Hayatımızın her döneminde değişim halindeyizdir. Bebeklikten çocukluğa ;çocukluktan ergenliğe ve ergenlikten yetişkinliğe hayatımızın her alanında değişim devam etmektedir. Hayat bizlere değişmeyen tek gerçeğin ;değişim olduğunu yaşatmaktadır.Değişim; bizler için bazen keyifli olabilirken bazen ise sancılı olabilmektedir Ancak ne olursa olsun değişim her dönem herkes için geçerlidir.Değişimle ilgili temel mesele ;değişimi pozitif hale getirebilmek ve değişimi bir gelişim haline sokabilmektir.
Yaşam içinde ebeveynlerin ;çocukluklarının gelişimlerine gösterdikleri özeni ; kendi kişisel gelişimlerine veremediklerini gözlemleriz. Bunun farklı nedenleri olabilmektedir. Yaşamda tutunma mücadelesinin çok zor geçmesi ve bu mücadele sırasında yaşanan yorgunluklar ; ebeveynleri yaşam karşısında zaman zaman isteksiz hale sokabilmektedir. Ebeveynler ; yaşamlarında kendilerini unutabilmekte ve kendi yaşamlarına gereken özeni gösterememektedir.
Ebeveynler için ; yapılacak olan birçok küçük şey gözde büyürken; üşenme ve tembellik yaşanabilmektedir. Beğenmeme problemi ortaya çıkabilmektedir. Beğenmeme ; küçümsemeyi getirmektedir. Sonuçta küçümseme ;hayat tembelliği ve kolay sıkılma ebeveynlerin hayatına hakim olabilmektedir. Ebeveynler için kendini geliştirmekten çok kendini bırakıvermek yaşanabilmektedir.
Ebeveynler dünyasında bunlar yaşanırken ; ailelerin çocuklarının yaşamlarıyla ilgili tutumları farklılık göstermektedir. Türk toplumunda çocuk çok değerli bir varlıktır. Çocuğa verilen değer ; çocukların kişisel gelişimlerinin dikkate alınması sağlar. Kişisel gelişime bakış ; konu çocuk olunca değişmektedir.
Anne babalar ; çocuklarının sağlıklı ve mutlu bir hayat geçirmeleri için çocuklarının geleceklerini en iyi şekilde inşa etmeye çalışırlar.Ellerinden geleni yapıp tüm imkanlarını seferber ederler. Türk toplumda kültürel olarak aileler ; gelecek inşasının en iyi yolunun eğitimden geçtiğine inanmaktadır. Eğitim bazen sadece okulla kalabilirken; bazen ise okul dışı eğitimlerle-faaliyetlerle takviye edilir. Ailenin ilgisi-özeni ; çocukların alacakları eğitimin niteliğini belirlemektedir. Bunun diğer bir adı da Kişisel Gelişimdir. Kişisel gelişim anne babayla evdeki yaşamla başlayıp okulla devam eder…
Kişisel Gelişim Nedir?
*Kişisel gelişim anne babayla geçirilen aktif zamandır.
*Kişisel gelişim okulda öğrenilen bilgidir.
*Sosyalleşmedir.
*Spor ve sanatla aktif ilgilenmektir.
*Bir yabancı dili aktif kullanabilmektir
*Meslek sahibi olmaktır.
*Farklı kültürlerden insanlarla iletişime girebilmektir.
*Evrensel normlarda Dünya Vatandaşı olabilmedir.
Ancak günümüzün çocukları bilgi çağında büyümektedir. Yerel olan ile küresel olan iç içe geçmiştir. Teknolojinin hızlı geliştiği bir dönemde sadece okullu olmak;çocuklarımız için yeterli bir kişisel gelişimi hazırlayamamaktadır.Yeterlilik için farklı kanallarla çocuklarımızı beslemek durumundayız. Peki ; çocuklarımıza hazırlayacağımız kişisel gelişimini nelere göre oluşturacağız?
Kişisel gelişim için temel iki kriter
1)Çocukluk Çağı
2)Küreselleşme(Bilgi-Teknoloji)
*Her ikisinin de iletişim potansiyeli yüksektir.
*Her ikisi de öğrenmeye açıktır.
*Her ikisi de aktif ve dinamiktir.
*Her ikisi de hem yerellikten hem de küresellikten beslenir.
Ortak özelliklerin bu kadar çok olduğu iki olgunun sentezi de o kadar kolay olacaktır.Bilgi ve teknoloji gelecek dönemin temel iki anahtarıdır.Ebeveynler ve biz eğitimciler ; hep birlikte çocuklarımızın hayatlarında bu iki olguyu verimli bir şeklide kullanmalıyız.
Bilgi ve teknolojiden çocuklarımızın yararlanmaları ailelerin ve eğitimcilerin ustalıklarına bağlıdır. Hangi birey ;bu iki temel unsuru verimli kullanırsa başarı onunla olacaktır.