Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Panik Bozukluğu

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 22:13    Güncellendi: 18.02.2025 22:13
Panik Atak olarak bildiğimiz rahatsızlığın gerçek adı Panik Bozukluğudur. Panik bozukluk ve panik atak birbirleri ile sürekli olarak karıştırılır. Panik Atak; rahatsızlığın adı değil; rahatsızlığın içerisinde yer alan bir semptomdur. Yani semptom olarak bahsettiğimiz; durum bir belirtidir.

Panik bozukluğu diye adlandırdığımız bu rahatsızlığın temelinde bir kaygı durumu vardır. Kaygı beklenmedik bir anda nöbetler halinde gelir ancak bu nöbetler gün boyu sürmez. Nöbetler sırasında kişi şiddetli bir ölüm korkusu; delirme; kontrolünü yitirme hali yaşar. Eğer korkularımızın bir nesnesi yok ise bu durumda kaygılarımız ortaya çıkar. Yani kısaca korku ve kaygı arasındaki farktan bahsedecek olursak;

Korku: Aniden ortaya çıkan bir tehlikeye karşı verilen tepkidir. Yani ortamda bizi korkutacak bir nesne vardır. Kaygı da ise; gelecekte ortaya çıkabilecek tehlikelere karşı bedenimizde ve düşüncelerimizde ortaya çıkan değişikliklerdir.

Korku durumunda vücudumuz panik atak yaşadığımız zaman gösterdiğimiz reaksiyonları gösterir. Ancak panik bozukluğu durumunda yaşadığımız duyguya korku değil de kaygı denilmesinin sebebi; ortamda korku yaratacak herhangi bir nesnenin olmayışıdır.

Panik bozukluğun belirtileri nelerdir?

-Çarpıntı
-Terleme; titreme
-Kalp atımında hızlanma
-Nefes alamıyormuş gibi olma; boğulma hissi; solunum sıkışması
-Sıcak ya da soğuk basmaları
-Kan basıncında yükselme
-Uyuşma-karıncalanma hissi

Bu belirtilerin sürme zamanı 5-10 dakika arasıdır. Sonra şiddetinde azalmalar meydana gelir. Çoğu zaman kişi bu panik nöbeti sırasında öleceğinden; inme ineceğinden ya da özdenetimini yitirerek delireceğinden korkar.(Öztürk;2011) Ancak bu belirtilerin herkes aynı şekilde seyredeceğini söylemek pek doğru olmaz. Çünkü belirtiler kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. Gösterilen belirtiler ile birlikte kişide her zaman bir ölüm korkusu; kontrolünü yitirme hissi oluşur .Bir kez panik atak geçiren bir kişi; sürekli geçireceği korkusunu içinde taşır. Bu durum beklenti anksiyetesi oluşturur. Bunun sonucunda kişi artık kendisi için panik durumu oluşturan ortamlardan uzaklaşmaya başlar.

Tedavi
Gevşeme Teknikleri; Kişiye yaşamış olduğu bu yoğun anksiyeteli durumu kontrol edebilme becerisi kazandırılır. Kişi panik atak geçirdiği sırada bu tekniği uygulayarak gevşemeyi sağlayabilir. Otojenik Eğitimin verilmesi de anksiyete bozukluğunda önemli bir tedavi şeklidir. Kişi hiç durmadan arka arkaya şunları tekrar etmelidir: 1-Kolum ağır
2-Kolum sıcak
3-Nefesim sakin ve düzenli
4-Kalp atışım düzenli
5-Sıcaklık karnımdan yayılıyor
6-Alnım üzerinden serin bir hava geçiyor.

Solunum Egzersizleri; Bu egzersiz yöntemi atağı kontrol edebilmek amacıyla; atak başlamadan; başlayacağı hissedildiği anda hastanın başvuracağı bir yöntemdir. İyi bir nefes almak iyi bir nefes vermekle başlar. Ağır derin ve sessiz olun. Nefes egzersizine başlamadan önce; sağ elinizi göbeğinizin hemen altına koyun; sol elinizi göğsünüzün üzerine koyun ve gözlerinizi kapatın. Nefes almadan önce ciğerinizi iyice boşaltın. Yeni bir nefes almak için birkaç saniye bekleyin. Art arda iki derin nefes aldıktan sonra kesinlikle 5-6 kere de normal nefes alın. Tüm bu işlemleri günde 30 kez yapın ve bunu alışkanlık haline getirin.

Bilişsel-Davranışçı Terapi: Kişi kaygı oluşturan; felaketleştirdiği uyarana karşı aşamalarla alıştırılıp ve o uyarana karşı duyarsızlaştırılır. Yani kademeli olarak kaygı durumunun üzerine gidilir.

Kaynak: Öztürk. O.M; (2011);Ruh Sağlığı Ve Bozuklukları I-II; XXI. Baskı; Beşir Kitapevi; Ankara.