzun vadede olumlu sonuçlar elde edilebileceğini unutmamak gerekir.
ÇOCUKLAR NEDEN YALAN SÖYLEYEBİLİR?
- İstenmeyen bir şey yaptıklarında üstünü örtmek için yapabilirler; böylece başları derde girmez
- O yalan söylediğinde sizin tepkinizi görmek ve ölçmek için yapabilir.
- Hikâyelerini daha ilgi çekici kılmak ve kendilerini daha iyi hissetmek için yapabilirler.
- Doğruyu bildiğinizi bildikleri halde sadece dikkatinizi çekmek için de yapıyor olabilirler.
- İstedikleri bir şeyi elde etmek için yapıyor olabilirler.
PEKİ; NE YAPILABİLİR?
1) Her alanda olduğu ve olacağı gibi; ROL MODEL OLUN! Massachusetts Üniversitesinde yapılan bir araştırma gösteriyor ki yetişkinlerin yaklaşık %60’ı 10 dakikalık bir sohbet esnasında bile gerçeği çarpıtmaya ve yalana meyilli. Siz yalan söylerken; çocuğunuzdan yalan söylememesini beklemeyin…
2) Toplum yanlısı yalan diye tanımlayabileceğimiz beyaz yalanlar erişkin hayatının elbette bir parçası. (örn; komşunuz sizi çağırdı ve siz çocuğunuzun önünde bir bahane söyleyerek gelemeyeceğinizi belirttiniz). Böyle bir durumda çocuğunuzla baş başa kaldığınızda neden ‘birazcık dürüst olmadığınızı’ açıklayın.
3) Çocuğunuzu suçlar ve yargılar cümleler kurmayın. Önce sorun!
4) Yalan söylememenin önemini ve neden yapılmaması gerektiğini açıklayın; durumu daha iyi somutlaştırması için onun sahasından örnekler verebilirsiniz (örn ‘ eğer ben sana dondurma alacağımızı söyleseydim; seni dışarı çıkarsaydım ve sonra da pazara götürseydim; nasıl hissederdin?).
5) Dürüstlüğünü pekiştirin! Araştırmalara göre; yalan söyleyen bir karakterin yalanını itiraf etmesi ve başının derde girmemesi ile ilgili hikâyeler okunan çocuklar; daha az yalan söylemeye meyilliler. Dürüstlük ve önemi ile ilgili filmler izleyebilir; kitaplar okuyabilir ve üzerine sohbet ederek çocuğunuzun bu sohbet esnasında yalan söylemenin neden doğru olmadığını keşfetmesini ve öğrenmesini sağlayabilirsiniz.
6) Çocuğunuzdan ziyade çocuğunuzun Davranışına odaklanın… ‘yalancı’ ya da benzeri bir etiket takmak durumu sadece daha kötüye götürecek ve kalıcılığını sağlamak için tehdit oluşturacaktır. Duruma odaklanın ve durum değerlendirmesi yapın. Çocuğunuzun yalan söylemesi genel bir tutum ve davranış formu olmasından ziyade; sadece o ana ve o olguya özgü olabilir ve eğer böyle ise nedenini öğrenmek sonraki zamanlarda önlemenizi kolaylaştıracaktır.
Çocuğunuzun yaşı ilerledikçe; yalanlar alışkanlığa; dahası ‘mitomani’ dediğimiz ve yalan söyleme hastalığı diye bilinen bozukluklar altında değerlendirilmesi gerekebilir. Bu noktada patolojik yalan söyleme durumunun doğru analiz edilmesi; ve bu analiz çerçevesinde bir destek planı oluşturmak gerekir. Bu gibi durumlarda bir uzmandan destek alarak durum değerlendirmesi ve müdahalesi alabilirsiniz.
Uzman Psikolog Gizem Çeviker-Beki
(Kaynak: Ding; X. P.; Wellman; H. M.; Wang; Y.; Fu; G.; & Lee; K. (2015). Theory of mind training causes honest young children to lie. Psychological Science; 1-10. doi: 10.1177/0956797615604628)