Çevresini ve dış dünyayı yeni yeni tanımaya çalışan çocuğun özellikle 3 yaş civarında aşırı meraklı olduğu ve bu yaş dönemlerinde anne ve babasını soru yağmuruna tuttuğu bir gerçektir. Bu sorular içerisinde anne ve babaları en çok zorlayan ise cinsel içerikli sorulardır. Aniden; hiç beklemedikleri zamanlarda cinsellikle ilgili sorularla karşılaşan anne babalar ne yapacaklarını bilemez bir hal içine girerler. Ve sorulara net cevaplar veremezler hatta çocukları tersleme yoluna giderler.
Bu durum karşısında çocuk iyice meraklanır ve sorularına cevap aramaya başlar. Kendi bedenini keşfetmeye çalışır; anne babasını izlemeye çalışır; kısacası; cinsel yolculuğa kendi başına çıkar.
Çocukların cinsel içerikli sorularının temelinde cinsel duygulardan daha çok kendilerinin nasıl dünyaya geldiklerini merak etme duygusu ağır basmaktadır. Anne ve babaların gerginliklerinin sebebi; çocukça soruları yetişkin anlayışıyla karıştırmalarından kaynaklanmaktadır.
Çocuğa cinsel bilgiler vermenin yaşı; onun bu konulara merakının başladığı yaştır. Yani kararı anne babalar değil çocuklar vermektedir. 3 yaşından itibaren de genellikle çocuklar buna karar verirler. İlk sorular; kendi bedenleri; kardeşlerinin bedenleri; anne babalarının bedenleri ve dünyaya nasıl geldiklerine yönelik sorular olacaktır.
Dikkat edilmesi gereken şey; gerçek dışı ifadelerden kaçınmak olmalıdır. Örneğin; bebekler dünyaya nasıl gelir sorusu en sık karşılaşılan sorulardan biridir. Buna çocuğun anlayacağı şekilde; bebekler annenin karnında büyür; orada bebeklerin büyümesi için güzel;özel bir yuva vardır ve zamanı gelince çocuklar annenin karnında bir yola girerek çıkarlar. Bu şekilde cevap verdiğinizde hem gerçeklikten kopmamış olursunuz; hem de çocuğunuzun merakını gidererek onunla güzel bir şekilde iletişime geçmiş olursunuz.
Burada karıştırılmaması gereken nokta şudur; karşınızdaki kişi çocuktur; gerçeklikten kopmamak uğruna tıp bilgileri ile anlatamazsınız soruların cevaplarını. Burada anlatmak istediğimiz bu değil. Anlatmak istediğim şu; çocukların anlayabileceği şekilde; yaşlarına uygun olarak gerçeklikten kopmama. Yani kullanılan dil çok basit ve anlaşılır olmalı. Çocuğun aklını karıştıracak; onun anlayamayacağı derinlikte bilgiler vermek daha sonra telafisi zor sonuçlar ortaya çıkaracaktır. 3 yaşında doğum olayının nasıl gerçekleştiğini soran çocuğa yukarıda anlattığımız gibi cevap vermek yeterlidir. Olaya sevişmeyi; spermleri; sancıları anlatmaya bu yaşta gerek yoktur.
Çocuğa her konuda olduğu gibi cinsellikle ilgili konularda da en doğru bilgiyi verecek kişiler ilk etapta anne ve babalarıdır. Eğer anne babalar bu görevlerinden kaçma yoluna giderlerse çocuk bu görevi alacak başka birini bulacaktır. Böyle bir durumda da bilgi sağlayıcı kişinin güvenirliliği ve çocuğun yaşına uygun bilgiler verip vermeyeceği ise belirsizliğini koruyarak süreç devam edecektir.
Anne babalar fazla açık olmanın çocuğa zarar vereceğini ve öğrendiği bilgileri uygulama yoluna gideceğini düşünürler ki bu düşünceler yanlıştır. 3-4 yaşlarında çocuklar biyolojik olarak buna uygun değillerdir. Bu korkular yersizdir. Çocuğun istediği sadece bilgi edinme ve merakının giderilmesidir.
Ancak çocuğun yaşı ilerlemişken evde çıplak dolaşmak; çocukla banyo yapmak; çocuğun önünde sevişmek çocuğun ruhsal gelişimi açısından oldukça sakıncalı olacaktır. Bu gerçeklik ile alakası olmayan olayın abartılması durumudur.
Özetlersek; cinsellikle ilgili merakı olan; sorular soran çocuklara anne ve babalar çocuklarının yaşına uygun olarak cevap vermelidirler. Çocuklar meraklıdırlar ve her konuda bilgi sahibi olmak isterler. Anne ve babalarda bu sorumluluktan kaçmamalı ve bu konularda çocuklarına yardımcı olmalıdırlar.