Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Çocuğunuz İçin Erken Dönemde (0-3 ve 3-6 ) Yaş Döneminde Psikolojik Takip; Aile Danışmanlığının Çocuk Gelişimindeki Önemi

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 22:13    Güncellendi: 18.02.2025 22:13
 Günümüzde sağlıklı bireyler yetiştirmek için yapılan pek çok çalışma ve gelişmenin içerisinde (0-3; 3-6) erken çocukluk döneminde verilen eğitimin önemi giderek büyük önem kazanmaktadır. Uzmanların; çocuk ve aile bireyleri ile beraber yaptığı çalışmalar sayesinde içerisinde bulundukları durum kolayca anlaşılmakta tedavi ve eğitim ile sorunun çözümüne dönük çalışmalar başlamaktadır. Böylece çocukların yaşamlarına mutlu sağlıklı ve başarılı birer birey olarak devam edebilmesi sağlanabilmektedir.
 Bu süreçlerin gerçekleşebilmesi için ebeveynlerin bir sorun olmasa dahi çocuklarının gelişimini çocuk doktoru ile eş zamanlı olarak bir çocuk psikolog ile de takip ettirmeleri çok önemlidir. Böyle bir takip bebeğimiz için önleyici ve koruyucu önlemler almamızı sağlar. Belki de anne baba tarafından fark edilmeyecek; fark edilse bile uzman yardımı almadan tam anlamıyla çözümlenemeyecek bir takım problemler; çocuk psikoloğunun yaptığı test ve taramalarla kısa zamanda anlaşılmaktadır. Bunların anlamlı bir bakışla değerlendirilerek gereken aile danışmanlığı; eğitim ve gerekiyorsa tedavi planı geleceğe yönelik daha sağlam adımların atılmasını sağlar.

 Yapılmakta olan araştırma ve çalışmalar ülkemizde giderek gelişerek; daha kapsamlı değerlendirmelere doğru yönlendirilmektedir. Bu sayede çocuğun daha iyi tanınması; var olan problemlere oldukça erken bir dönemde çözüm getirilmeye başlanması ve çocuğun gelişimsel evrelerini gerekli çerçeve içerisinde tamamlıyor olması verilen desteklerle artırılmaya çalışılmaktadır.

 Her aile çocuğunun geleceğe yönelik adımlarını sağlıklı ve doğru yönde atmalarını istemekte ve bu gaye üzerine hayatlarına düzen vermektedir. Görüyoruz ki; gelişimsel evrede yapılan çalışmaların gerekliliği başta çocuklarımız olmak üzere aile bireylerine de oldukça katkı sağlamaktadır. Nörogelişim; gelişimsel psikoloji; ve pediatry bilimlerinin ışığıyla; gelişim sağlayan çocuklara yönelik biyolojik; düşünsel; davranışsal; duygusal kapsamda destekler sunulmaktadır.

 Bu destekler devletin sunduğu eğitim destekleriyle de daha anlam kazanmaktadır.

