Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Evet; Hayat Zor!

Oluşturulma tarihi: 18.02.2025 22:13    Güncellendi: 18.02.2025 22:13
Hayat... Sürprizlerle dolu çoğu zaman. Ne zaman ne yapacağı bilinmiyor. Bizi üzecek mi sevindirecek mi bilmiyoruz. Gelecek iyi mi olacak kötü mü bilmiyoruz. Bir bakıyoruz “Ne güzel şey yaşamak” cümleleri uçuşuyor havada; bir bakıyoruz “Hayat çok zor; dayanamıyorum” deniyor. Öylece durup bekliyoruz bazen; ne olacağını bilmeden; elimizden hiçbir şey gelmeden. Ama bir şeyi biliyoruz hepimiz; hep üst üste gelecek. Tam bitti derken bir yenisi başlayacak. Yeni uğraşlar; yeni sıkıntılar; yeni dertler çıkacak karşımıza.
Sıkıntılarla baş etme çabaları; işleri yoluna koyma uğraşları; inişler; çıkışlar... Mutluluk sarhoşluğu; karamsarlık; kararsızlık; endişe; korku… Tüm bu durumlar ve duygular normal aslında. Çünkü hepsi insana dair; hepsi insanla var.
Öyle bir an geliyor ve her şey o kadar üst üste geliyor ki zorluklar; hangi yöne bakacağını; kime döneceğini şaşırıyor insan. Bazen bir el bulamıyor tutacak; bazen bir ses duyamıyor konuşacak. Yalnız ve biçare hissediyor kendini. Aslında asıl madeni göremiyor. Kendini; kendi gücünü fark edemiyor. Bir dönse içine; bir baksa içindeki güce; başka hiç bir şeye ihtiyacı olmayacak ama... Bazen yapamıyor insan. O gücü bulamıyor kendine. Eline kürek alıp bir kamyon kumu boca edemiyor inişli çıkışlı yollara; düzleyemiyor yolları. Olduğu gibi yürüyor; yürümeye çalışıyor. Tökezliyor; düşeyazıyor; düşüyor; kalkmaya çalışıyor; yerde kalıyor ve bazen de kalkıyor. Durmaksızın bir mücadele ile devam ediyor hayat yolunda yürümeye. Kimi zaman zor; kimi zaman imkansızmış gibi geliyor.
Yol bitmeyecek ya da biri gelip asfalt dökmeyecek çoğu zaman. Biz öğreneceğiz nasıl yürüneceğini; nasıl yürümemiz gerektiğini. Tümseklere; çukurlara rağmen nasıl ayakta duracağımızı; vücudumuzun kontrolünü nasıl sağlayacağımızı biz bileceğiz ve biz yürüyeceğiz. İçimizdeki güçle birlik olup; karşısına dikileceğiz her şeyin.
Bazen çok takılıyoruz sebeplere. Nedenini - niçinini çok sorguluyoruz. Bu sorgulama içinde dönüp duruyoruz. Ne bir adım ileri gidebiliyoruz ne de durumu değiştirebiliyoruz. Sebebi bulmak işe yaramıyor kimi zaman; bulamamak daha da karmaşık hale getiriyor durumları. Başka bir şey yapılmalı belki de. Başka tarafa bakılmalı; odak noktasını değiştirmeli. Ne zaman ki önümüze bakmaya başlıyoruz; o zaman bir yol görünüyor. Ve çoğu zaman çözüm yoluna ilk adım atılmış oluyor.
Yok edin demiyorum; şimdilik kaldırıp bir köşeye koyun şu nedenleri - niçinleri. Gerekirse sonra yine alıp bakarsınız ama şimdi değil. Burada ve şimdiye odaklanmak önemli olan. “Burada neler oluyor ve şimdi ne hissediyorum” a odaklanın. Neler yapabileceğinize odaklanın. Nasıl hissettiğinize odaklanın. Bu duyguyu içinizde isteyip istemediğinize karar verin. Eğer o duygunun kalmasını istemiyorsanız değiştirmeye çalışın. Bunu başarabileceğinize inanın. Ve adım atın. Nasıl mı?
Size problem olarak görünen; çözülmesini istediğiniz durumları sıralayın.
Önce hangisini çözmek istediğinize; hangisinden başlamak istediğinize karar verin.
Sizi sorunun çözümüne ulaştıracak adımları bulun. İçinde bulunduğunuz durumun çözülmesi için neler yapılması gerekiyor buna karar verin. Her adımda küçük hedefleriniz olsun. Hangi adımları atarsanız amacınıza ulaşırsınız; bunları belirleyin.
Belirlediğiniz hedefleri sırayla uygulamaya başlayın. Biri bitince; diğeri; sonra bir diğeri.
Biliyorum; Söylemek çok kolay. Hayatın pratiği ve teorisi arasındaki fark işte tam olarak bu. Teoride çok iyiyiz ama pratik biraz zorluyor. Ama imkansız değil. Bir zaman sonra dönüp baktığımızda hep aynı şeyi söylemiyor muyuz?
İşte hayat böyledir deniyor
Zaman her şeyi siliyor.