Osteopati; Sağlık Bilimleri’nin; Tamamlayıcı Tıp’ın bir alanıdır. Dr. Andrew Taylor Still’in temelini attığı; düşünsel; uygulama çerçevesini hazırladığı Osteopati; Still ardıllarınca geliştirilir. Gelişimini özellikle Amerika’da; Avrupa’da açılan okullarıyla; alana ilişkin yayınlarla; yine alanda yetişmiş yetkin Osteopatların varlığıyla görürüz.
Osteopati’de temel tıp bilimleri çok önemlidir. Özellikle anatomi; fizyoloji. Sözgelimi hasta; bel ağrısı yakınmasıyla geldiğinde başından ayağına değin değerlendirilir. Dahası yalnızca yakınılan yeri değil o ağrıya yol açan nedeni bulur Osteopat. Onun için kafa kemiklerini (cranium); kas-iskelet sistemini; diyaframı; karın bölgesini(visseral); fasyaları değerlendirir. Sözkonusu yapılar arasında zincirler kurar.
Hastanın öyküsü incelikli bir biçimde alınır: Travmalar; tedaviler; cerrahi; ilaçlar; beslenme; aile; günlük yaşam; ruhsal durum başlıklarına ilişkin sorular sorulur. Osteopatinin felsefesinde hasta; ortodoks tıbbında olduğu gibi edilgin bir nesne değildir. O; terapiye katılan; Osteopat’a yardımcı olan etkin bir öznedir. Hastanın ağrısını; sorununu dile getirirken kullandığı sözleri ilgiye değerdir. Yine hastanın bakışı; yüzü; bedeninin durumu birer ipucudur.
Osteopati’de insanın doğasına saygı hastayla tanışmayla birlikte başlayıp terapi boyunca sürer. Sözüedilen Tamamlayıcı Tıp dalındaki ilkelerden biri bütünselliktir. Bu; hastayı birçok yönden ele almayı sağlar: Tüm beden; çevreyle ilişki; beslenme; ruhsal durum…Gerektiği durumlarda ilgili uzmana yönlendirecek sorunları yakalamayı da sağlar bütünsel bakış. Belki nöroloğa; kadın doğum uzmanına; üroloğa; psikoloğa; diyetisyene gitmesi gerekmektedir hastanın. Kesinlikle dokunmaması gerektiği koşulu bilir Osteopat. Disiplinlerarası ilişkiye önem verir ki başarı sağlansın. Öbür ilkeyse “hastalık yok; hasta var”. Demek ki odaklanılan hastalık değil; hastadır. Buradan da Osteopati’nin katı; kuralcı; hastanın yakınışına bir an önce ad bulma sabırsızlığı çeken bir alan olmadığı görülür. Esnek; toparlayıcı bir yaklaşım sergiler.
Osteopat; hastaya yardımcı olur. Bedene iç dengesini sağlaması için yol gösterir. Böylelikle doku kendisini iyileştirmeye başlar. Dahası bozulan iç dengenin toparlanması sağlanır ki bağışıklık sistemi güçlensin. Demek ki Osteopati; koruyucu rehabilitasyonda değerli bir yaklaşımdır.
Peki hangi uygulamalarda bulunur Osteopat? Kraniosakral Terapi(Kafa kemikleri-fasyalar-kuyruk sokumu kemiği); Manuel Terapi/Manipulasyon/Mobilizasyon (Kaslara; eklemlere; fasyalara; bağlara yönelik yaklaşımlar); Visseral Terapi( iç organlara; bağlara fasyalara yönelik).
Nasıl Osteopat olunur? Yurdışında Osteopati Okulları var. Lise sonrası bu okullara girilebiliyor ya da doktorlar; fizyoterapistler Osteopati eğitimi alabiliyor. Türkiye’ de de yine doktorlar; fizyoterapistler yurtdışı Osteopati okullarıyla kurulan bağlantılarla düzenlenen eğitimlere katılır. Okulun belirlediği ders saati sayısı tamamlanıp kuramsal; uygulamalı sınavlardan geçilir.
Fizyoterapi Rehabilitasyon(lisans; 4 yıl) bölümünü bitiren bir fizyoterapist için uzmanlaşacak birçok alan vardır. Osteopati de bu alanlardan biri. Fizyoterapi Rehabilitasyonu tamamlayan; ona yardımcı olan; daha farklı bakmamızı sağlayan bir yaklaşım Osteopati.
Osteopati hangi sorunlara/ hastalıklara çözüm getirir diye bir soru sorduğumuzdaysa oldukça uzun bir yanıt alırız: Kas/iskelet sorunları(kas spazmları; lif yırtıkları/yaralanmaları; fıtıklar; kireçlenmeler; eklem yaralanmaları; bağ yaralanmaları...); dolaşım sorunları(ödem; göllenmeler);sinir sıkışmaları; sindirim sistemiyle ilişkili( kabızlık; hazımsızlık; yanma...); idrar kaçırma; cinsel yetersizlik başağrısı; başdönmesi; denge yitimi; duyu bütünlüğünde yetersizlik; dinmeyen/kronikleşen ağrılar diye özetle sıralanabilir.
Sözüedilen tüm rahatsızlıklarda ilgili uzmanla iletişim kurmak temel ilkelerden biridir.