 Örnek bir olgu üzerinden incelemek gerekirse; Ankara da iki çocuğu olan bir ailenin 3 yaşındaki oğulları konuşmada gecikmek nedeniyle bir hastanenin Çocuk Ruh Sağlığı (Çocuk Psikiyatrisi ) birimine başvururlar. Söyleyebildiği sözcük sayısı oldukça sınırlı olan ve diğer isteklerini de hareketler ile anlatmaya devam etmek durumunda kalan AB yapılan gerekli incelemeler sonucunda alınan sonuçlar doğrultusunda kısa sürede tedaviye yönlendirilerek olumlu sonuçlarını çok geçmeden hayatına taşımıştır. Böylelikle ailenin de içinde bulunduğu güçlüğün aşılmıştır. Çocuğun sıkıntıları daha az kısa hayatından çıkmıştır. Bu ve buna benzeyen pek çok örnek zamanında fark edilerek eğitim aşamasına yönlendirilerek büyümeden önlenmektedir
 Yaşanan bir başka olgu üzerinden gelişimsel sürece olan katkısını görmek istersek; planlı bir gebelik sonucu normal doğumla dünyaya K.M. akranlarına oranla gelişimindeki gerilik nedeniyle ailesi tarafından doktora başvurmuş ve gerekli tanı (çocukluk otizm) konularak yapılan testlerle gidilecek yol belirlenmiş. 23 aylık iken eğitim alması amacıyla; rehabilitasyon ve terapi merkezine yönlenerek duyu bütünlemesi ve konuşma terapisi eğitimine devam ederek bunun yanın da bireysel eğitim ile desteklenmeye başlamış. Eğitime başladığında göz kontağı kuramamakta; adıyla seslenildiğinde tepki verememekte ve yönerge alamamaktaymış. Yapılan gerekli çalışmalar ve verilen destekler sayesinde İlk 3 ay gibi kısa bir süre içerisinde içerisinde; göz kontağı kurmaya; istenilen süre kadar yerinde oturmaya ve yönergelere uymaya başlayarak gelişimsel olarak büyük aşamalar kaydedilmiş.K.M düzenli olarak özel eğitim sayesinde işaret parmağıyla nesneleri gösterebilme; karşılıklı top oynama; nesneleri tanımlama ve sıralı oyun oynama gibi pek çok gelişimi hayatına kazandırarak sürecine çok anlamlı katkılar sağlayabilmiştir.
 Genel bağlamda; sonuca açılan ortak kabul her bireyin sağlıklı gelişim dönemleriyle hayata olan adımlarını atmalarıdır. Bunun için çocuklarımızı bu desteğe yönlendirmek başta onlar için önemli bir adımdır.

 Ayrıca bu eğitim Down Sendromu gibi doğuştan oluşan anomalilerde “0” yaşında başlamalıdır. Çocuğun oturmaya başlayacağı yaşı beklemek çocuğun yaşıtları ile arasındaki zihinsel farkın ve sosyal becerilerdeki aranın açılmasın sebep olmalıdır. Böyle bir çocuğa sahip olduğunuzda; eğitime başlamak için 2-3 yaşına gelmesi ve çocuğunuzun oturma bibi becerileri kazanması gerektiği söylenirse; beklemeyin. Bebeklik eğitimi yapabilen bir uzmana ulaşın. Çünkü bebeklik eğitimi hayati önem taşır.

 Ben ve benim gibi bebeklik eğitimi çalışan uzmanlar bebeklerin günden güne değişen hallerini izlemekten çok keyif almaktayız.

 Kendi adıma “Bebek daha eğitimden ne anlar” yönündeki bakış açılarına duymaktan dolayı derin acı ve üzüntü yaşamaktayım.
 Ayrıca; bazı aileler; devletin eğitim olanaklarından yararlanmak için gerekli için gerekli olan eğitim raporunu başvurmak konusunda çekincelere sahiptir. Bu durumda çocuklarının eğitimi aksamaktadır. Çocuğumuza eğitim ve terapi ile yardım etmediğimiz zaman onun yaşayacağı zorluklar ileriki yaşantısı için ruhsal ve gelişimsel süreçte kalıcı hasarlar ve psikolojik izler bırakabilir.
 0-3 ve 3-6 yaşlarda beyin elastikiyetinin çok yüksek olması nedeniyle bu yaşlarda çocuğun desteklenmesi; yaşıtlarıyla arasındaki farkı kapaması için oldukça yararlı ve etkilidir.
 Üç yaşına gelen çocuğunuzu mutlaka anaokuluna götürün. Ana kucağı değil okul ocağı yaşına geldiğini unutmayın.
 Bebeğinizi bedensel gelişimini çocuk doktorunuz; duygusal ve zihinsel gelişimini çocuk psikoloğunuz takip ederse daha sağlam ve geleceğe daha güvenle adım atacağınızı unutmayın.
Uzman Psikolog Burçin Demirkan Baytar
Referanslar
İlk üç yaşta gelişimsel sorunu olan çocukların için üç sorun üç çözüm; Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi; Özel Eğitim Dergisi; 2005
Meb; Okul Öncesi Eğitimin Önemi