Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Ergenlik ve Kimlik Savaşı

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 22:13    Güncellendi: 18.02.2025 22:13
ERGENLİK VE KİMLİK

Ergenlik döneminde her birey kimlik karmaşası yaşar. Bu karmaşa doğal bir süreçtir ve bu süreç sayesinde her birey kendi kimliğini oluşturarak yoluna devam eder.
Kişi ergenliğe gelmeden önce sorumluluklar; kararlar; beden yapısı; erişkin bir insan olma… gibi birçok konuyla ilgilenmezken ergenliğe geldiğinde tüm bu konular onun için önem taşımaya başlar ve ergenliği boyunca ‘ben kimim?’ ‘nasıl biriyim?’ ‘ailemde ki rolüm nedir?’ gibi bir çok soruya cevap bulmaya çalışır. Ergen psikolojik ve sosyal bir çok olayı ve soruyu çözümlemeye çalışırken bir yandan da ergenlikle gelen cinsel duygulara da alışmaya çalışır. Bu çözümlemeler ve konular arasında yaşadığı karmaşa ergenin kimlik krizi olarak adlandırılır.

Yaşanılan bu kriz ergenliğin ilk dönemlerinde çok daha fazladır. Ergen yanıtlar buldukça; çıkarımlar yaptıkça krizi çözmeye başlar ve ergenliğin sonlarına doğru kriz giderek azalır.

Ergenin yaşadığı kimlik krizi sağlıklı bir şekilde atlatılırsa ergen yeni doğrular edinir; değerler kazanır; kararlar alır ve yolunu bunlarla belirler. Eğer bu süreç doğru bir şekilde atlatılmazsa ergen rol karışıklığı içine girer. Bu rol karışıklığı ergenin arayışlarını çözümleyemediğini gösterir. Rubin’ e göre bu durumun olası sonuçları şu şekildedir:
• Ben ile kimlik arasında kargaşa;
• Aşırı gelişmiş benlik imajı;
• Belirtilerde aşırı kayma ve değişiklik;
• Geçmiş ile şimdi arasında ki devamlılığın zayıflaması;
• Yüksek düzeyde kaygı;
• Kendi özelliklerinden yeterince emin olamama;
• Kendisine yönelik değişken duygular.

Ergenin kimlik karmaşasını aşabilmesi için aileye çok iş düşmektedir. Ailenin bu döneme hazırlığa daha önceki dönemlerde başlamış olması en güzel olanıdır. Aile içindeki anlayış ve paylaşımın geliştirilmesi bu dönem için yapılabilecek en güzel hazırlıktır. Çocuk yaşlardan itibaren yargılamadan dinlemek; sohbet etmek; konuşmasına; fikrini paylaşmasına izin vermek; ondan göstermesini beklediğimiz davranışlar da ona model olmak; yalan söylememek ve her şeyi öğütlemek yerine bazı tecrübeler edinmesine izin vermek… ergenlik yaşlarında çocukla olan iletişimimizi kolaylaştıracak davranışlardır.

Ergenlik döneminde kişi başkalarının kendisini nasıl gördüğü; nasıl tanımladığıyla fazlasıyla ilgilenir. Bu dönemde kendisini değerli; iş yapabilen; başarılı; varlığı hissedilen biri olarak görmek ister. Kişi hissettiği duygularla kimliğini geliştirir. Bu duyguları hissetmesinde aileye büyük görev düşmektedir. Ergenin varlığını önemsemek; onu sevmek; değer vermek; dinlemek; yaptıklarını fark etmek ve başarılarını dillendirmek kendisini değerli hissetmesine ve kimliğinin olumlu bir şekilde oluşmasına sebep olacaktır.

Çocuk erken yaşlarda anne ve babayla ilişki içinde olmak ister. Anne babaya yaşadıklarını anlatmak; onlarla sohbet etmek ister. Ergenlik döneminde olan birey aileden daha çok arkadaşlarına doğru yönelim gösterir. Eskiden anna babayla yapmak istediği; onlara anlatmak istediği şeyleri arkadaşlarıyla paylaşmaya başlamıştır. Eğer küçük yaşlardan belli bazı davranışları oluşturursak örneğin birlikte sohbet ederek yemek yemek gibi çocuk ergen olduğunda da bu ritüellere uymaya devam edecektir. Bu oturtulmuş davranışlar çocukla daha fazla iletişim içinde olunmasını sağlayacaktır.
Bu dönemle ilgili unutulmaması gereken en önemli özellik çocuk her ne kadar bireyselleşip; bağımsız ve kendine yeten kişi olduğunu ispatlamaya çalışsa bile temelde güveneceği bireyler aramaktadır. Bu bireylere bağlı olma ve o kişiden destek almayı ister. Eğer ki aile çocukla sağlıklı iletişim kuramıyorsa bu konuda uzmandan yardım alması ve yanlış yapılandırılmış ilişkinin uzman kontrolünde doğru bir şekilde yapılandırılması ergenin ve ailesinin bu dönemi sorunsuz atlatılmasını sağlayacaktır.